Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 02 Haziran 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

S. Bahattin YAŞAR

Olumlulamalar -4



Haberlerden kaçının

Haberler çok ciddî şekilde sarsıyor insanları. Kendi gündemlerinden çok öte gündemleri gündem olarak yaşamak, rahatsız edici pek çok sonuçlar içermektedir. İnsanın aslî görevlerini unutması ve dünyanın, ülkelerin nizamatına dair derin düşünceler içerisinde bulunmaları hali, çok dikkat edilmesi gereken bir tehlikedir.

‘Mânen sarhoşluk’ hali ya da aklını dağıtıp manevî bir divanelik içerisinde yaşamak denebilir buna. Daha da tehlikelisi ise, kalbini dağıtıp, manevî dinsizlik haline düşmektir.

Uydularla dünyaya açılan evler ve iş yerleri, ruhları serseri, akılları geveze olmuş insanlar olmak tehlikesiyle karşı karşıya bırakıyor insanları.

Kafa içinde anarşi, kafa karışıklığı ile birlikte, bir de elinden bir şey gelmemesi, insana taşıması için dert olarak yetip artıyor bile.

Öncelenmesi gereken meseleleri, ötelemek; ötelenmesi gerekenleri, öncelememek sarhoşluk halidir. Bu hal çok ciddî bir moral bozukluğu kaynağıdır.

Böyle bir halet-i ruhiye içerisinde kişi kendisine karşı, çevresine karşı olumsuz bir takım davranışlar içerisinde olabilecektir.

İşte haberler bunu yapıyor kişiye. Dünyanın bütün meseleleriyle ilgili hale getiriyor alâkasız bir kişiyi.

Bir de kanal kanal aynı habere değişen yorumları, haberi kendine göre aktaranları izleyenler, daha bir çelişkiler içerisinde buluyor kendini.

Tabiî haberler pek çok konuya izleyiciyi taraftar yapmaktadır. Bu taraftarlıktan da kişi bir şekilde mesul durumda olmaktadır.

Onun için televizyon, radyo, internet haberlerine kendini kapatabilen kişi, çok önemli bir ‘gündemine dönme’ adımı atmış olacaktır.

Pozitif arkadaşlar, hayata pozitif etki yapıyorlar

İnsan, sürekli ilişkiler içerisinde bulunduğu kişilerin huylarından etkilenmektedir. Özellikle hayata yansıyan davranışları yöneten duygular, yaşanan tercihler konusunda belirleyici olmaktadır. Sürekli moral bozukluğu içerisinde bulunan bir arkadaş, ister istemez çevresindeki insanlara negatif bir enerji yayacaktır.

Negatif bir bakış açısına sahip insanlarla geçirilecek vakitler, pozitif algısı güçlü insanlarda zamanla negatif izler oluşturacaktır. Bundandır ki, yaşanan günlük hayatta ve hadiselere bakışta, pozitif bakış açısına sahip arkadaş seçmek hayatın pozitifleşmesine çalışmak demektir.

Başınıza gelenleri fırsat olarak kabul edin

Hayata pozitif bakan insanlar için, aslında her bir şey, yeni bir fırsat demektir. Hatta milletlerin hayatlarındaki krizler bile, çok ciddî yeni adımlar için birer fırsat demektir.

Birey açısından da durum aynıdır. Bireyin karşılaştığı her bir stres, problem, sıkıntı hali, aslında hayatta yeni bir takım değişiklikler için fırsat günleri demektir.

Bakış açısına göre başa gelen musîbet, çok önemli bir kazanç kapısı olabilmektedir. Zaten bu gözle bakınca da o musibet, musibet olmaktan çıkacak ve nimet olacaktır.

Her güne ait en az 30 dakika

pozitif düşünme seansı

Çok önemli kazanımlar, çok önemli düşünce seanslarının ürünleridir. Bir şey ne kadar kazanılmak istenirse, o hedefe ulaşmak o nispette kolaylaşacaktır.

Pozitif bir hayata kavuşmak, günlük olarak, o kavuşulması istenen muhtevaya yoğunlaşmakla mümkün olabilecektir. Bunun için, her günün belli bir zaman dilimini, pozitif muhtevalarla oluşmuş düşünceye ayırmak faydalı olacaktır.

Sizin dışınızdaki olayları yeniden tanımlayın

Bir olay, bir durum veya başa gelmiş bir vakıayı kendi algılamamız nasıl kabul ederse, bizim üzerimizdeki etkisi de o nispette yıkıcı veya yapıcı olabilecektir. Onun için bir insana taşınması mümkün olmayan bir olay gibi gelen vakıa, başka bir insan için hayatına yeni bir kazanımın kapısı olabilmektedir. Dolayısıyla birisinin tanımlamış olduğu bir olay, o bireyin yaşadığı hayatla, hayatını oluşturan unsurlarla, çevresindeki insanlarla, hayata ve hayattakilere yüklediği anlamlarla direkt olarak alâkalıdır. O olay, onun dünyasında böyle bir tanımlamayı içerirken, olay bir başka insanın dünyasında aynı değerlendirme ölçütlerinde olmayacaktır.

Yani tahlil sonucunda kendisinin kanser olduğunu öğrenen bir hasta için, hastalığın ne olduğundan ziyade, o hastanın bu hastalığı nasıl tanımladığı belirleyici olmaktadır. Gözünde büyüten için bu hastalık büyük, gözünde küçülten için bu hastalık aşılabilir bir sürecin adı olabilecektir.

Her insanın alkışlanacak bir tarafı mutlaka vardır

İnsanların karşılaştığı problemlerden çoğu, yine insan kaynaklıdır. Yani mutlaka şikayetçi olduğumuz insanlar bulunmaktadır. Bu bazen annedir, bazen babadır, bazen kardeşlerdir, bazen de arkadaşlardır. Bilinmelidir ki, insanların bulunduğu her yerde bir takım sıkıntılar vardır ve olacaktır.

İdealize edilmiş insanlar ve olaylar her zaman için hayal kırıklıklarına kişiyi uğratabilecektir. Oysaki insanların hataları olabileceği gibi, alkışlanacak taraflarının da varlığı unutulmamalıdır. Özellikle insanların alkışlanacak taraflarını bulmak maharetli insanların işi olacaktır. Kimse mükemmel değildir.

Kitaplar, içinde çözüm teklifleri taşır

Doğrusu insanı mutsuz ve huzursuz eden ne varsa, hepsinin üstesinden gelebilecek bir şey de okumaktır. Dünyada tesbit edilmemiş ve üzerinde çözüm teklifleri geliştirilmemiş hiçbir vakıa bulunmamaktadır. Bu çözüm teklifleri de büyük oranda kitaplarda yerini almıştır. Onun için, ne kadar kitap, o kadar çözüm teklifleri demektir.

Yeryüzünde insan çok; ama nitelikli insan azdır. Nitelikli insan da, ancak kitap satırlarından beslenenler olacaktır.

Hayat, prensiplerle hayattır

Pozitif bir hayat, hiçbir eylem yapmaksızın bize uğrayacak değildir. Hayatın kalitesi, içinde taşıdığı prensiplerledir. Onun için bahsi geçen prensipleri bir kenara kaydetmekte fayda var. En küçük dairemiz, bize en önemli işlerin düştüğü dairedir. İyi arkadaş, iyi bir hayat taşır beraberinde. Bazen başımıza gelen bir hadise, yeni başlangıçlar için birer fırsattır. Hayal nimeti, ileride yaşayacaklarımızı kurgulamak için verilmiştir. Olaylar sizin tanımlamanıza göre anlam kazanır. Her insanın alkışlanacak bir tarafının mutlaka varlığı dikkatlerden kaçırılmamalıdır.

02.06.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (26.05.2007) - Müsbet davranış örnekleri

  (19.05.2007) - Her şey bakış açısındadır

  (12.05.2007) - Olumlulamalar-3

  (05.05.2007) - Olumlulamalar- 2

  (28.04.2007) - Aidiyet psikolojisi

  (21.04.2007) - Olumlulamalar

  (14.04.2007) - Rüyalar âlemi

  (17.02.2007) - Gündemi yaşamak

  (10.02.2007) - Evet, kızım okumalıydı

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004