İzmit’teki STK’lar, Marmara Denizi’ndeki müsilaj sorununa dikkat çekerek, “Kirlilik sağlığı tehdit eder boyutta” açıklamasını yaptı
- “Müsilaj, balıkların ölümüne yol açarak beslenme zincirini olumsuz etkiliyor. Müsilajın aynı zamanda yeni hastalıklara kapı açma olasılığı fazla.”
- “Kocaeliler olarak şu anda her bir evde kanser, koah, kalp hastası çocuklar ve büyüklerimiz var. bebeklerimiz teşhisi konulamayan hastalıklarla doğuyor.”
***
Kocaeli’nin İzmit ilçesindeki sivil toplum kuruluşları, Marmara Denizi’ndeki kirliliğin sağlığı tehdit eder boyutlarda olduğunu açıkladı.
KESK Kocaeli Şubeler Platformu, Tabip Odası, Kocaeli Su Ürünleri Kooperatifleri Birliği, Kocaeli Ekolojik Yaşam Derneği, Türkiye Çevre Platformu, sendikalar ve siyasî parti temsilcileri, yaptıkları basın açıklaması ile Marmara Denizi’ndeki müsilaj sorununa dikkat çekti.
“YENİ HASTALIKLARA KAPI AÇIYOR”
Açıklamada, Kocaeli Tabip Odası adına Ahmet Alp Aker şunları söyledi: “Müsilaj, balıkların ölümüne yol açarak beslenme zincirini olumsuz etkiliyor. Bunun dışında müsilaj aynı zamanda birtakım mikroorganizmaların üremesi konusunda, en çok konuşulanı kolera. Bu müsilajın kolera salgınına yol açacağı anlamına gelmeyebilir, ama yeni hastalıklara kapı açma ihtimali fazla. Denize girmeyi riskli hale getiriyor. Denizle vatandaş arasındaki bağlantıyı koparıyor. Görsel kirlilik var, yaşamı olumsuz etkilediği için çeşitli olumsuzluklar da yaşanabiliyor. Müsilaj denizdeki kirliliğe işaret ediyor. İnsan sağlığı açısından nelere yol açabileceği konusuna odaklanmamız lâzım.”
“ATIKLAR YETERİNCE ARITILMIYOR”
“Bölgedeki sanayi atıklarının da yeterince arıtılmadığını biliyoruz” diyen Aker, şunları söyledi: “Kocaeli’de Körfez bölgesi başta olmak üzere Marmara havzası hem nüfus yoğunluğu hem de sanayileşme açısından çok büyük bir yoğunluğa sahip. Gün geçmiyor ki yeni bir yatırım bu bölgede planlanmasın. Yetmedi, bölgedeki sanayi bölgelerinin atıkları da yeterince arıtılmadığını biliyoruz. Birçoğu sadece ön arıtılmaya tabi tutuluyor. Denize çeşitli yerlerden boca ediliyor. Bütün akarsular, nehirler bu atıkların boşaltıldığı bir kanala dönüşmüş. Deniz nasıl olsa büyüktür; kirliliği içine alır, yok eder düşüncesinin sonucu herhalde. Yapılan bazı yatırımlar var. Bölgenin ihtiyaçlarına karşılık verecek kapasite henüz oluşturulmuş değil.”
“SANAYİYE DOYDUK”
Tütünçiftlik Sahili Koruma ve Güzelleştirme Derneği Başkanı Yaprak Fidancı da bölgedeki kontrolsüz sanayileşmeye dikkat çekti. Fidancı şöyle konuştu: “Kocaeli, 34 limanı, 16 OSB’si, onlarca tersanesi ile onlarca yıldır Marmara Denizi, İzmit Körfezi fiziki ve kimyasal olarak kirliliğe maruz bırakılmıştır. Bugün ise bu kontrolsüz sanayileşme, limanlaşma, dolgu ve dip tarama izinlerinin neticesini gözlerimizle görüyoruz. Gelecek yıllardaysa ne yaşanacağını gerçekten kestiremiyoruz. Biz Kocaeliler olarak şu anda her bir evde kanser, KOAH, kalp hastası çocuklar ve büyüklerimiz var. Bebeklerimiz teşhisi konulamayan hastalıklarla doğuyor. Gelecek nesillerimiz için bu kontrolsüz kent- leşmeye bir an evvel son verilmelidir. En yakın etkinin 5 yıl içerisinde alınacağı söyleniyor ancak biz 5 yıl içerisinde ne yapacağız şu an muallakta. Kocaeli olarak biz sanayiye doyduk.”
Kocaeli - anka