Yav, hep “kardeşlerim” diyerek başlarım, şimdi niye böyle oldu acaba? Yine biri bizi aldatıyor, kandırıyor veya dolandırmaya çalışıyor olabilir, çok dikkat edin. Sonra uyarmadı demeyin… Beni aldatan, aslında milleti aldatıyor demektir, böyle biline! Neyse, şimdilik değerli konutları ve vergisini dert etmeyin, zamanı var daha...
Değerli konut dedik, akla saraylar geldi. Tabiî, öyle bildiğiniz ihtişamlı saraylar değil, simit sarayları. Biliyorsunuz, az daha bir bankamız onların hisselerini devralacaktı. Baktım ki konuşsam tesiri var ve susmama da gönlüm razı değil, tasvip etmediğimi söyledim.
Niye öyle dediğimi söyleyim; bir kere malûm zihniyet oranının adını “Saray Simiti” diye değiştirirdi. “Ejderli simuti var mı?” diye dalga geçerdi. Hani bakkallar, para üstü çıkışmadığında bozuk para yerine sakız verirler ya, o bankamızın ATM’leri de parası bittiğinde simit ve susam verecek diye alaya alırlardı. İzmirliler simite gevrek derler, bu saraylardaki gevrektir amanın basmaya gelmez! Buradan sahiplerine sesleniyorum; eyyy Simit Saraycısı! Yahu, çok mu paraya sıkıştın, “açıl susam açıl” deyip halka açıl, parası olup yatırım yapmak isteyen seni bulur…