Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 07 Mayıs 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Şaban DÖĞEN

Geçer akçe



Lise ve dengi okul diploması olmadan üniversiteye girmek mümkün değil. Doktorluk diploması olmayana doktorluk yaptırmazlar.

Allah katında mükemmel ve ideal bir kul olabilmek için de Allah’a bütün gönlümüzle inanıp hiçbir karşılık beklemeksizin emirlerini tutmak gerekir.

Kur’ân açıkça, “Sizin en iyiniz Allah’a en çok saygı duyan; emirlerini tutup yasaklarından sakınanızdır”1 buyurur.

Ancak kul inandığı, Allah’ın emirlerini tuttuğu, yasaklarından kaçındığı halde kendini beğenme ve gururlanma gibi bir noktaya gitmeyecek, kabul edilip edilmediğini bilmediği için sürekli kusurlarını düzeltmekle uğraşacaktır.

Başkalarının kusurlarını araştırmak değil, kendi kusurlarıyla uğraşıp daha iyiye, daha mükemmele ulaşma gayreti içinde olmak ve aslâ kendini beğenmemek düşer insana.

Mevlânâ’nın anlattığı Hintlilerin durumuna düşmemelidir insan. Hani yeni Müslüman olan dört Hintli ezan okundu zannıyla namaza durmuşlar. Tam o esnada müezzin camiye girivermiş. Namazda olduğunu unutan biri, “Müezzin efendi,” “Ezan vakti girmiş miydi? Yoksa daha vakit var mı?” diye sormuş.

Namazının bozulacağını düşünememiş zavallı. İkinci Hintli ileri atılmış: “Ne yaptın sen?” demiş “Namazın bozuldu. Namazda konuşulmaz.”

Üçüncü Hintli: “Sen ona karışacağına kendine bak! Senin de namazın bozuldu” diye söz yetiştirmiş.

Dördüncü Hintli kendini tutamayıp: “Ne mutlu bana ki, sizin gibi hata yapıp da namazımı bozmadım” demiş. Ama namazının bozulduğunun farkında değil.

Namazı bozulan, fakat bozulduğu halde farkına varmayan Hintliler gibi bazı insanlar şu fanî dünyaya ebedî hayatı kazanmak için geldikleri halde yanlışlar yapmakta, doğru ve derinlemesine düşünemedikleri için de bunun farkına varamamaktadırlar.

İnsanlardan bazıları vardır ki bunların işi sanki bu yanlışlarla uğraşmak imiş gibi onları izleyip tenkit etmekle ömür tüketirler.

Bazıları vardır ki onların bütün işi, tenkit edenleri tenkit etmekle uğraşmaktır.

Bazıları da var ki, doğru yoldadırlar ve ibadetlerini yapmaktadırlar. Ancak bunlara güvenip kendilerinin iyi ve mükemmel olduklarına inanmaktadırlar. Oysa yaptığımız her iyilik geçmişte aldığımız nimetlerin karşılığıdır. Ne yapsak, başımızı secdeye koyup ömrümüz boyunca hiç kaldırmasak bile aldığımız nimetlerin şükrünü ödeyemeyiz. Böyleyken nerede kaldı ki, kendimizi kurtardığımızı, iyi ve mükemmel bir insan olduğumuzu söyleyebilelim.

Dipnotlar: 1- Hucurat Sûresi: 13.

07.05.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (06.05.2007) - Can boğaza gelmeden

  (05.05.2007) - Hakkın hatırı

  (04.05.2007) - Âhireti bir görseydik

  (03.05.2007) - Mücahitlerin sevabını kazanan kadın

  (02.05.2007) - Niçin yaşıyoruz?

  (01.05.2007) - Hayırlı kadın

  (30.04.2007) - Kulluk nasıl olur

  (29.04.2007) - Bir anneden kızına altın öğütler

  (28.04.2007) - “Hayat, ancak âhiret hayatıdır”

  (27.04.2007) - Hayal harmanı

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004