"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Resmî raporlar doğru değil

M. Latif SALİHOĞLU
13 Ekim 2020, Salı
Geçen Eylül ayı günlerinin yarıdan fazlasını Doğu ve Güneydoğu Bölgelerinde geçirdim.

Bu zaman zarfında birçok şeyi görme, gözlemleme, tahkik edip öğrenme fırsatını, imkânını buldum. Bunların bir kısmını sizinle de paylaşmak istiyorum.

Hiç abartıya kaçmadan ve hiçbir tarafgirlik meyli içine girmeden ifade edeyim ki: Bölgenin hatırı sayılır hastanelerinin çoğunda Covit-19 hastaları için boş yatak kalmamış durumda. Birebir görüştüğüm bazı hastalar, baygın halde gittikleri hastanelerde yatırılmayıp evlerine gönderildiklerini söylediler. Yatakların doluluk oranı, aslında Sağlık Bakanı tarafından da dolaylı şekilde itiraf edildiğini gördüm: “Şu şu şu illerde, yatak sayısını arttırdığımız doğrudur” şeklinde ifadeler kullandı.

***

Doğrudan aldığımız bazı bilgiler şöyle: 

Yatak kapasitesi yetersiz olduğu için, hasta ölümü veya taburcu olma hali gerçekleşmeden, yeni hasta yatırılamıyor. Yatış için ise, torpilin de söz konusu olduğunu söyleyenlere rastladık.

Hastanelerin durumu gibi, vak’a ve ölüm sayılarıyla ilgili olarak açıklanan resmî raporların doğruluğu da şüpheli. Korona sebebiyle ölenlerin sayısı hakkında kesin bilgiye sahip olduk ki, raporlar ve rakamlar gerçeği kesinlikle yansıtmıyor.

Vak’aların bir kısmına doğuda şahit olduğumuz gibi, bir vak’aya da İstanbul’da birebir şahit olduk. Şöyle ki: Eylül ayı sonunda Yeşilköy’deki Dilmener Pandemi Hastanesi’nde iki haftalık tedavinin ardından vefat eden amcamın resmî raporları elimizde: Raporda “normal ölüm” diye yazıyor. Oysa ki, tedaviden hastanede vefatına, gasilhaneden defin anına kadar olan bütün işler, bütün işlemler, bütün tedbirler “Korona şartları”na göre yapıldı. Her ne ise...

***

Güneydoğu’daki üç büyük ilde hastalar gibi, doktor, hemşire gibi sağlık çalışanlarıyla da birebir görüşmelerimiz oldu. İsimlerini vermek doğru olmaz. Yaşadıkları ve şahit oldukları durumlardan dolayı bir hayli dertliler. İş yükünün yüzde 50-60 oranında arttığını, ancak şartların ve ilâve tedbirlerin aynı oranda geliştirilmediğini, yani iyileştirilmediğini ifade ettiler. Bazı hastanelerde personelin yarıdan fazlası Korona vak’asına bir şekilde yakalanmış. Çoğu atlatmış olmakla beraber, evinde veya hastanede tedavisi devam edenler var.

Hakikaten, hastalar gibi onlar da hallerinden muzdarip ve çaresiz durumdalar. Bir an evvel gerekli tedbirlerin alınmasını ve çalışma şartlarının iyileştirilmesini istiyorlar.

BELEDİYELERDE DURUM

Uzaktan pek fark edilmeyen ve işin iç yüzü tam olarak bilinmeyen Doğu ve Güneydoğu’daki kayyımlı il ve ilçe belediyelerindeki durumda kısaca şöyle:

Siyasî iktidar tarafından kayyımla yönetilen belediyelerde, Cumhur İttifakı’nın tasarrufu bâriz şekilde görülüyor. Misâl: Belediyeye alınacak elemanlar için, ehliyet ve liyakattan ziyade, ittifakın, özellikle de iktidardaki partinin (AKP) milletvekili veya teşkilâtlarından gelen bilgi, referans ve teklifler esas alınıyor. Ki, bunu hukuk ve demokrasi adına doğru bulmak veya savunmak mümkün değil.

Öte yandan, mahalli seçimlerde bölgedeki belediyelerin çoğunu kazanarak işbaşına gelen HDP’li başkanların yaptığı iş ve icraatı da doğru bulmak ve kabul etmek mümkün değil. Zira, onlar da işe alacakları elemanlarda PKK bağlantısını esas alıyorlar. Misâl: Belediyeye personel alacakları zaman, başvuruda bulunan kimsenin ailesinde ya bir kişi örgüt adına girdiği çatışmalarda ölmüş olacak, ya da en az bir kişi halen dağ kadrosunda bulunuyor olması gerekir. Evet, hiç mübalâğasız ifade edelim ki, onların da birinci şartı budur.

Netice itibariyle şunu söyleyebiliriz ki: İki yanlıştan bir doğru çıkmıyor, ne yazık ki. Öte yandan, demokrasi dışı uygulanan iş ve icraatlarda yapılan hatalara, haksızlıklara ve bilhassa bir terör örgütünün gırtlağına kadar girdiği kanlı günahlara hissedar olmaktan da şiddetle imtina etmeli.

Okunma Sayısı: 2290
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı