YÜKSEK ENFLASYON VATANDAŞIN HAYATINI ZORLAŞTIRIRKEN, MERHUM CUMHUR BAŞKANI DEMİREL’İN “ENFLASYON HALKIN DÜŞMANIDIR. AHLAKI BOZAR” SÖZLERİNİ HATIRA GETİRDİ.
ENFLASYON MİLLETLERİ BOZAR
MERHUM Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, bugün vatandaşın hayatını çekilmez hale getiren enflasyonu değerlendirirken, “Enflasyon devletleri yıkan bir olaydır. Milletleri içinden bozan bir olaydır. Enflasyon sadece pahalılık olayı da değildir. Ahlâkı bozar” demişti.
ENFLASYON SİYASî BİR TERCİHTİR
SON açıklanan enflasyon rakamlarını değerlendiren Prof. Dr. Bilge Yılmaz da enflasyonun salt ekonomik bir sorun olmadığına dikkati çekerek, “Enflasyon halk düşmanıdır. Enflasyon siyasî bir tercihtir. Bedelini halkın ödediği bir gelir transferi modelidir” dedi.
***
Enflasyon devleti yıkar, ahlâkı bozar
Rahmetli 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, “Enflasyon devletleri yıkan bir olaydır. Milletleri içinden bozan bir olaydır. Enflasyon sadece pahalılık olayı da değildir. Ahlakı bozar” demişti.

Rahmetli 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in, 1991 Seçimleri öncesinde, Necmettin Erbakan, Bülent Ecevit, Doğu Perinçek ve Mesut Yılmaz’ın olduğu TRT’deki bir açıkoturumda yaptığı konuşmada enflasyon tarifi gündem oldu. Demirel enflasyonu şöyle tarif etmişti: “Türkiye’nin birinci sorunudur enflasyon. Hakikaten bugün, enflasyon dediğiniz halk günlük yaşar, halkın birinci sorunu geçim sıkıntısıdır. Esas enflasyon devletleri yıkan bir olaydır. Milletleri içinden bozan bir olaydır. Enflasyon sadece pahalılık olayı da değildir. Ahlakı bozar, borcu olan borcunu ödemez, alacağı olan alacağını alamaz. Hırsızlıktan, soygundan, fuhuşa kadar hemen hemen bütün yolları açar. Toplumun içini bozan bir olaydır. Onun için Batılılar, enflasyona bir numaralı halk düşmanı derler. Tek kollu canavar derler. Batı enflasyondan fevkalade çekinir.”
Bedelini halk ödüyor
Prof. Dr. Bilge Yılmaz, enflasyonun salt ekonomik bir sorun olmadığına dikkati çekerek, “Enflasyon halk düşmanıdır” dedi. İnsanların yüksek enflasyon ortamında, huzurlarını kaybedeceğini, aile fertlerinin ilişkilerinin bozulacağını vurgulayan Yılmaz, “İnsanlar birbirlerine olan güvenini yitirir ve sürekli bir aldatılmışlık duygusuyla yaşarlar. Toplumu ve ekonomiyi sırtlayan orta sınıflar yaşama enerjilerini kaybeder” diye açıkladı. “Enflasyon maruz kalınan bir durum değil siyasi bir tercihtir” diyen Prof. Dr. Bilge Yılmaz, enflasyonun, bedelini halkın ödediği bir gelir transferi modeli olduğunu söyledi.

Tamamen siyasi bir tercih
Bu modelin, imtiyazlı sınıflar oluştururduğunu ve bir avuç insanın zenginleşmesinin maliyetini halka ödeteceğine dikkati çeken Yılmaz, “Son açıklanan enflasyon rakamı bu düzeni bir defa daha ifşa etmiştir. Bunu çözmenin yolu, aylık yüzde 10 enflasyon ile yaşayan sıkıntı içindeki insanlara daha ağır vergiler yüklemek değildir. Vergiyi, imtiyazlı sınıflardan almak, enflasyonun maliyetini geçmiş dönemdeki para transferi mekanizmalarından faydalanmış olan kesimlere ödetmek gerekir. Bunu yapmamak da tıpkı enflasyonu ortaya çıkaran hamleler gibi tamamen siyasi bir tercihtir” dedi.
Ağır sonuçlar kaçınılmaz
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Sekreteri Özgür Aras ise, enflasyonun yoksulluk, halkın sırtındaki en haksız vergi olduğunu ifade ederek, “Vatandaşın geliri hızla erirken temel tüketim ürünlerine peş peşe gelen zamlar nedeniyle, halkın satın alma gücü daha önce hiç olmadığı kadar azaldı. Bu durum Türkiye’de yüksek enflasyonun kronik hale geldiğini, mevcut ekonomi politikalarında ısrar edilmesi halinde ülke ekonomisi açısından çok daha ağır sonuçların ortaya çıkmasının kaçınılmaz olduğunu göstermektedir” dedi.

Seyhan Şentürk - ANKARA
***
Türkiye Avrupa’nın zirvesinde
Türkiye, yüksek enflasyonda Avrupa ülkeleri arasında zirveye çıktı. Öte yandan dünyada ise sekizinci sırada yer aldı. Türkiye, ülkeler hakkında gayrisafi yurtiçi hasıla, işsizlik, faiz oranı gibi ekonomik verileri derleyen internet sitesi Trading Economics verilerine göre yüzde 47.83 ile Avrupa birincisi oldu. Trading Economics’de yer alan verilere göre, Türkiye’yi, yüzde 20.1 oranıyla Macaristan izledi. Macaristan’ı yüzde 13.7’lik enflasyon oranıyla Sırbistan, yüzde 13.2’lik oranıyla Moldova takip etti. Türkiye’nin sekizinci sırada yer aldığı dünya sıralamasında, ilk sırada yüzde 404’lük enflasyon oranıyla Venezuela yer aldı.
Haber Merkezi
***
Algılara kanmayalım
Prof. Dr. Öner Günçavdı, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in son enflasyon verilerini “piyasa beklentileri ile uyumlu” olarak ifade etmesi gerçeği yansıtmadığını söyledi. Dövizdeki artışlar ve vergi düzenlemeleri gibi gelişmeler sebebiyle aylık enflasyonun yüzde 9,5 gibi yüksek bir oranda gerçekleşmesinin normalleştirilmeye çalışıldığını savunan Prof. Günçavdı, “Temmuz enflasyonunu enflasyonla mücadele politikasının bir başarısızlığı olarak algılamayalım isteniyor” dedi.

Yüksek gelir sahipleri ve kamunun henüz enflasyonla mücadelede nerede duracağını gösteren bir program olmadığının altını çizen Prof. Dr. Öner Günçavdı, “Çünkü bu iki kesimin nasıl bir tasarruf ve vergi geliri yaratacağını hâlâ bilemiyoruz. Öte yandan fiyatların en çok arttığı kalemler, yani ulaştırma, kira ve gıda aslında hane halkı giderlerinin yüzde 60’tan fazlasını oluşturuyor” şeklinde konuşuyor. DW Türkçe’ye konuşan Günçavdı’ya göre ekonomi yönetimi değişmiş olmasına rağmen, TÜİK’in enflasyon verilerine ilişkin şeffaflık henüz sağlanabilmiş değil.
Haber Merkezi
***
Enflasyon oranıyla zammı düşük tuttular
Eylül 2021’de başlayan faiz indirimi süreci sonrasında yaşandığı gibi, Türkiye yeniden “enflasyonda yükseliş” dönemine girdi. Enflasyon verilerini DW Türkçe için değerlendiren Prof. Dr. Sinan Alçın, TÜİK verilerine göre temmuz ayında gerçekleşen enflasyon artışının “gecikmiş bir artış” olduğunu dile getiriyor.

TÜİK’in Mayıs ayında doğalgazın prim fiyatını “sıfır” olarak alması sebebiyle Mayıs enflasyonunun beklenenin oldukça altında geldiğine işaret eden Prof. Alçın, “Unutmayalım ki, Mayıs ayında enflasyon olduğundan düşük gelince, hem 6 aylık asgari ücret düzenlemesinde hem de memur ve emekli maaşlarındaki zamlar gerçek enflasyon karşısında düşük kaldı” dedi. Bu sebeple Temmuz ayında belirlenen 6 aylık memur ve emekli maaş zamlarının yüzde 17,5’te kaldığını, ancak son açıklanan enflasyon verisiyle 7 aylık enflasyonun yüzde 30’u geçtiğini ifade eden Alçın, “Dolayısıyla aslında bu arada geçen bir ay içerisinde ücretli kesimler aleyhine gelir dağılımının bozulduğunu söylemek mümkün” diye konuştu.
Haber Merkezi