16 Ekim 2011, Pazar
O razı olsa bütün dünya küsse ehemmiyeti yok. O razı olmadıktan sonra halkların beğenmesinin bir kıymeti yok.
Zira kabir kapısına kadar gider, sonra söner. İşte bu hakikati düşünüyorum bu günlerde. “Acaba yanıbaşımızda duran bu hakikat nasıl anlaşılmalı?” diye. Yaptığımız işlerde, eğer O’nu düşünerek yapmazsak, sonunda çok yoruluyoruz ve kimseyi de memnun edemiyoruz. Birini memnun etsen, diğeri küsüyor. Onu memnun etsen, bu kez bir diğeri ve bu böyle sürüp gidiyor. Halbuki Allah razı olsa, başkası beğenmese de, insan içerisinde bir huzur hissedebiliyor. Kızan bakışlara rağmen vicdanen, ruhen ve kalben mutlu olabiliyor. Sonra zaten zaman geçtikçe insanlar da beğenmeye başlıyor ve iyi ki yapmışım, iyi ki yapmışsın dedirtiyor.
Evet biz Nur Talebeleri için her yaptığımızda amacımız rıza-ı İlâhî oluyor ve olmalı. Zira bizim elimizde İhlâs Risâlesi gibi bir rehber var ve bu rehberin ilk düsturu: Amelinizde rıza-ı İlâhî olmalıdır. İşte o sebeple her hizmetimiz onun bunun hatırı için ya da ısrarı için değil Allah içindir. Bu derslerde de böyledir, dersane hizmetlerinde de ve hakeza.. İşte bu noktada ortaya çıkan sorunlar genelde anlaşılmamaktan veya yanlış anlamaktan veya bilmemekten kaynaklanıyor ki bizim için meslek meşrep oldukça ehemmiyetlidir. Mesleğimize sadakatten doğan bazı davranışlar bazen yanlış anlaşılabiliyor veya yanlış yorumlanabiliyor maalesef. Kavl-i leyyin ile anlatmak, üslûba dikkat ederek Üstadın mesleğini izah etmek yerinde olacaktır. Sonrası zaten ihlâsa binaen Allah’a kalmıştır ve kabul ettirmek ya da ettirmemek O’nun vazifesidir. Niyet halis olursa amaca er geç ulaşılır. Niyet halis olmazsa da bazen damara dokunuyor ve aksü’l-amel yapabiliyor. Zaman zaman tecrübe ile yaşıyoruz ki, kırılıp darılanlar oluyor. Fakat (niyes halis olursa) zamanla düşününce onlar da anlıyor ve helâlleşilebiliyor. Biz vazifemizi en doğru şekilde yapıp hesaba kalmayacağız kırılan olur mu, kızan küsen olur mu diye. Elbette bizim herkesi memnun etmemiz mümkün olmuyor bazen acze binâen. Nice peygamberler hak dâvâlarında bir kişi, iki kişiyle yıllarca hizmet etmişler ve ahirete göçmüşler.
Demek ki sadece Allah için hizmet etmek yerinde olacaktır. O beğense ve razı olsa, başkalarının beğenmesi çok önemli değil. “O razı olsa bütün dünya küsse ehemmiyeti yok. O razı olduktan ve hikmeti iktiza ettikten sonra dilerse halkları da razı eder.” İşte Üstaddan aldığımız bu düstur ömür boyu bize yetecek nitelik ve özelliktedir. Allah bir kez daha ondan ve umum Nur Talebelerinden ebeden daima razı olsun. Âmin…
Risâle-i Nur ve özellikle Hizmet Rehberi ile İhlâs Risâlesi bizim rehberimiz olsun. Ancak öyle makbul ve doğru hizmet ederiz. Başka türlü yanlışa düşmek ve bid’alara sapmak ihtimali çok kuvvetli olduğu için tehlike ihtimali kavî. Amacımız rıza-ı İlâhî, iltifat-ı Rabbânî ve kabul-ü Rahmânî olsun. İnşâallah bu bize yeter vesselâm…
YILDIZ FIRTINA
[email protected]
Okunma Sayısı: 728
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.