Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 13 Mart 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Şaban DÖĞEN

İstibdada karşı



Iraklıların bir heybe dolusu mektubu, Hz. Hüseyin’in elindeydi. Kendisine on sekiz bin kişi biat etmiş, Yezid’in istibdadına boyun eğmeyeceklerini, ona karşı kendisini destekleyeceklerini, gönderdiği amcasıoğlu Müslim bin Akil’e biat ettiklerini söylüyor, acele gelmesini istiyorlardı. Böylesine önemli, ciddî bir meselede kendinden yardım isteniyordu. Onca insanın arzusu görmezden gelinemezdi. Yapısı, yaratılışı gereği sonu tehlike de olsa umursamaz, vurdumduymaz davranamazdı. İstibdat söz konusuydu. Buna karşı ancak hürriyet-i şer’iye kılıncıyla durulabilirdi.

Fıtratı baskıya, zulme tahammül etmeyen, hürriyetle yaşamayı ekmeksiz yaşamaya tercih eden bir kahramandı Hz. Hüseyin. Ne din, ne yakınları, sevdikleri, hayatta kalan Sahabîler tahakkümü kaldırabilirlerdi. Müslümanlar da baskı altında kalmamalı, istidatları körelmemeli, inkişaf etmeliydi. Asr-ı Saadetteki o güzel gelişmeler hürriyet-i şer’iye ile gerçekleşmemiş miydi? Babası ve dedesinden aldığı dersle insanlara lâyık olan şeyin hürriyet olduğuna inanıyordu Hz. Hüseyin. Ehl-i İslâm iyi şeylere lâyıktı. Kula kul olmamalı, Allah’a kullukla gerçek hürriyeti yaşamalıydılar.

Hürriyet-i şer’iyede ısrarlıydı Hz. Hüseyin. Gelen mektuplar da onda ümit uyadırmış, Irak’ın yolunu tutmaya karar vermişti.

İstişarelerine devam etti. Hep bu özü, hep bu haklı gerekçeyi dikkate alıyor, stratejisini ona göre belirliyordu. Bu yolda en kötü ihtimal ölmekti. Mazlumen, hak yolunda ölmek ise şehitlik gibi en büyük mertebeydi. Zaten Abdullah bin Abbas’la yaptığı istişarede Iraklıların öldürebileceklerini hatırlattığında, “Başka çare yok. Ben Kufe’ye gitmeye karar verdim, hazırlandım da. Şöyle bir yerde, şöyle bir şekilde öldüreleceğimi bildiğim için de Mekke hareminden çıkmak bana daha sevimli geliyor” diyordu. İnsan maksadı, gaye-i hayâli, hedefinin mânâ ve büyüklüğü ölçüsünde değer kazanmaktaydı. İstibdat ölmeli, hürriyet hayat bulmalıydı. İslâmın şahlanışı ancak böyle gerçekleşebilirdi.

Ebû Said-i Hudrî de onun kesinlikle Irak’a gitmemesini istiyor, Hz. Ali’den Irak’la ilgili işittiklerini hatırlatıyordu. Hz. Ali (ra) demişti ki: “Vallahi, ben onlara küstüm. Onlar da bana küstüler. Ben onlara kızdım. Onlar da bana kızdılar. Ben onlardan bir hayır ve vefa görmedim. Onlar ne sebat, ne azim gösterir, ne de kılıca dayanıp göğüs gerebilirler.”

Büyük ilim ehli Şâbi de Iraklıların inkârcı, mücadeleci bir kavim olduğunu hatırlatıyor. “Babanı öldürdüler, kardeşini dövdüler. Yapmadıkları kalmadı” diyor, gitmemesini istiyordu.

Hz. Hüseyin’in süt kardeşi Ebû Bekir bin Haris ise adetâ yalvarıyor; Kufelilerin Hz. Ali ve Hz. Hasan’a neler neler yaptıklarını, menfaatten başka birşey düşünmeyeceklerini, işlerine geldiğinde kendisiyle çarpışmaktan bile çekinmeyeceklerini söylüyordu.

Bakalım Hz. Hüseyin ne yaptı? Bunun üzerinde de inşaallah yarın duralım.

13.03.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (12.03.2008) - Sadıklarla yalancılar

  (11.03.2008) - Vefasızlığın böylesi

  (10.03.2008) - Gerçeği haykırmak

  (09.03.2008) - Allah’ın rızasına ermek

  (08.03.2008) - En hayırlı insanlar

  (07.03.2008) - İmanın tadına ermek

  (06.03.2008) - Hizmet aşkı

  (05.03.2008) - Adalet terazisini düşününce

  (04.03.2008) - Cenneti istemeyenler

  (03.03.2008) - Arayı bulma

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ahmet ARICAN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri