"Gerçekten" haber verir 08 Kasım 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Ali FERŞADOĞLU

Pasif direniş, Gandhi; müsbet hareket ve Bediüzzaman



Pasif direniş, şiddete dayanmayan mücadele şeklidir. Buna sivil itaatsizlik de denir. Bediüzzaman bunu, menfîlikten, olumsuzluklardan, şiddetten uzaklaşıp “müsbet hareket etmek” şeklinde tanımlar.

Aslında şiddete dayalı olmayan mücadele, yani müsbet hareket, basit gibi görünür. Ancak, ayırımcı, dışlayıcı, haksızlığa, zulme, gayr-i ahlâkî ve gayr-i insânî anlayışa sahip olanlara silâhtan daha tesirlidir. Temel esprisi şudur:

Hakikate, barışa, demokrasiye, iyiye, doğruya, güzele ulaşmanın yolu; yüksek bir iman (inanç), cesaretle; şiddete başvurmadan, başkalarına acı çektirmeden kendine acı çektirmektir!

Hindistan’ı bağımsızlığına kavuşturan; sivil itaatsizlik ve pasif direnişin sembol isimlerinden; hatta en önemli uygulayıcılarından Mohandas Karamchand Gandhi’ye göre “Ahimsa (şiddet dışı güç, inanç) hayattaki tek gerçek güçtür.” 1

En büyük güç, Allah’a imândır ve O'nsuz hiçbir şey başarılamaz. 2

Şiddet dışı bir direnişçi, aşamadığı güçlüklere göğüs germede Allah’ın yardımına güvenir. O, şiddet dışılığı, pasif direnişiyle imân gücünü esas aldı. Bu, korkaklığı örten bir kılıf değil; cesurların en yüce erdemiydi. Korkaklık, şiddet dışılıkla kesinlikle bağdaşmaz. Şiddet dışı direnişte öldürmek değil, ölmek cesâret işidir.3 Ferdî açıdan da tarih; imânın galiben üstün olduğunu Gandhi ile de yazdı. O yalnızdı ve maddî bir gücü yoktu. Teknolojisi ve debdebesiyle mağrur İngilizlere iman gücüyle direnmiş ve Hindistan’a bağımsızlığını kazandırmıştı.

Aslında sivil itaatsizlik doktrininin fikir babası David Thoreau’dur. Sivil itaatsizliğin temel felsefesi özetle şu maddelere dayanır:

- Kişinin kendini feda etmesi, diğer nefislerin feda edilmesinden daha erdemlidir. 

- Vicdanımıza ters kanun ve politikalara itaat etmek insanlığa aykırıdır.

- Şiddete dayalı yöntemleri kökünden reddetmek gerek.

- En iyi yönetim en az yönetendir.

Peygamberimiz (asm), imân gücünü, “Eğer Allah’ı hakkıyla tanısaydınız, duânızla dağlar yerinden oynardı” 4 sözüyle açıklar.

20. asır bize bir imân, cesâret, pasif direniş, sivil itaatsizlik, müsbet hareket âbidesini tanıtır: Bediüzzaman Said Nursî. Rejim/sistem; asker, polis, mahkeme, savcı, hapis, jandarma, karakol, üniversiteler, idâreci, kanun, basın, hülâsa her şeyi ile onu durdurmaya, sindirmeye, hattâ yok etmeye çalıştı. 35 yıl boyunca sürgünden sürgüne, mahkemeden mahkemeye, nezaretten nezarete, hapisten hapise gönderdi. 23 sefer zehirlendi. (Altı gün kendisine gelemediği zaman olmuştu.) Onun ise imânından başka bir şeyi yoktu! 35 seneyi aşkın amansız baskılara karşı direnç gösterdi; asla boyun eğmedi. Dünya çapındaki Risâle-i Nûr Külliyatı’nı vücûda getirdi (İşârâtü’l-İ’câz adlı eserini, I. Dünya Savaşı’nda, avcı hattında yazmıştı) ve dünyaya okuttu. Servet, silâh, malzeme, imkânlar bırakınız mukabil olmasını; onun hiçbir şeyi yoktu. Sadece imanı, müsbet hareketi, pasif direnişi ve sivil itaatsizliği vardı. Bediüzzaman’ın Gandhi’den bir farkı da, pasif direnişin, sivil itaatsizliğin formüllerini, prensiplerini en ince detaylarına kadar yazması ve bizatihî kendi nefsinde uygulamasıdır.

 

Dipnotlar: 1- Savaşta ve Barışta, c. 1, s. 114, Navajivan Yay., Ahmedabad. 2- Merton, 2001, s. 65. 3- Age, s. 265. 4- Câmiü’s-Sağîr,

08.11.2008

E-Posta: [email protected] [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (07.11.2008) - Korkutarak hizmetten alıkor, taraftar toplarlar

  (06.11.2008) - Hizmet stratejisi belirleme vazifesi Bediüzzaman'ın

  (05.11.2008) - Hizmet ehlini bağlayan prensipler (3)

  (04.11.2008) - Hizmet ehlini bağlayan prensipler (2)

  (03.11.2008) - Hizmet ehli fertleri bağlayan prensipler (1)

  (02.11.2008) - Nur talebesinin birinci vazifesi Nurlara hizmettir

  (01.11.2008) - Ehl-i hizmet Nur Talebesinin özellikleri

  (31.10.2008) - Risâle-i Nur’un ana hizmet stratejisi

  (29.10.2008) - Felsefe ve günah problemi

  (28.10.2008) - Risâle-i Nur’da kelâm ve felsefe

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  H. Hüseyin KEMAL

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır