"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Geçmiş zamandan esintiler

Muzaffer KARAHİSAR
02 Haziran 2020, Salı 00:03
Yaşlı kâmil insanların muhabbetine doyum olmaz.

Onlar asra yakın hayattan süzülen tecrübelerini ilim, irfan ölçüleriyle bezeyerek sohbete lezzet katarlar. Anlattıklarıyla bir ömürden geriye kalan numuneleri az bir zaman içinde maharetle sunarlar. 

Fani olan ne varsa bırakıp gittiğini görenlerin kalbi, gerçek aşkın izleri, ışıltıları ve tezahürleriyle nurlanmaya başlar. Yüzlerine bakınca istikamet, ibadet ve manevî inşirah ve aşk-ı hakikî ile bakî âlemlere olan arzunun huzurunu fark edersiniz.

Anlattığı her şeyde güzel ahlâkın ve Peygamberimizin (asm) sünnetinin ve yaşayışının numuneleri vardır. Gerçek aşkın muhabbet yansımalarıyla hüşyar gönülleri aydınlanmıştır. Ahirete yönelmiş olanların hayatında, ibadet, istikamet ve ezkâr yer almış, manevî terakkinin ve ermişliğin emareleri sözlerine ve duygularına yansıdığı fark edilir.

Yirmi sene Huzurevi Müdürlüğü beni hep temiz kalpli, erdemli, faziletli, olgun yaşlılarla karşılaştırdı. Onlara yönetici olarak hükmeden değil, evlât gibi hizmet etme bahtiyarlığının huzurunu tattım. Onların hayat tecrübelerinden, anlattıklarından ve yaşantılarından dersler aldım. Yaşlılığın ve hastalığın insanı âciz bıraktığı durumlar, sıkıntılar uyarıcı olarak; nefsi ıslah hususunda zaman ötesine, fikren ve hayalen geleceğe götürdüğü oldu. İbretli tefekkürler, vicdanî muhasebe ve mülâhazalarla nefsin desiselerini bertaraf etti.

Gençlik, güzellik, varlık, servet, mecazi muhabbetlerin, suistimallerin, hataların ve telâfisi mümkün olmayan ihmallerin bir noktaya getirdiği insanların çaresizliklerinin serencamı… Geri gelmeyen zamanın ve fırsatların insan gönlüne bıraktığı pişmanlıklar, acılar, sancıları telâfi ve tasaffî etmeye çalışan gözyaşları. Fırtına sonrası sessizliği ve durgunluğun gönüllerdeki hali ve pürmelâli… Sükût-u hayaller, fani, zail, boşa geçen ömürden kalan hüzünlü, kederli gönül yorgunlukları. Hatadan hali olmayan insan fıtratı, istikameti bulduktan sonra gerçeklere sıkıca sarılması ve ahiret için ısrarlı gayretleri…

Çok şeyler öğrendim onlardan, büyük zenginlikler kazandırdı dünyama, onlardan irfan dersleri, edep, terbiye, görgü, nezaket öğretti. Okuduklarımın misallerini onların dünyaları ile karşılaştırdım. Risale-i Nurlar’dan gönüllere yansıyan manevî moral, müjde, şifa ve düsturlardan onların yorgun dünyalarına aksettirmenin verdiği huzur, huşu, ferahlık ve güzelliklerin yansımaları zaman zaman bu köşede okuyucularla buluştu. Huzura açılan bir pencereden bakanlara, kendi dünyasında ihtiyarlığı mülâhaza ve muhasebe etmeyi bir nebze hatırlatmıştır belki.

Yıllar rüzgâr gibi geçti. Huzurevi bir han ve bir bekleme salonu gibiydi. Gelen gidiyor, gidenlerin döneni yoktu seferinden. Gidenler, gönlünü kalbini açar, anlatırdı hayatından kalanları… 

Kur’ân okuyanlar, geceyi ihya edenler, üç ay orucu tutanlar, ihlâslı yaşlılar, takva kadınlar ve Risale-i Nur sohbetleri…

Sonbaharda göçmen kuşlarını geçerdi huzurevinin üstünden. Vefat eden yaşlıları onlara benzetirdim uğurlarken. “Ne mutlu sizlere ki, hizmetinizi ve vazifenizi bitirdiniz. Zahmetiniz bitti; rahata ve rahmete gidiyorsunuz…” Yirminci Mektup, 9. kelimeyi hatırlardım. “Geçmiş zaman olur ki, hayali cihan değer.” sözüyle o güzel yılları, mübarek insanları şimdi gönül huzuruyla hatırlıyor, duâlarla anıyorum… 

Okunma Sayısı: 1314
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali

    2.6.2020 15:18:55

    Kur’ân okuyanlar, geceyi ihya edenler, üç ay orucu tutanlar, ihlâslı yaşlılar, takva kadınlar ve Risale-i Nur sohbetleri…

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı