09 Mayıs 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

Şaban DÖĞEN

İman kalbe girince



“İman hem nurdur, hem kuvvettir. Evet, hakikî imanı elde eden adam kâinata meydan okuyabilir.”

Böyle diyor 23. Söz’de Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri.

Bu vecizeyle bütünüyle örtüşen insanlardan biri Hz. Ömer.

O Hazreti Ömer ki Erkam’ın Safa Tepesindeki evinde bulunan Allah Resûlünün (a.s.m.) yanına gidip heybeti karşısında sarsılıp diz çökmüş, “Ben Allah’a, Resûlüne ve onun Allah’tan getirdiklerine iman etmek için geldim” diyerek Müslümanlığını ilân etmiş, Mekke sokakları Sahabenin tekbir sesleriyle inlemişti. Bu sesleri Mescid-i Haram’da bulunanlar bile duymuşlardı.

Dünyada iman ve İslâm kadar büyük bir nimet düşünülemez. Kulun iradesini kullandıktan sonra Cenâb-ı Hakkın ihsan ettiği bu muazzam nimete mazhar olmak şüphesiz büyük bir lütuftur. O ölçüde şükür ister. Daha İslâma girer girmez bu nimetin hazzını tadan, kıymetini anlayan Hz. Ömer, hemen oracıkta bu mazhariyetten dolayı sevincini bir kaside ile dile getirdi. Müslümanlar Hz. Hamza ve Hz. Ömer Müslüman oluncaya kadar müşriklerin şiddetli baskıları altındalardı. Hz. Hamza’yla biraz, Hz. Ömer’in Müslüman oluşuyla daha da bir nefes almışlardı. Onun için Abdullah bin Mes’ud der ki: “Hz. Ömer’in Müslüman oluşu bir fetihti. Hicreti destek, hilâfeti ise rahmet oldu.” O gün Müslümanlar korkusuzca Kâbe’de namaz kılmışlar, müşrikler buna engel olamamışlardı.

Hz. Ömer hakkı bulur bulmaz iman ve İslâmın zevkini tatmaya başlamıştı. Yerinde duramıyordu artık. Elinden gelse bütün kâinata ilân edecekti her türlü güzelliğin, iyiliğin kaynağı olan imanı. “Ey Allah’ın Resûlü! Biz ölü olsak da, diri olsak da hak din üzerinde değil miyiz?” diye sordu. “Evet,” buyurdu Allah Resûlü (a.s.m.), “Allah’a yemin ederim ki siz ölü de olsanız, diri de olsanız hak din üzerindesiniz.”

Heyecanlıydı Hz. Ömer. “O halde ne diye saklanıyoruz? Seni hak din ile gönderen Allah’a yemin ederim ki hiç çekinmeden, korkmadan İslâmiyeti açıkça ilân etmediğim bir küfür topluluğu kalmayacaktır. Seni hak din ile gönderen Allah’a yemin ederim ki ortaya çıkıp İslâmiyeti açığa vuralım.”

Her şeyin bir vakt-i merhunu vardı. Üç senedir İslâm hikmet gereği gizli yayılıyordu. Ama Hz. Ömer’in Müslüman oluşuyla işler değişmiş, açığa vurma sırası gelmişti.

Müslümanlar iki saf halinde Erkam’ın evinden çıktılar. Saflardan birinin başında Hz. Hamza, diğerinin başında ise Hz. Ömer vardı.

Sert adımlarla toprağı tozuta tozuta Mescid-i Haram’a girdiler. Müşrikler şaşkın ve ürkek bakışlarla bir Hz. Hamza’ya, bir Hz. Ömer’e bakıyorlardı. Bu olay içlerine oturdu onların. O güne kadar böylesi bir durumla hiç karşılaşmamışlardı. Hayretle, “Ne var arkanda ya Ömer?” diye sordular.

O da, “Lâ ilâhe illallah var” dedi ve ekledi: “Kim kımıldarsa onu kılıncımla yere sererim.” Hadlerine mi düşmüştü kılmıldasınlar. Allah Resûlü (a.s.m.) rahatça Kâbe’yi tavaf etti, öğle vakti gelince de açıktan namaz kıldılar. Sonra da o gün için bir dershane hükmünde olan Erkam’ın evine döndüler. Resûl-ü Ekrem (a.s.m.) bu hadise üzerine Hz. Ömer’e hakla batılı ayıran anlamında Faruk lâkabını takmıştı.

09.05.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (08.05.2009) - Mustafa Oruç denilince

  (07.05.2009) - İlk öldürülecek şey

  (06.05.2009) - Dünya Risâle-i Nur’u okuyor

  (05.05.2009) - Özbekistan’da göz kamaştıran Nurlar

  (04.05.2009) - Kazancı azdı, ama rahat yaşadı

  (03.05.2009) - Mustafa Osman’ın müdafaasından anekdotlar

  (02.05.2009) - Küre-i arz yangını

  (01.05.2009) - Nurun altın bilezikleri

  (30.04.2009) - Akdeniz sahillerinde dolaşırken

  (29.04.2009) - Âlemlere rahmet Peygamber

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl
Reklam Linkleri: Risale Yorum- Risale Çocuk- Oktay Usta - Euro Nur - Fıkıh İnfo- Ahmet Maranki- Cevşen - Yeni Asya Barla - Makdis