Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 15 Mayıs 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Şaban DÖĞEN

Mesele duyurmaksa



“Hani, İbrahim ve İsmail Kâbe’nin temelini yükseltirken, ‘Ey Rabbimiz,’ diye duâ ediyorlardı. ‘Bu hizmetimizi kabul buyur. Her şeyi hakkıyla işiten de, her şeyi hakkıyla bilen de ancak Sensin.’”1

Bu satırlar Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İsmail’le birlikte Cenâb-ı Hakkın emri ve Hz. Cebrail’in gösterdiği tarzda Kâbe’yi inşâ ettikten sonra Rablerine yaptıkları bir duâdır. Daha sonra Cenâb-ı Hak, Hz. İbrahim’e Hac Sûresi’nin 27-29. âyetlerinde belirtildiği gibi bütün insanları hacca dâvet etmesini emretti. Gerek yaya ve gerekse binekleriyle yakın ve uzak her yerden hacca geleceklerdi.

Ancak bu emri belli çevredeki insanlara duyursa da bütün dünyaya birden nasıl duyuracaktı Hz. İbrahim? Onun için, “Ya Rabbi, benim sesimi kim duyar ki?” demekten kendini alamamıştı.

Cevap büyük, büyük yerden, Büyükler Büyüğündendi: “Yeter ki sen dâvet et! Duyurmak bana aittir.”

“Ey insanlar!” diye seslendi Hz. İbrahim. “Bu kadim Beyti (Kâbe’yi) hac ve ziyaret etmek size farz kılındı.”

Ses öylesine çınlamıştı ki, hiçbir telefon, radyo, televizyon, daha öte ışınlamanın bulunmadığı bir günde bütün insanlara duyurmuştu sesini Hz. İbrahim. O kadar ki bu sesi yerler, gökler, ruhlar âlemi duymakla kalmıyor, ana rahmi ve baba sulbündeki insanlar, hatta Kıyamete kadar bütün insanlar duyuyordu. Aradan devirler geçtiği halde, “Lebbeyk, Allâhümme lebbeyk…” sadalarıyla hâlâ Kâbe’yi hac ve ziyaret edenler bu davete icabet edenlerdir.2 Resûl-i Ekrem de (asm) bu farz emri tekrarlayacak, teyit edecekti.

Hz. İbrahim dâvetle görevliydi. Duyurmak ise Allah’a aitti. Duyuracak olan her şeyin anahtarı yanında, her şeyin dizgini elinde, her şey emriyle halledilen, herşeyi bilen ve herşeye kadir olan Allah’tı.

Bu hakikat İslâmı tebliğle görevli olan insanlar için de birşeyler anlatmıyor mu? Âdetâ, “İnsanlar dinlemiyor diye kendinizi yiyip bitirmeyin! İhlâsla anlatın, aktarın yeter. Onlara dinletecek, kalplerine nüfuz ettirecek ancak Allah’tır. Sizin göreviniz tebliğden ibarettir. Hidayet ise Allah’a aittir” demek istiyor.

Asrımızda Resûl-i Ekremin (asm) mühim bir varisi olan Hz. Üstadın hakikat deryasına attığı taşların dalgalarının Filipinlere varıncaya kadar dünyanın dört bir yanına yayılmasında da aynı sır yok mudur?

Dipnotlar:

1- Bakara Sûresi: 127. 2- Tecrid-i Sarih Tercümesi ve Şerhi, 6:78-79.

15.05.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (14.05.2007) - En değerli hediye

  (13.05.2007) - Allah kimleri sever?

  (12.05.2007) - Şefkatin bedeli

  (11.05.2007) - İlâhî iltifat

  (10.05.2007) - Gayret sebebi

  (09.05.2007) - Her şey onu dinlerken

  (08.05.2007) - Sadakatin ölçüsü

  (07.05.2007) - Geçer akçe

  (06.05.2007) - Can boğaza gelmeden

  (05.05.2007) - Hakkın hatırı

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004