27 Temmuz 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Cevher İLHAN

İran’la “nükleer takas”da Amerikan dayatması


A+ | A-

Terör devam ederken referandum hengâmesinde Türkiye ile Brezilya’nın İran’la “düşük düzeyde zenginleştirilmiş uranyum karşılığı nükleer yakıt takası” siyasî fırtınası dinmiyor.

Türkiye’nin Brezilya ile birlikte başta ABD’nin onayını alarak İran’la arasında yaptığı “uranyum takası anlaşması”nın ardından Obama yönetimi, açık bir biçimde “itirazı”nı iletmiş; ve Türkiye’yi bu konuda “uyarmıştı.” Böylece aylarca İran’ı ikna etmek için uğraşan Ankara âdeta açıkta kalmıştı…

Washington bununla kalmamış; “takas anlaşması”nın sonucunu beklemeden baştan beri İran’a yaptırımlara karşı çıkan Rusya ve Çin’e de “kabul ettirerek” BM Güvenlik Konseyi’nde krizi daha da azdıracak inadına “ağır yaptırımlar” kararını çıkartmıştı.

ABD’nin sözde “stratejik müttefiki” ve “model ortağı” Türkiye’nin bütün çabalarını berhava eden emr-i vakisinin ardından Kanada’da Obama “televizyonda maç seyrediyor” diye bütün diplomatik teâmülleri altüst ederek Türkiye Başbakanını bir saat bekletmişti.

Dahası Erdoğan’ın dokuz vatandaşı katlettiği Mavi Marmara saldırısı şikâyetlerine karşı, Ankara’nın Telaviv’e tavırdan rahatsızlığını iletmiş; Türkiye’nin yaptığı “takas anlaşması”nı resmen reddetmişti…

TÜRKİYE DEVRE DIŞI MI?

Öylesine ki buna tepki gösteren Brezilya “arabulucuk”tan çekilmiş; Brezilya Dışişleri Bakanı Celso Amorim, “Bir kez ağzımız yandı, önce onayladılar; ama birileri bunu kabul etmedi” diyerek süreci tıkayan Washington’a gönderme yapmış, ülkesinin bundan sonra bu konuda proaktif bir rol üstlenmeyeceğini” söylemişti.

Tahran’dan ise, dünya malî sisteminde istikrarsızlığa sebebiyet verecek “yaptırımlar”a karşı Tahran yönetiminin kendi aktif varlıklarını koruyacağı, yaptırımlara katılacak ülkelerle ticareti keseceği ve petrol ticaretinin Amerikan dolarına karşı ülkelerin tercih edeceği para birimleriyle de yapabileceği mukabelesi gelmişti…

Bu arada “adı açıklanmayan ABD yönetiminden üst düzey bir yetkili” ise daha da ileri giderek, Brezilya ve Türkiye’nin “Yaptırımlara karşı oy kullandıktan sonra artık tarafsız olmadıkları” ve süreçten ayrılmaları gerektiğini belirtmişti.

Nitekim bunun üzerine Ankara bu meselede “sessizliğe” bürünmüş; en son geçtiğimiz hafta Davutoğlu’nun Amerikan Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile 45 dakikalık bir telefon görüşmesinde Amerikan tarafı, İran’la ilgili bundan sonra yürütülecek diplomasinin Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) ve BM’nin beş daimî üyesiyle Almanya’nın oluşturduğu ‘5+1’ grubunun öncülüğünde yürümesi görüşünü iletmişti.

Kısacası her ne kadar Ankara, “Clinton’un Türkiye’nin bugüne kadarki diplomatik çabalarına övgüde bulunduğu” duyurusuyla geçiştirse de, aslında Amerikan yönetimi, Türkiye’ye kibarca “Sen kendi başına hareket etme artık, hatta aradan çekil işi bize bırak” demekte. (İsmet Berkan, Radikal, 14.7.2010)

Özetle Türk dış politikası, İran-İsrail-Türkiye-Amerika dörtgeninde “bir sıkışma sürecine girdiği” değerlendirmeleri ortasında, “eksen kayması” tartışmasına mahkûm edilmekte. Davutoğlu, her defasında “İran konusunda Türkiye’siz süreç olmaz” dese de, Türkiye’nin ABD’nin dayatmasıyla artık devre dışı bırakıldığı istifhamına kuvvet vermekte…“

AMERİKA, TÜRKİYE’Yİ ZOR DURUMDA BIRAKTI”

Neticede Davuoğlu’nun, Tahran’ın “nükleer takas”la ilgili endişeleri giderecek görüşlerin yer alacağı cevabî mektubu, uranyum zenginleştirme kapasitesine sahip ABD, Rusya ve Fransa’nın yer aldığı Viyana Grubu’na göndermesi açıklaması, işin “uluslar arası toplum”a havale edildiğini göstermekte.

Davutoğlu’nun üçlü görüşmenin ardından tek başına basın toplantısı düzenlemesinin, Türkiye ve Brezilya’nın yeni bir inisiyatif almadığını göstermek istemesinden kaynaklandığı yorumları yapılmakta. Amorim’le birlikte İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Muttaki’ye, İran’ın P5+1’le müzâkeresinin yaptırımlarının kapsamını daraltabileceği tavsiyesiyle “Asıl iş size düşüyor” demesi, bu konudaki kırılmayı açığa çıkarmakta. Ve ABD’nin diretmesiyle Ankara’nın bu konuda da “ABD’nin perspektifi”yle hareket ettiğinin örtülü te’yidi olmakta.

“Aslında İran’ın nükleer silâh üretmesinden korkulan şey, bunun İsrail’i ortadan kaldırabileceği korkusudur” değerlendirmesiyle ABD’nin İsrail hesabına evhâmını nazara veren eski Cumhurbaşkanı Demirel’in tesbitiyle, “Takas anlaşması’nda Amerika ve Türkiye’yi zor durumda bırakmıştır. İran’ın nükleer enerjiden yararlanma hususundaki gayretlerini, ‘Nükleer enerjiden yararlanma bahanesiyle nükleer silâh üretecek’ iddiasıyla” Türkiye’nin çabalarını berhava etmiştir. (Eko-Enerji Dergisi, Temmuz-2010)

Böylece, âlây-ı vâlâ ile ilân edilen “İran’la uranyum takası anlaşması”da “komşularla sıfır sorun” doktrinine göre yürütülen “oynak dış politika”nın “stratejik derinliği”nde boğulmuştur…

27.07.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (26.07.2010) - “35. madde” atışması...

  (24.07.2010) - Kabil Konferansından ne çıktı?

  (22.07.2010) - 12 Eylül’le “hesâplaşma”

  (21.07.2010) - “Terörle mücâdele plânı” var mı?

  (20.07.2010) - Terörle mücadelenin dış boyutu…

  (19.07.2010) - Tekrar başa dönüldü…

  (15.07.2010) - Referandumda “siyasî rant stratejisi”

  (14.07.2010) - “Referandum siyaseti”

  (13.07.2010) - “Seçim barajı” teklifi…

  (12.07.2010) - Meclis devreye girmeli…


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.