Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 19 Kasım 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Mustafa ÖZCAN

Geleceğin Endülüs’ü



Emperyalizm ile hakikî Hıristiyanlığın birbirinden ayrışması geleceği de şekillendirecek. Bu da Filistin üzerinden gerçekleşecek. Emperyalizm Filistin’de Hıristiyanların ve Müslümanların pahasına Siyonizmi destekliyor. Bunu İkrime Sabri şöyle açıklıyor: “İslâmiyet’ten intikam almak isteyen kimi Batılılar bu maksatla Yahudileri araç ve maşa olarak kullanıyorlar...” Yahudiler için Filistin’de millî vatan projesinin aslında bir Napolyon projesi olduğunu biliyoruz. Onun başaramadığını İngilizler başardı. Halbuki Yahudileri dinen ve siyaseten desteklemek Hıristiyanlığın tabiatına aykırıdır! Böyle olduğu halde tarihî kırılmalar ve sapmalar özellikle Hıristiyan Siyonistler denilen cereyanların oluşmasına zemin hazırlamıştır. Makyavelist bir anlayışla ve ‘düşmanımın düşmanı dostumdur’ fehvasıyla Yahudileri Müslümanlara karşı cephe önüne sürmüşlerdir. Bununla birlikte, belki de tarihte Mesih düşmanları olarak da ünlenen Yahudileri siyasî ve dinî olarak desteklemek Hıristiyan vicdanında büyük helecanlara ve ihtilâçlara sebep olacak bu da onlarda tasaffi ve durulma çığırını açacaktır. Bu gelişme olmazsa Hıristiyanlık yok olacaktır. Hıristiyanlığın tek şansı Filistin üzerinden kendisini toparlamasıdır. Bu gelişme, Hıristiyanları intibaha getirecek bu da Batı’da emperyalist anlayış ile gerçek Hıristiyan anlayış arasında ayrışmaya sebep olacak. Atallah Hanna ve konuşmaları bunu gösteriyor. İkrime Sabri’nin tesbitleri noktasında Atallah Hanna da Batı Hıristiyanlarının kendilerini yüzüstü bıraktığını ve özellikle de ABD gibi ülkelerin emperyalist projeyi desteklediklerini söylüyor. Dolayısıyla Siyonizm bir emperyalizm projesidir. Bu anlamda emperyalizm Siyonizmden ayrılamaz ama Hıristiyanlık Siyonizmden ayrılmak zorundadır. Zira Siyonist proje Hıristiyanlığın ruhuna aykırıdır ve ruhunu öldürmektedir.

***

Esasen II. Vatikan Konsili’nin Müslümanlar hakkında ilk defa dolaylı da olsa olumlu ifadeler kullanması Kutsal Topraklar konusunda tarafların ortaklığı sonucudur. Özellikle de Filistinli Hıristiyan din adamları yakınlaşma akımının başını çekmişlerdir. Mimarı olmuşlardır. Haçlı Savaşları’ndaki gibi Filistin doğrudan Hıristiyanların işgali altında olmaması ve aksine yerel Hıristiyanların da bu işgalin narıyla kavrulması tarafların yakınlaşması açısından büyük bir tarihî fırsattır. Siyonizm meselesinde Hıristiyanlarla Müslümanlar arasında ortak noktalar yeterince keşfedilememiştir. Atallah Hanna’nın dediği gibi işgal hem Müslüman hem de Hıristiyanların tarihî kutsal nişanelerini silmek ve tanınmaz hale getirmek istemektedir.

Kimi tarihçilerin de belirttiği gibi Yahudilerin altın çağı Müslümanlarla birlikte mesut günleri idrak ettikleri Endülüs’tür. Bu anlamda, Osmanlı da Endülüs’ün bir devamı olmuştur. Zira Ortaçağ’da ve Haçlılar döneminde Müslümanların müttefikleri Yahudilerdi. Şimdi ise tam zıt bir çağı yaşıyoruz. Müslümanlara karşı Hıristiyan geçmişi olan kimi emparyalist ülkelerin Siyonistlerle ittifak ettiklerini görüyoruz. Müslümanlığı da tarihî Hıristiyanlık gibi başkalaştırmak ve iğdiş etmek arzusundadırlar. Geleceğin dünyası ise, bu ittifakın çözülmesi ve Siyonistlerin dışlanması üzerine Hıristiyan-Müslüman ittifakı kurulması üzerine şekillenecek ve yükselecektir.

***

Müslüman ve Yahudilerin bahtiyar günleri nasıl Endülüs’te geçti ise Hıristiyan ve Müslümanların bahtiyar geleceklerini de Filistin dâvâsı şekillendirecektir. Bu yapı üzerine şekillenecek geleceğin Endülüsü de Filistin üzerinde kurulacaktır. Gerçek Mesih’in misyonu burada emperyalizmin kurduğu sahte Mesih devletini yıkmak olacaktır. Atallah Hanna ve benzerlerinin konuşmaları ve tavırları bize bunu müjdeliyor.

19.11.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (18.11.2007) - İlk direnişci

  (17.11.2007) - Annapolis’e karşı İstanbulpolis

  (16.11.2007) - Başı açıklar, dinsiz mi?

  (15.11.2007) - Size Alaska verelim

  (14.11.2007) - Çift kanatlı kartal

  (13.11.2007) - Stratejik ortaklık mı?

  (12.11.2007) - Tam 30 yıl sonra

  (11.11.2007) - Mardin modeli; kadrolu eşekler - 2

  (10.11.2007) - Mardin modeli; kadrolu eşekler

  (09.11.2007) - Türk fobisi

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri