12 EYLÜL ASKERÎ DARBESİNİN 40. YILDÖNÜMÜNDE, DEMOKRASİ İÇİN “DARBE VE DARBECİLERLE AYRIMSIZ HESAPLAŞMALIDIR” ÇAĞRISI YAPILDI.
Darbe kararları hükümsüz olmalı
TÜRKİYE’YE her alanda ağır bedeller ödeten askerî darbeler ve darbecilerle hesaplaşma talepleri her geçen gün artıyor. ADAM-DER 12 Eylül 1980 askeri darbesinin 40'ıncı yıldönümünde, 12 Mart ve 12 Eylül darbeleri sıkıyönetim mahkemelerinin kararlarını da hükümsüz hale getirecek yasal düzenleme yapılması için kampanya başlattı.

Darbelerle yüzleşilmeli
“Darbelerle ayrımsız hesaplaşılmalıdır. Sıkıyönetim mahkemelerinin kararları yok sayılmalıdır” başlıklı bir bildiri yayınlayan dernek açıklamasında, Türkiye’nin defalarca askerî darbelere maruz kaldığını ve bu darbelerle yüzleşilmedikçe 15 Temmuz darbesinin de aydınlatılamayacağı belirtildi.
***
DARBELERLE AYRIMSIZ HESAPLAŞILMALIDIR
ADAM-DER’den, 12 Eylül 1980 darbesinin yıl dönümünde yapılan açıklamada, “Darbelerle ayrımsız hesaplaşılmalıdır!” denildi.
ResmÎ rakamlara göre 650 bin kişinin gözaltına alındığı, 1 milyon 683 bin kişi fişlendiği, 14 kişi cezaevlerindeki açlık grevlerinde, 171 kişinin ise sorgularda ve işkencelerde can verdiği 12 Eylül 1980 darbesinin üzerinden 40 yıl geçti. 49 kişinin de idam edildiği darbenin 40’ıncı yıl dönümünde Askerî Darbelerin Asker Muhalifleri Derneği (ADAM-DER), 12 Mart ve 12 Eylül darbeleri sıkıyönetim mahkemelerinin kararlarını da hükümsüz hale getirecek yasal düzenleme yapılması için bir kampanya başlattı. Gazete Duvar’ın haberine göre, kampanyayı ‘demokratik kamuoyunun gözü, kulağı, sesi, dili, eli olan demokratik kitle örgütleriyle birlikte’ yürütmek istediklerini belirten dernek, ortak kampanya önerimizin kabulü demokrasi güçlerine güç ve umut aşılayacağını vurguluyor.

SiyasÎ çıkarlar uğruna heba ediliyor
“Darbelerle ayrımsız hesaplaşılmalıdır! Sıkıyönetim mahkemelerinin kararları yok sayılmalıdır” başlıklı bildiri yayınlayan dernek kampanyaya dair yaptığı yazılı açıklamada Türkiye’nin defalarca askeri darbelere maruz kaldığını ve bu darbelerle yüzleşilmedikçe 15 Temmuz darbesinin de aydınlatılamayacağını belirtti. Dernek açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “Derneğimiz, tüzüğünde yazılı olduğu üzere, ‘Diktatörlüğe, darbelere ve militarizme karşı demokrasiyi ve insan haklarını savunmak, insanlık suçlarının önlenmesi ve faillerinin yargılanması için çaba göstermek; haksız idarî kararlarla re’sen emekliye sevk edilen kamu personelinin ve okullarıyla ilişiği kesilen öğrencilerin haklarını elde etmek, demokratik kamusal bilince katkıda bulunmak’ için mücadele etmektedir. Ülkemiz ne yazık ki defalarca askerî darbelere maruz kalmıştır, günümüzde de sivil darbe sürecini yaşamaktadır. Darbelerle topyekûn hesaplaşılmadıkça, güncel olarak da 15/16 Temmuz darbe girişimi aydınlatılmadıkça ülkemizde demokrasinin inşası mümkün değildir. Darbelerle yüzleşme ve hesaplaşma vesilesi olabilecek girişimler ve adımlar ne yazık ki güncel siyasal çıkarlar uğruna heba edilmektedir.”
TBBM’de karşılık bulmadı
Açıklamada “Son olarak, 27 Mayıs 1960 darbesinden sonra Başbakan Adnan Menderes ve arkadaşlarını idam cezasına çarptıran özel mahkeme Yüksek Adalet Divanı kararlarını hükümsüz hale getiren ve bu kararlardan doğan zararların tazmin edilmesini öngören 7248 sayılı yasa 1 Temmuz 2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bu yasa gündeme geldiğinde ve TBMM’de görüşülürken, darbelerle hesaplaşılacaksa 27 Mayıs darbesiyle sınırlı kalınmaması, 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 darbeleriyle de hesaplaşılması gerektiğini vurguladık, bu bağlamda sıkıyönetim mahkemeleri kararlarını hükümsüz hale getirecek bir önerinin yasaya eklenmesini önerdik. Ancak bu yoldaki çabamız TBMM’de karşılık bulmadı. ADAM-DER olarak, darbe dönemi mahkemelerinin kararlarının hükümsüz hale getirilmesini, darbelerle hesaplaşma bağlamında yeterli bulmasak da önemsiyoruz. Bu nedenle, 12 Eylül darbesinin 40’ıncı yıl dönümünde, 12 Mart ve 12 Eylül darbeleri sıkıyönetim mahkemelerinin kararlarını da hükümsüz hale getirecek yasal düzenleme yapılması için demokrasiden yana örgütlere ortak eylem önerisinde bulunma kararı aldık” ifadeleri kullanıldı.