"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

17 Ağustos 1999'da vefat edenler hasret ve dualarla yad edildi

17 Ağustos 2022, Çarşamba 12:52
Kavaklı Sahili'ndeki Deprem Anıtı önünde 17 Ağustos 1999'daki Marmara Depremi'nin 23. yılı dolayısıyla düzenlenen anma etkinliğinde, felaketin yaşandığı saat olan 03.02'de depremde vefat edenler için dua edildi.

Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, gazetecilere yaptığı açıklamada, 45 saniyenin Gölcüklüler için unutulmayacak bir zaman dilimi olduğunu ifade ederek aradan geçen 23 yılın ardından saat 03.02'de anma programı düzenlediklerini kaydetti.

Gölcük'te acıların taptaze olduğunu söyleyen Sezer, "Bu zaman zarfında aslında maddi anlamda kaybedilen her şey geriye geldi. Ancak sevdiklerimize maalesef tekrar kavuşma imkanımız yok. Biz şunu anladık; Afetler her zaman olabilir, onlara hazırlık yapmamız afetlere hazır olmamız, tedbir almamız gerekir." ifadelerini kullandı.

Sezer, devlet kurumlarının afetlere yönelik birçok hazırlık yaptığına işaret ederek bundan sonra tedbirlerin sıkılaşması gerektiğini vurguladı.

Vatandaşların da kurallara uymasını ve afet anında ne şekilde hareket edeceğini bilmesi gerektiğini belirten Sezer, "Kurallara uymamız gerekiyor. O kurallara uyduğumuz takdirde yaptığımız binalarda binaların yüksekliği de kurallara uyduğu takdirde biz aslında ilk sırada kendimizi korumuş oluyoruz." diye konuştu.

Yalova

Yalova'da, 17 Ağustos 1999'daki Marmara Depremi'nde vefat edenler için anma programı düzenlendi.

15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan katılımcılar, sahildeki Deprem Anıtı'na kadar "sessiz yürüyüş" gerçekleştirdi.

Depremde vefat edenlerin isimlerinin yazılı olduğu mermer blokların bulunduğu anıta gelen katılımcılar, anıta karanfiller bırakarak deprem günü çekilen fotoğrafların bulunduğu salonları gezdi, o gün kaydedilen kurtarma görüntülerini izledi.

Kur'an-ı Kerim tilaveti ve okunan mevlidin ardından program, deprem saati olan 03.02'de duaların edilmesiyle son buldu.

Vatandaşlara Yalova Belediyesi tarafından çorba ve helva ikramı yapıldı.

Anma törenine, Vali Muammer Erol, AK Parti Yalova Milletvekili Ahmet Büyükgümüş, Belediye Başkan Vekili Mustafa Tutuk, kurum müdürleri ve vatandaşlar katıldı.

İstanbul

17 Ağustos Marmara Depremi’nin 23’üncü yılı dolayısıyla Avcılar'da anma etkinliği düzenlendi.

Avcılar’da Marmara Caddesi’ndeki deprem anıtı önünde gerçekleştirilen etkinliğe, Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli, siyasi ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile depremde vefat edenlerin yakınları katıldı.

İstiklal Marşı ile başlayan etkinlikte konuşan Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli, 1999 yılındaki Marmara Depremi'nde, ilçede 247 kişinin vefat ettiğini, 28 binanın yıkıldığını ve binlerce binanın hasar gördüğünü söyledi.

Hançerli, "Bundan 23 yıl önce Avcılar'da da Avcılarlı hemşehrilerimizin ölümüyle sonuçlanan bir deprem gerçekleşti. Deprem Avcılar'dan çok uzaklarda Gölcük'te gerçekleşti ve işte hemen önünde bulunduğumuz deprem anıtında ismi zikredilen 247 insan yaşamını yitirmişti. Bugün özellikle bu saatte burada olmak bu acıyı unutmadığımızın, acının unutulmadığının açık göstergesi." dedi.

Açıklamaların ardından kalabalık, meşale yakarak deprem anıtı önüne karanfil bıraktı.

Sakarya

Sakarya'da, 17 Ağustos 1999'daki Marmara Depremi'nde vefat edenler için anma programı gerçekleştirildi.

Sakarya Büyükşehir Belediyesince Demokrasi Meydanı'nda düzenlenen etkinlikte, Kur'an-ı Kerim, ilahi ve kasideler okundu.

Vatandaşlar, depremin yıkıcı etkisini gösteren kentin çeşitli noktalarından çekilmiş manzaraların bulunduğu resim sergisini gezdi.

Kızılay ve AFAD'ın bilgilendirme filmlerinin gösterildiği etkinlik süresince katılımcılara çay ve su ikram edildi.

