"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dünyaya insan hakları çağrısı

22 Mayıs 2022, Pazar 22:48
UHUB’dan yapılan açıklamada, “İnsan hakları mekanizmalarının etkinleştirilmesi, uluslararası sözleşmelerin işlevselleştirilmesi, tüm insanlara eşit ve tarafsızca uygulanması sağlanmalıdır” denildi.

Konya’da, Uluslararası Hukukçular Birliği (UHUB) tarafından düzenlenen İslam Dünyası Hukuk Kurultayı’nda sonuç bildirgesi açıklandı. Konya Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle gerçekleştirilen kurultaya, 40 ülkeden 250 hukukçu katıldı. Kurultayda beş oturumda adalet, hukukun egemenliği ve insan haklarıyla ilgili belirlenen konular ele alındı. Kapanış programında, Uluslararası Hukukçular Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Refik Korkusuz, kurultayın sonuç bildirgesini açıkladı. Doğu Türkistan’da insan hakları ihlallerinin acilen önüne geçilmesi gerektiği belirtilen bildirgede, Keşmir ve Filistin halkına yönelik, Birleşmiş Milletler kararlarınca kendi kaderlerini tayin etme hakkı verilmesi istendi.

Çeşitliliğe saygı duyulmalı

Sosyal adaleti tüm dünyada uygulamanın önemine vurgu yapılan ve Birleşmiş Milletler’in aldığı kararların gereğini yapma zorunluluğu hatırlatılan bildirgede, şu ifadelere yer verildi: “İnsan hakları mekanizmalarının etkinleştirilmesi, uluslararası sözleşmelerin işlevselleştirilmesi, tüm insanlara eşit ve tarafsızca uygulanması sağlanmalıdır. Kudüs şehri ve Filistin topraklarındaki kültürel varlıklar hukuki olarak korunmalıdır. Uluslararası insani hukuk ihlalleri bağımsız olarak izlenmelidir. Arakan’da Rohingya’nın maruz kaldığı soykırım ve zorunlu göç durdurularak şartlar iyileştirilmelidir. İnsan hakları ihlallerinin failleri tüm dünyada kovuşturmaya tabi tutularak cezalandırılmalıdır. Avrupa, başta aile hukuku olmak üzere mültecilerin ve diğerlerinin kültürel ve dini çeşitliliğine saygı duymalıdır.”

Şartlar iyileştirilsin

Yemen ve Sudan’daki her türlü insan hakları ihlalinin ve katliamların durdurulması, Ukrayna’ya karşı savaşın sona erdirilmesi gerektiği vurgulanan bildirgede, şunlar aktarıldı: “Kadınlar ve çocukların temel hak ve özgürlükleri korunmalı, güçlendirilmeli, pekiştirilmeli ve daha iyiye evrilmesi sağlanmalıdır. Hindistan ve Sri Lanka’da azınlık hakları ihlalleri konusunda araştırma ve çalışma yapılarak bunlar belgelendirilmelidir. Mültecilerin zulüm, tehdit, şiddet ve zaruret nedeniyle terk etmek zorunda kaldıkları ülkeleri göz önünde bulundurarak, gittikleri ülkelere ve uluslararası topluma mültecilerin haklarına ilişkin yükümlülükler hatırlatılmalı ve temel insani haklarından yararlanmaları sağlanarak şartları iyileştirilmelidir.”

AA

Okunma Sayısı: 1097
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • S.topuz

    24.5.2022 12:05:10

    "İşte Kur'anın bu gibi kudsî kanun-u esasîsine irtica namını veren bedbahtlar, vahşet ve bedeviliğin dehşetli bir kanun-u esasîsi olarak kabul ettikleri şimdiki öylelerinin siyasetinin bir nokta-i istinadı şudur ki: "Cemaatin selâmeti için ferd feda edilir. Vatanın selâmeti için eşhasın hukuku nazara alınmaz. Devletin siyasetinin selâmeti için cüz'î zulümler nazara alınmaz." diye, bir tek câni yüzünden bir köyü mahvetmekle bin masumun hakkını nazara almaz. Bir tek câninin yüzünden bin adamın kılınçtan geçmesini caiz görür. Bir adamın yaralanması ile binler masumu sıkıntıya verdirir. Ve ikiyüz adamı kurşuna dizilmesini, o bahane ile nazara almaz. " Emirdağ-2 - 82

  • S.topuz

    24.5.2022 12:04:31

    "Birinci Harb-i Umumîde üçbin adamın câniyane siyaset hatalarıyla otuz milyon bîçare nev'-i beşer aynı harbde mahvedildiği gibi, binler misaller var. İşte bu vahşiyane irticaın bu dehşetli zulümlerine karşı gelen Kur'an şakirdlerinin Kur'anın yüzer kanun-u esasîsinden وَ لَا تَزِرُ وَازِرَةٌ وِزْرَ اُخْرٰى âyetinin ders verdiği kanun-u esasîsi ile adalet-i hakikiyeyi ve ittihadı ve uhuvveti temin etmeğe çalışan ehl-i iman fedakârlarına "mürteci" namını verip onları müttehem etmek; mel'un Yezid'in zulmünü, adalet-i Ömeriyeye tercih etmek misillü en vahşi ve zalimane bir engizisyon kanununu, beşerin en yüksek terakkiyatına ve adaletine medar olan Kur'anın mezkûr kanun-u esasîsine tercih etmek hükmündedir. Hükûmet-i İslâmiye ile bu memleketin selâmetine çalışan ehl-i siyasetin mezkûr hakikatı nazara alması lâzımdır. " Emirdağ-2 - 83

  • Gültekin

    23.5.2022 11:02:34

    Batılı devletlerin insan haklarını kendilerine göre yapmaları sıkıntıların başındır. Önce gerçek insan haklarının uluslar arası tarifi yapılmalı ve bütün dünya devletleri bunu uygulamalıdır. Uluslar arası insan haklarının çok güzel tarifi KURAN'ı KERİMDE mevcuttur.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı