İsrailli 1300 akademisyen, “kendini savunma hakkının, gerçekçi olmayan bir amaç ya da liderlerin siyasi olarak hayatta kalması için savaşı sürdürme hakkı sağlamadığını” söyledi.
Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail’e karşı soykırım davasına, Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı’nın hem Hamas hem İsrail liderlerine yönelik yakalama emri talebine rağmen saldırılar hız kesmezken, İsrailli akademisyenlerden ortak bildiri geldi. Haaretz’e göre, İsrail genelinde 1300 akademisyenin imzaladığı ortak bildiride, “savaşa devam etmenin faydasının açık biçimde belirsiz olduğu, savaşın bir yandan Gazze’deki sivillere feci zarara, açlığa ve altyapıda eşi görülmemiş yıkıma neden olduğu, diğer yandan İsrail’de can kayıpları, binlerce kişinin akıl sağlığının bozulması, devasa ekonomik zarar ve hukukun çiğnenmesini beraberinde getirdiğine” dikkat çekildi.
Meşru müdafaa hakkı söylemine itiraz
Hamas’ın 7 Ekim İsrail saldırısından beri Gazze’de savaş yürüten Benyamin Netanyahu hükümetinin soykırım suçlamalarını meşru müdafaa hakkı iddiasıyla savuşturma pratiğine atıfla, akademisyenler, “Kendini savunma hakkı, gerçekçi olmayan amaç veya siyasi liderliğin hayatta kalması için bir savaş yürütme hakkı vermez” dedi. İsrail’de Hamas’ın elindeki İsrailli rehinelerin geri getirilmesi için ateşkes anlaşmasına varılmasına yönelik her gün protesto gösterileri düzenlenirken, sanat, akademi ve farklı meslek gruplarından bazı isimler Gazze Savaşı’nın sonlandırılması için çağrılar yapıyor.
AA