20 Eylül 1940 yılında “Kurtan” köyü olarak bilinen Sarave köyünde doğdu.
Babası Abdülaziz İsmail Ahmed Sayyad’dır. Ahmed Sayyad ahlâkı, sureti ve ses güzelliğiyle meşhurdu. Sesi Muhammed Rıfat’a benzerdi. Yakın çevrede sesi meşhur olunca Mısır Radyosunda Kur’ân okuma imtihanına girdi. Ancak imtihanı kazandığı haberi geldiği gün vefat etti. (1944)
Abdülaziz Sayyad, babası vefat ettiğinde henüz dört yaşındaydı. Kendi köyünde Garib Muhammed Cad’dan Kur’ân eğitimi alıp yedi yaşında hafız oldu. Daha sonra din ilimlerini okutan bir okulda eğitim almaya başladı. Burada sesi ve okumasıyla meşhur oldu. Bundan sonra okulun bütün merasimlerinde okumaya başladı. İlk defa on iki yaşında büyük bir mecliste okumaya çağrıldı.
Sayyad’ın bir sonraki eğitim yeri Mısır’daki ünlü Ezher Üniversitesi oldu. Burada Usuliddin Fakültesine girdi ve Ezher’in meşrutasında kalmaya başladı.
Abdülaziz Sayyad, Kur’ân dünyasındaki asıl ününü Mustafa İsmail’le karşılaşmasından sonra elde etti. Bir gün Mustafa İsmail’in çağrıldığı bir yere o da gitti. Orada okuyuşunu dinleyen Mustafa İsmail’den büyük takdir aldı. Mustafa İsmail Sayyad’ı çok beğenmiş ve:
“Ya Şaban, sen bana gençliğimi hatırlatıyorsun” diyerek son okuyuşu ona yaptırmıştı. Mısırdaki âdetlere göre son okuyuşu en büyük kari yapardı. Sayyad buradaki meşhur okuyuşundan sonra Mısır’da ciddi olarak takip edilmeye başlandı.
MUSTAFA İSMAİL’İN ÖVGÜSÜ
Zamanının en büyük karii Mustafa İsmail Sayyad’dan sıklıkla bahseder, “Bu gence dikkat edin. Kur’ân tilaveti dünyasında büyük bir geleceği var” diyerek onu takdir ederdi.
Sayyad 1966’ta Ezher’den en iyi dereceyle mezun oldu. Bundan sonra Ezher’de ders vermeye başladı. Ezher’de çalışmaya başladı. Fakat burada da fazla kalmadı. Kendi köyüne yakın olan çeşitli okullarda Kur’ân, tefsir ve hadis dersleri verdi.
Daha sonra Menuf şehrinin en büyük camii olan Zevin Camii’nde sure karii oldu. Halk okuması için devamlı kendisini merasimlere çağırırlardı. Gittiği yerlerde büyük izdihamlar yaşanırdı. Merasimlerde şehrin büyükleri ve şeyhleri de kendisini dinlemek için hazır bulunurlardı. Bunun bir sebebi de Sayyad’ın Kur’ân’ı diğer karilerden farklı olarak, mânâ ve tefsiriyle okumasıydı.
Sayyad, Ramazan gecelerini hafızlar cemiyetinde Kur’ân okuyarak ihya ederdi.
AHMET ERGENEKON