25 Mart 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

M. Latif SALİHOĞLU

Fitne ateşi, işte böyle söndürülür


A+ | A-

Son iki aylık zaman zarfında, yolumuz iki kez Kahramanmaraş'a düştü. İki ay evvel seminer için, geçtiğimiz hafta sonu ise panel için gittik, bu aziz ve kahraman şehrimize...

Panel ile ilgili haberi, gazeteden okumuşsunuzdur. Bu hususta ilâve birşeyler söylemem abes kaçabilir.

Ancak, orada fevkalâde sevindirici, memnuniyet verici öyle bir habere muttali oldum ki, üzerimdeki bütün yorgunluğu izale eylediği gibi, şevkimi, moralimi de bir hayli yükseltmiş oldu.

Almış olduğum bu müjdeli haberi, sizlerle paylaşmadan evvel, son seyahat turumuzdan kısaca söz etmek istiyorum.

Geçtiğimiz hafta sonunu, güney illerimizde geçirdik. İstanbul'dan hareketle, Adana'yı teğet geçerek, ilk durağımız olan İskenderun'a akşam ezanında vasıl olduk. Cumartesi günü ise, Antakya'ya geçtik... İlk defa gittiğimiz bu her iki şehrimizde—biri erkeklere, diğeri hanımlara mahsus olmak üzere—ikişer seminer programı icra ettik.

Benzeri diğer hizmet mahallerinde olduğu gibi, buralarda da tebrike, takdire şâyân bir alâkadarlıkla, bir duyarlılıkla karşılandık.

Duyarlılığın en alkışa değer olanı, bilmüşahade gördüğümüz ihlâslı hizmet, azimli gayret ve umumen bağlı bulunduğumuz mânevî şahsiyet dairesinde parıldıyor... İsimsiz kahramanlar, kemâl–i tevazu ve mahviyet içinde hareket ediyor. Yeni gelen nesil için, nümune–i imtisâl teşkil ediyor.

Keza, bu isimsiz kahramanlar, istikameti tam biliyor. Her türlü fitne fesat rüzgârlarına rağmen, eğilip bükülmüyor, doğru istikametten şaşmıyor, inhiraf edip başka tarafa gitmiyor. Üstadlarına olan sadâkatlarını ispat ile ibraz ediyorlar.

Nur'un bu yılmaz ve yıldırılmaz kahramanlarını, dünya cereyanları, hususan siyaset cereyanları ayırmıyor, onları hizmetten koparmıyor. Onları hiçbir fedakârlıktan uzaklaştırmıyor. Bilâkis, daha bir gayret ve ciddiyetle onları daha ziyade temel usûl ve esâsâta bağlıyor. Bağlılıklarını perçinliyor.

Şu asabî ve enaniyetli zamanda, kimsenin kimseyle rahatça geçinemediği şu dehşetli çağda, Nur Talebeleri arasındaki bu candan yakınlaşma ve içten muhabbeti gördükçe, insan dünyevî bütün dert ve kederlerden uzaklaşıyor, huzur ve huşû ile bezenmiş nuranî bir âleme doğru adeta kanatlandığını hissetmeye başlıyor.

* * *

Gelelim, Kahramanmaraş'ta şahit olduğumuz sevindirici tabloya...

Bundan iki ay evvel, bir seminer vesilesiyle bu kahraman şehrimize gitmiştik. Seminerin bir bölümünde, ırkçılık ve ayrımcılıkla alevlenen fitne ateşinin nasıl söndürülebileceğine dair bazı sözler sarf etmiştik.

Demiştik ki: Fitnekârlar, sürgündeki Üstad Bediüzzaman ile halis Türk talebelerinin arasını açmak için, yoğun çaba sarf etmişler. Dehşetli propagandalarla, aralarını açmak istemişler. Dessas propagandalarla ve münafıkane bir tarzda "Siz Türksünüz, o ise Kürttür. Bir Kürd'ün peşinden gitmek, sizin hamiyetinize yakışıyor mu? Bakın, Türkler'de de âlim ve evliya şahsiyetler var. Gidecekseniz, bunların peşinden gidin..." demişlerdir.

Ancak, buna rağmen, o halis Türk gençleri Üstadlarından ayrılmamışlar. Aksine, çelikten bir irade gibi, etrafında halelenip daha da kenetlenerek, ona bihakkın sahip çıkmışlardır.

Bu hal bize ders veriyor ki, münafıkların oyununu bozmak ve şu dehşetli fitne ateşini söndürmek için, Türk ve Kürt kardeşler, birbirine daha fazla sahip çıkmalı, yek diğerini savunmaktan asla çekinmemeli.

İşte, son Maraş seyahatimizde, panel çıkışında yanımıza gelen nur yüzlü, pehlivan yapılı bir arkadaşımız, iki ay evvelki bu sözlerimizi hatırlatarak şunu söyledi: "Latif Bey. Ben o zaman söylediklerinizi burada uyguladım ve çok da faydasını gördüm... Bir ay kadar önce, devamlı yakıt aldığım bir benzin istasyonuna uğradım. Depoya benzin doldurulurken, bir yandan da orada çalışan gençler arasındaki bir münakaşayı dinliyorum. Direksiyonda oturuyorum. Arabanın camı açık. Söylenenleri rahatça duyuyorum. Gençler arasında, tanıdığım sempatik bir Kürt genci var. Diğerleri ise, ona sürekli sataşıyorlar, hatta hakaretvari bir şekilde onu habire sıkıştırıyorlar. O zavallı genç ise, kendini savunmanın telâşesi, hatta ezikliği içinde kıvranıp duruyor. Türk gençler, bir ara üzerine o kadar yüklendiler ki, artık daha fazla dayanamadım, elime bir değnek alarak arabadan çıktım ve karşılarına dikilerek şunları söyledim: 'Siz ne diyorsunuz aslanım! Niye çocuğun üstüne gidip hakaret ediyorsunuz? Beni tanıyorsunuz değil mi? Ben halis–muhlis Türk'üm. Ama, şu anda Kürd'üm ve bu kardeşimizin yanındayım. Onun kılına dokunursanız, size dünyayı dar ederim. Hem, şu anda ondan özür dilemediğiniz, onunla helâlleşmediğiniz takdirde, patronunuza gider ve sizi derhal işten attırırım.'

"Bu tavrımdan dolayı, o gençler neye uğradığını şaşırdılar. Süt dökmüş kediye döndüler. Çaresizlik ve şaşkınlık içinde ne diyeceklerini, ne yapacaklarını bilemez hale geldiler. Fakat, sonunda dediğimi aynen yaptılar ve o Kürt gencine sarılarak helâlleştiler.

"O Kürt kardeşimiz ise, adeta şok olmuş durumdaydı. Olup bitenleri anlamakta hem zorlanıyor, hem de sevincinden renkten renge giriyordu.

"İşte böylelikle, hem bir fitneyi söndürmüş olduk, hem de o kardeşimizi kazanmış olduk. İlerleyen günlerde ise, o Kürt gencinin Maraş'taki yakınlarıyla da tanışıp hepsiyle ahbap olduk. Bize öylesine bir sevgi ve saygıyla bağlandılar ki, inanın bunu tarif edecek söz bulamıyorum. Diyorlar ki: 'Yahu kardeşim, sen nasıl bir insansın... Siz nasıl bir dâvâ adamısınız? Bizi şoke ettiniz... İnanın, bizi hayrette bıraktınız ve kendinize de hayran ettiniz. Aile ve akrabalar arasında günlerdir sizi konuşuyoruz. Sizi takdir ve tebrik ile yâdediyoruz.'"

Bu yılki ikinci Maraş seyahatimizde bunları duyunca, inanın bizim de bütün yorgunluğumuz, bütün sıkıntımız izale olup gitti. Elhamdülillah diyerek, derin bir nefes aldık.

Bu enfes hatıranın, bilhassa Doğu ve Güneydoğu'daki Kürt kardeşlerimizin de kulağına küpe olmasını diliyorum.

Elhasıl: Evet, ırkçılık ve ayrımcılık fitne ateşini söndürmenin, en ciddi ve en tesirli bir yolu, işte bu ve emsâli davranışları sergilemekten geçer. Ki, Bediüzzaman ve talebeleri de aynen öyle yapmışlardır. Yerine göre Kürt Türk'ü ve Türk Kürd'ü savunmaktan çekinmemişlerdir. Bundan sonra da inşaallah çekinmeyeceklerdir.




Gündemin nabzını tutmak için tıklayın!
www.sentezhaber.com

25.03.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Geri


Önceki Yazıları

  (24.03.2010) - İlk sorgulama İzmit'te (2)

  (23.03.2010) - İlk sorgulama İzmit'te (1)

  (18.03.2010) - Bediüzzaman konuşuluyor

  (17.03.2010) - İntihar vak'aları

  (16.03.2010) - "Roman"tik takılmadan

  (15.03.2010) - Tekâmülün manileri

  (11.03.2010) - Anadolu'nun sıcak rengi

  (10.03.2010) - Kerpiç değil, yığma taş

  (09.03.2010) - Deprem unutmaya gelmez; ölüm de...

  (04.03.2010) - Dersim'in kızları zulmün adresini veriyor

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nurullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim oktay usta yemek tarifleri Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl