Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Abdürreşit C. Karluk, Çin’e tepki için basın açıklaması yapmak istemelerinin engellenmesini eleştirdi: “3,5 yıldır annemi göremiyorum. Benim 85 yaşındaki annemin suçu ne?”
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi öğretim üyesi Abdürreşit C. Karluk, Çin’in Doğu Türkistan’daki zulümlerine ses çıkardıkları için Türkiye’de bazı kesimler tarafından Amerika’nın maşası olmakla suçlandıklarına dikkat çekerek sosyal medya hesabından paylaştığı bir vedio ile tepki gösterdi. Karluk, iddiaları reddederek, “Ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Uygur Türk asıllı bir Türk akademisyeniyim. 8 Eylül’de (2020) yapmayı planladığımız kamp mağdurlarıyla ilgili basın açıklamasının iptal edilmesi üzerine yapılan bazı haksız yorumlar, iftiralara varan söylemler bizi derinden rencide etmiştir. Benim ailem, kardeşlerim, kardeşlerimin çocukları ve eşimin ailesi olmak üzere onlarca birinci dereceden yakınım, bugün Çin’in “meslek edindirme merkezleri” dedikleri Nazi toplama kamplarına hapsedilmiştir, kimileri işkenceyle felç edilmiştir. 85 yaşındaki annemi 3,5 yıldır görmeyi, elini öpmeyi bırakın sesini dahi duyamıyorum. Malûmunuz 21. yüzyılda teknoloji bu kadar ilerlemişken telefonla dahi ailemle iletişim kuramıyorum. Herhangi bir şekilde bilgi alamıyorum. Benim suçum ne? Ailemin suçu ne? Benim suçum Türkiye’de çalışmak mı, akademik kariyer yapmak mı?” ifadelerini kullandı.
“Terörist olma ihtimali var mı?”
Kimsenin maşası ya da provokatörü olmadıklarına dikkat çeken Karluk, “Annem 85 yaşında. Annemin terörist olma ihtimali var mıdır? Ben buradayım, Türkiye Cumhuriyeti devletinin memuruyum. Benim suçum olsaydı yüce Türk adaleti bırakır mıydı? O zaman benim suçum ne? Ben demokratik haklarımı kullanıp benimle aynı durumda olan hemşerilerimin sesini duyurmaya, orada kamplara konulan öğrencilerimin, meslektaşlarımın hakkını aramaya çalışıyorum. Türk kanunlarına uygun şekilde sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Ben ne aklımı ne vicdanımı hiçbir devlete, örgüte, zümreye, sermayeye satmadım, satmam asla mümkün değildir. Sadâkatim ve sadâkatimiz Türk devletine ve milletine” dedi.