Saatler 03.02'yi gösterdiğinde İl Müftüsü Hasan Başiş'in eşliğinde "deprem şehitleri" için dua edilmesiyle program son buldu.

Etkinliğe, kent protokolünün temsilcileriyle vatandaşlar katıldı.

AA

Okunma Sayısı: 1032
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • S.topuz

    18.8.2022 00:14:11

    "Dördüncü Tabaka-i Hayat: Şüheda hayatıdır. Nass-ı Kur'anla şühedanın, ehl-i kuburun fevkinde bir tabaka-i hayatları vardır. Evet şüheda, hayat-ı dünyevîlerini tarîk-ı hakta feda ettikleri için, Cenab-ı Hak kemal-i kereminden onlara hayat-ı dünyeviyeye benzer, fakat kedersiz, zahmetsiz bir hayatı Âlem-i Berzahta onlara ihsan eder. Onlar kendilerini ölmüş bilmiyorlar.. yalnız kendilerinin daha iyi bir âleme gittiklerini biliyorlar.. kemal-i saadetle mütelezziz oluyorlar.. ölümdeki firak acılığını hissetmiyorlar. Ehl-i kuburun çendan ruhları bâkidir, fakat kendilerini ölmüş biliyorlar. Berzahta aldıkları lezzet ve saadet, şühedanın lezzetine yetişmez." Mektubat - 6 Şehidler ÖLMEZ. Cenabu Allah c.c, cümle hakiki Şühedaya ve Şehid-i Manevîlere gani gani Rahmet eylesin ve Aile efradına sabrı cemil ihsan etsin inşaallah. Amiiin.

  • S.topuz

    18.8.2022 00:12:03

    " Evet, hastalıkların bir kısmı var ki eğer ölümle neticelense manevî şehit hükmünde şehadet gibi bir velayet derecesine sebebiyet verir. Ezcümle: Çocuk doğurmaktan gelen hastalıklar {(Hâşiye): Bu hastalığın manevî şehadeti kazandırması, lohusa zamanı olan kırk güne kadardır.} ve karın sancısıyla, gark ve hark ve taun ile vefat eden, şehid-i manevî olduğu gibi çok mübarek hastalıklar var ki velayet derecesini ölümle kazandırır. Hem hastalık, dünya aşkını ve alâkasını hafifleştirdiğinden vefat ile dünyadan, ehl-i dünya için gayet elîm ve acı olan müfarakatı tahfif eder; bazen de sevdirir." Said Nursi, Lemalar[Y] - 259

  • S.topuz

    18.8.2022 00:10:46

    " Evet, hastalıkların bir kısmı var ki eğer ölümle neticelense manevî şehit hükmünde şehadet gibi bir velayet derecesine sebebiyet verir. Ezcümle: Çocuk doğurmaktan gelen hastalıklar {(Hâşiye): Bu hastalığın manevî şehadeti kazandırması, lohusa zamanı olan kırk güne kadardır.} ve karın sancısıyla, gark ve hark ve taun ile vefat eden, şehid-i manevî olduğu gibi çok mübarek hastalıklar var ki velayet derecesini ölümle kazandırır. Hem hastalık, dünya aşkını ve alâkasını hafifleştirdiğinden vefat ile dünyadan, ehl-i dünya için gayet elîm ve acı olan müfarakatı tahfif eder; bazen de sevdirir." Said Nursi, Lemalar[Y] - 259

  • S.topuz

    18.8.2022 00:08:57

    "Halbuki hadîs-i sahihte vardır ki اَشَدُّ النَّاسِ بَلَاءً اَلْاَنْبِيَاءُ ثُمَّ الْاَوْلِيَاءُ اَلْاَمْثَلُ فَالْاَمْثَلُ -اَوْ كَمَا قَالَ - yani "En ziyade musibet ve meşakkate giriftar olanlar, insanların en iyisi, en kâmilleridirler." Başta Hazret-i Eyyüb aleyhisselâm, enbiyalar sonra evliyalar ve sonra ehl-i salahat çektikleri hastalıklara birer ibadet-i hâlisa, birer hediye-i Rahmaniye nazarıyla bakmışlar; sabır içinde şükretmişler. Hâlık-ı Rahîm'in rahmetinden gelen bir ameliyat-ı cerrahiye nevinden görmüşler. Sen ey âh u fîzar eden hasta! Bu nurani kafileye iltihak etmek istersen sabır içinde şükret. Yoksa şekva etsen onlar seni kafilelerine almayacaklar. Ehl-i gafletin çukurlarına düşersin! Karanlıklı bir yolda gideceksin." Said Nursi, Lemalar[Y] - 258

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı