"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ortak akla karşı, kafa fenerine güvenilmez

Sebahattin YAŞAR
13 Şubat 2021, Cumartesi
Risale-i Nur dairesinde bugünlere kadar pek çok mümtaz insanla tanıştık.

Hepsi bize güzel şeyler öğretti. Bir kısmı bize Risale-i Nurlar’ı neden, nasıl, kime, ne kadar okumamız gerektiğini öğretti. Bir kısmı, istikametle hizmet etmenin yöntemini, sarsılmamanın, savrulmamanın esaslarını, istikameti, tesanüdü; ‘şahs-ı maneviye itimat edin, kasır fehminizi ortak aklın önüne koymayın.’ diyerek gösterdi. Yine bir kısmı içtimaî, siyasî arenada, birilerinin zulümlerine ortak olmamak için, nasıl bir duruş içerisinde olmamız gerektiğinin dersini, ‘aralarındaki işleri istişare ile olan’ bir ‘şahs-ı manevi’yi işaret ederek verdi. Allah hepsinden razı olsun.

Zamanla, bu insanlardan bir kısmı ile meşreben yollarımız ayrıldı.

Biz, bizi bıraktıkları yerde, tanıştırdıkları insanlarla, bize okuyup anlattıkları derslerle, yine o eski gazete, dergi, kitap gibi neşriyatlarla, bize öğrettikleri ‘istişareli hizmet tarzıyla’ devam ediyoruz.

Zamanla, o eski dostlarla hayatın değişik safhalarında karşılaşıyoruz. Eski günleri yâd ediyoruz. Hizmetlerden uzaklaşanlar, farklı hizmet kollarında yoluna devam edenler, kendince farklı mecralar bulanlar, içinde olduğu durumdan mustarip olanlar, siyasete kendini kaptıranlar, siyaseten kendileri gibi düşünmeyenlere acıyanlar (!) ve hatta mehdisini, müceddidini bekleyenler... Hepsi var. Olsun, ne yapalım, hepsi de duâya vesile insanî durumlar.

Kader, farklı olay ve imtihanlarla ciddî eleklerden geçiriyor bizleri. Üstada ve Risale-i Nurlara teslimiyetimizi ölçüyor. İhlâs, sebat, istikamet, sabır testlerinden geçiriyor. Nefis, bazen küçük haklılığımızı kullanıp kocaman hukuklara tercih ettiriyor. İnsan yanlış da olsa içinde olduğu duruma tevillerle zamanla alışmaya, hatta inanmaya başlıyor. Bir yerlere gelince, bir şeyler olunca eneyi havuzda eritmek daha güç hale geliyor. Allah muhafaza eylesin.

İnsanı böyle durumlarda istikamette muhafaza eden şey; güçlü, Nurlar’dan beslenen ve istişare temelli şahs-ı manevidir. Evet, bu şahs-ı manevî ağır aksak işleyebilir, zaman zaman küçük arızalar verebilir, ama biraz zaman da alsa yine kendi arızasını giderip, yoluna devam eder. Önemli olan kendi kasır fehmimizi, şahs-ı manevinin, ortak aklın önüne koyup, kafa fenerimize güvenmemektir.

Okunma Sayısı: 1430
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Alper07

    13.2.2021 16:30:39

    Insan eger okumazsa,mutalaa etmezse nurlari,kayip gitmesi icten bile degil.1-2 saat sosyal medyanin karşisinda kalmak bile yeterli bunun icin Allah muhafaza.

  • Ömer

    13.2.2021 13:16:11

    Sevgili abimiz, Abdullah Tunç kardeşimize yeni asya yazarımız muhterem Latif Salihoğlu abimizin, ( Gazeteden Koparma Lobisini) tekrar okumasını istirham ediyorum.Gayet açık ve net bir ifade etmiş sayın yazarımız yayın politikası ve hür iradeleri sarsılmadan devam etsin inşallah.Dualarımız sizlerle

  • Ahmet Şahin

    13.2.2021 12:12:16

    Cenab-ı Allah cümlemizi, benlik ve enaniyetten ve "kasır fehmimize" güvenip şahs-ı manevi dairesinden inhiraf etmekten muhafaza etsin. Tam mahviyet,sebat,tesanüd ve uhuvvet hasletleri ile, hep birlikte daha güzel hizmetlere vesile olmayı Rabbim cümlemize nasip eylesin inşaallah. Selam ve dualarımızla

  • Abdullah Tunç

    13.2.2021 11:24:57

    Güzel bir makale.Hakikat larla dolu,dolu bir yazı.İsti şare,meşveret mesleğimi zin esalarındandır.Asrı sa dette temeli atılmış,fiilen uygulaması yapılmış ve asrımıza kadar gelmiş.Bunun özünden,ru hundan asla ayrılmama mamız lazım.Yalnız isti şarenin ruhunu zedeleyen kulislerden,ön görüşmeler den,özel telefon ve talim atlardan şiddetle kaçınma mız gerekiyor.Çünkü bu durum,istişarenin ruhunu zedeler,güveni sarsar,sağ lıklı,müstakim,bir hizmetin yapılmasını engeller. Ayrıca,Cemaatımızın,özel likle yazarlarımızın son de rece dikkat etmesi gere ken mesleğimizin, esaları ve tarzı hareketidir.Hatırı ma gelen,1-Hükümetlerle mübareze etmemek, 2-Ne nam aktında olursa olsun bir grubun,özellikle, her türlü günaha bulaşmış bir yapının mensuplarını israr ve inatla savunma mak.Çünkü hem temiz mazimizi ve hizmetimizi lekedar eder ve hemde en önemlisi,bu kirli yapıyla anılır hale gelirsek; kudsi iman hakikatlarını güvenli bir şekilde insanlara anla tamayız.Selam ve muhab betlerimle...

  • Ömer

    13.2.2021 09:27:10

    Binlerce tebrikler kaleminize sağlık hocam,şahs-ı manevi, meşveret, şûra tek çıkış yolu ihlas düsturuyla hizmet etmek. Bir yerlere gelince o buzu eritebilmek zormu binlerce kafa feneri ile iştişare etmek,bakabilmek...!!!

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı