"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Asr Suresinin nazil olması

18 Ağustos 2012, Cumartesi
Yüce Allah bu sûrede meâlen: “Asra ve âhir zaman devrine yemin olsun ki insan zararda ve hüsran içindedir. Ancak iman edenler ve salih amel işleyenler ve birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler bundan müstesnadırlar”1 buyuruyordu.

Çok kısa bir sure idi; ama çok anlamlı ve derin manalara nüfuzu vardı. İnsanın yaratılış amacına uygun davranmadığı zaman daima zararda olduğunu, yaratılış amacının ise iman ve salih amel işlemek olduğunu anlatıyordu. İmanı korumak ve salih amel işlemek ise ancak inananların birbirlerine daima Hakkı tavsiye etmeleri, birbirlerine sabır tavsiye ederek büyük bir sabırla hareket etmeleri ile mümkün olduğunu ders veriyordu.
Sahabeler Peygamberimizin (asm) evinde toplandılar. Peygamberimizin lisanından sûreyi öğrendiler. Kâtipler de sureyi yazarak iman edenlerin öğrenmeleri için evlere gönderdiler. Sonra öğrenmek istedikleri hususları Peygamberimize (asm) sormaya başladılar.
Biri sordu: “Ya Resulallah! Salih amel nedir?”
Peygamberimiz (asm) cevap verdiler: “Allah’tan korkman ve her ağaç ve taşın yanında Allah’ı zikretmendir”2 buyurdu.
Bir başka sahabe sordu: “Allah’ı nasıl zikretmeliyiz ya Resulallah!”
Peygamberimiz (asm) cevap verdi: “Bâkıyât-ı Sâlihât” denilen tesbih, tahmid, tekbir ve tehlil ile.. Yani “Sübhanallahi ve’l hamdü lillahi, ve Lâ ilâhe illallahu vallahu ekber. Ve la havle vela kuvvete illa billahi’l-aliyyi’l azîm” diyerek buyurdu.3
Surenin feyzinden ve Peygamberimizin (asm) açıklamalarından sahabelerin kalbi ve gönlü o derece iman ve feyizle doldu ve öyle mesrur oldular ki bu surenin nazil olmasından sonra birbirleriyle karşılaştıkları zaman biri diğerine mutlaka “Asr Suresini” okur, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye eder, öyle ayrılırlardı.4

Dipnotlar:
1- Asr Suresi, 103:1–3. İmam-ı Şafi “Yüce Allah sadece Asr suresini inzal buyurmuş olsaydı bir başka sure inzal etmeseydi insanlın kurtuluşu için kifayet ederdi” demiştir.
2- Celaleddin Suyuti, Camiu’s-Sağir, (YAN, İst–1996) 2:581
3- Müsned-i Ahmed, 3:75
4- Beyhaki, Şuabu’l-İman, Hadis No: 4676; Elmalılı, 9: 435

M. ALİ KAYA
Okunma Sayısı: 2263
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı