Emirsultan’da bayram havasında mübarek bir Ramazan gecesine şahit oldum. Maşaallah cami sanki kandil akşamlarından birini yaşıyordu. Sanki bir Cuma namazı kılınıyordu. Aslında cemaat Cuma gününden de fazla idi. Sanki bir bayram namazı kılıyordu. Hatta bayram namazlarında bile ben bu kadar kalabalık cemaate şahit olmadım. Bu çok güzel bir olaydı benim dünyamda.
Beş yıl Emirsultan Lisesi’nde çalıştım, böylesi bir cemaate gözlerim şahitlik etmemişti.
Caminin avlusuna girmeden ezan okunurken dışarıda bir gence selâm verdim. Caminin içini görmeden “Mekke’de, Medine’de olsa şu insanların tamamı namaza koşardı” dedim. Sonra cemaati görünce; “Eğer dışarıdaki insanlar da gelseydi, cami ve iki avlusu da bu kalabalığı almazdı” dedim içimden kendi kendime.
Hele bir bölümde yer darlığından erkeklerle nisalar yan yana kıldılar, arada tahta bir sütre vardı. Ben bir Mekke’de şahit olmuştum (kadın-erkek yan yana) böyle bir namaza.
Namazdan sonra Yeni Asya standına uğradım. Araştırmacı-yazar Rifat Okyay Hoca kitaplarını imzalıyordu maşaallah. Necati Sevgin Ağabey aynı Tahiri Mutlu Ağabey gibi çocukları ile birlikte burada da hizmeti omuzlamış götürüyor. Allah muvaffak eylesin. Âmin.
Emirsultan Meydanı tam Mescid-i Nebevî’nin bahçesini hatırlatıyor. Tek fark başı açık ve tesettüre riâyet etmeyenlerin olması.
Sonra bir arkadaş “Çay içelim, buyur” dedi. Oturdum yanına. Oradakilerden birisi maalesef TV’lerdeki İslâmın özüne ters görüşleri aktarmaya başladı. Malûm nakarat. Kur’ân Müslümanlığı! Dedim “Sizin hiç namazları kaçırdığız oluyor mu, hastalık dışında?” “Evet, oluyor” dedi. “Ben kırk yıldır Risale-i Nurları okuyorum ve hiçbir vakit namazımı kaçırmadım. Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri ‘Ben mü’minlerin imanının kurtulmasına hizmet ettim. Bu zamanda farzları yapan, kebîreleri işlemeyen kurtulur’ müjdesini veriyor” dedim.
Acı olanı, bu güzel mekân (Emirsultan alanı) boş, malayani sohbetlerin yeri olmuş. Sigara içilen serbest bir alan hüviyetini kazanmış. Halbuki bu mübarek geceler Kur’ân ile, namaz ile, zikir ve duâ ile değerlendirilmeli. Bursa’da onca Risale-i Nur okunan mekânda bu kırmızı kitaplar okunuyor, teheccüd namazları kılınıyor.
Vakit çok geç olmuştu. Mehtabı tefekkür ile seyrederek eve döndüm. Şükürler olsun Rabbime.
ERDOĞAN AKDEMİR-BURSA