TÜİK’İN 2. ÇEYREK İÇİN AÇIKLADIĞI YÜZDE 21.7’LİK ‘BÜYÜME’NİN SEBEBİ, ÇALIŞANLARIN BORÇLANDIRILMASI
AZ KAZANIP ÇOK HARCIYORSA
Doç. Dr. Oğuz Demir: “Yüksek büyüme, çoğunluğu ücretli çalışanlardan oluşan toplumun daha da borçlandırılmasıyla elde edildi. Bir insan gelirden daha az pay alırken harcamaya daha fazla katkı sağlıyorsa, bunu nasıl yapar? Borçlanmayla yapar.”

SERMAYENİN PAYI ARTMIŞ
“Toplam gelirde iş gücünün geçen sene yüzde 37 olan payı yüzde 32’ye düşmüş, işveren ve sermaye sahiplerinin payı yüzde 42.8’den yüzde 49.8’e yükselmiş. Sadece belirli bir kesimin gelirleri artmış. Geri kalan kesiminki gerilemiş.”
***
Borçlanarak büyüdük
Doç. Dr. Oğuz Demir, büyüme rakamları ile ilgili, “Borçlandırıyorsunuz insanları, bu gelecekten borç almaktır. Yani büyüme için gelecekten borç aldık. Gelecekteki büyümeleri bugüne transfer ettik” dedi.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı büyüme verilerinde, çalışanların büyümeden aldığı payın düştüğü görüldü. İktisatçılar büyümenin tabana yayılmamasını eleştirirken Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’dan da konuya ilişkin açıklama geldi. Elvan, “Gelir dağılımı adaletini daha da iyileştirecek bir büyümeyi sürekli kılmanın çabasındayız” dedi. TÜİK tarafından açıklanan büyüme verilerinde en çok eleştirilen kısım, büyümenin ücretlilere yansımaması oldu. İş gücü ödemelerinin cari fiyatlarla gayrisafi katma değer içerisindeki payı, geçen yılın birinci çeyreğinde yüzde 39 iken bu oran 2021 yılında yüzde 35,5’e geriledi. Bu veri, ücretlilerin büyümeden aldığı payın azaldığına işaret etti.
Aslan payı sermaye sahibine
Karar Gazetesi yazarı İktisatçı Doç. Dr. Oğuz Demir büyümenin borçlanma ile finanse edildiğine işaret ederek şu bilgileri paylaştı: “Gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) üç yöntemle hesaplanır. Birincisi üretim yöntemidir. İkinci çeyrek verisi, Türkiye’nin geçen yıl yaşadığı üretim kaybını telâfi ettiğini ve üzerine koyduğunu gösteriyor. Yani daha çok ürettik. Hesaplamada ikinci yöntem ise gelir yöntemidir. Veriler diyor ki üretimin artmasından aslan payını sermaye sahibi aldı. Büyümeyi de borçlanan biz finanse ettik. Buna karşılık yaratılan gelir de sermaye sahiplerine ve tasarruf sahiplerine transfer edildi. Gelecekten borç alınan bir büyüme süreci daha yaşadık.”
İstanbul - Anka