29 Ekim’de Gebze Cezaevi’ndeki annesinin yanına alınmayan Miraz bebek, o gün her yerde, evde, parklarda cezaevinin anahtarını aradı.
Banu Güven, “Miraz ve cezaevindeki çocuklar için denetimli serbestlik şart” diye yazdı. Üç yaşındaki Miraz, Gebze Cezaevi’nin kapısında annesi Gülistan Diken Akbaba’nın yanına gidebilmek için böyle çırpınıyordu. Baba Cengiz Zaza Akbaba her hafta olduğu gibi o Salı günü de Miraz’ı annesine bırakacaktı. Kapalı görüşten daha yeni çıkmışlardı. Bu görüşlerde Cengiz Bey camın öteki tarafında kalıyor, Miraz annesinin yanına geçebiliyordu. Ama asla anlayamayacağı bir gerekçeyle “Hayır” dediler. Neymiş? “29 Ekim olduğundan resmi tatilmiş. Birkaç saat sonra, akşam yedi buçuk gibi Gebze Cezaevi’nden telefon gelmiş. “Çocuğu getirebilirsiniz” demişler.
DENETİMLİ SERBESTLİK ŞART
DW’den Banu Güven’in yazısında şöyle denildi: Cezaevindeki çocukların durumu İnsan Hakları Komisyonu’nun cezaevleriyle ilgili alt komisyonunun toplantısında da gündeme geldi. Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdür Yardımcısı, Miraz’a yaşatılanlarla ilgili “Hepimiz üzüldük, çocukların giriş çıkış konularında kolaylık sağlanması talimatı verdik” dedi. Asıl yapılması gereken, muhalefet partilerinin birçok temsilcisinin de dile getirdiği gibi, bu kadınlara - siyasi, adli tutuklu ya da hükümlü ayrımı yapılmaksızın - denetimli serbestlik uygulamasının getirilmesi. Çocukların mahkum olmaktan topyekün kurtulması. Ancak hükümet bu öneriye siyasi nedenlerle sıcak bakmıyor. O yüzden bu çocuklar “Anne, biz ne zaman tahliye olacağız” diye sormaya devam ederek.”