Katar’da, Futbol Dünya Kupası turnuvası 20 Kasım-18 Aralık 2022 tarihlerinde yapılacak. Aslında futbol spor olmaktan ziyade, Katar için Yumuşak Güç enstrümanı hâline geldi.
Futbolun dünyada en çok izlenen ve oynan spor olması da ekonomik argüman özelliğini ortaya çıkartıyor. Çünkü Dünya Kupası’na ev sahibi olmak ciddi miktarda nakit gerektiren bir yatırım. Yine futbola yatırım, Katar için küresel görünürlük ve yüksek finansal getiri anlamında.
Birde Katar için futbol, sadece uluslararası ilişkilerde olumlu imaj, turizm, petrol ve doğalgaz dışında ekonomik gelir değildir. Katar’ın düşman veya tehdit algıladığı bölge vd. ülkelerin olumsuz girişimlerini engellemeye yönelik bir güvenlikleştirme aracıdır. Bu durum Katar’a karşı 5 Haziran 2017 ile 6 Ocak 2021 arasında Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn, Mısır, Maldiv Adaları ve Libya’daki Tobruk Hükümeti’nin lideri General Halife Hafter tarafından uygulanan ambargo/diplomatik abluka hatırlandığında daha iyi anlaşılacaktır.
Ayrıca Kuveyt gibi petrol zengini küçük bir ülkenin, güçlü komşusu Irak tarafından 2 Ağustos 1990’da işgal edilmesi, aynı akıbete uğramak istemeyen Katar’ı güvenlik ve Yumuşak Güç tedbirleri almaya yönlendirdi. Katar bu doğrultuda önce El-Udeid’de ABD hava üssünün açılışını 1996’da yaptı. Sonra ciddi etkisi görülen uluslararası haber kanalı El-Cezire yayın hayatına başladı. Daha sonra Shell, Prosche, Royal Dutch ve birçok küresel şirket aracılığıyla yatırımlar yaptı. Elbette bu şirketlerle olan yatırımlar, Katar’a gelebilecek tehditleri önlemede bariyer niteliği taşıyor.
Bununla birlikte Katar 2006 Asya Oyunları, 2016 Dünya Bisiklet Şampiyonası ve 2019 Dünya Atletizm Oyunlarının bazı bölümlerinin ev sahibiydi. Birde Londra 2012 Olimpiyat Köyü’nü 2011’de satın aldı ve 2014’te Royal Ascot At Yarışları’nın ilk sponsoruydu. Katar için uluslararası spor etkinlikleri, dış politikada imaj, strateji ve Yumuşak Güç kullanım alanları oldu.
Diğer taraftan Katar, gelir getiren yatırımlar veya uluslararası tanınırlığını arttırmak için futbolun önemli kulüpleriyle ilişkiler geliştirdi. İspanya’da Barcelona, Almanya’da Bayern Münih, Arjantin’de Boca Juniors, Fransa’da Paris Saint Germain takımları Katar’ın sponsor ya da satın aldığı kulüplerdir. Doha’da bu amaçla Katar Spor Yatırımları adıyla devlet kurumu bile mevcut. Yine Katar’a ait BeIN Sports TV kanalı da 43 ülkeye yayın yapıyor. Dışarıdan bakıldığında BeIN Sports TV de, Katar’ın Yumuşak Güç ve bölgesel nüfuzunu artıran enstrümanlardandır.
Bölge ülkeleri, Katar’a ambargo/diplomatik abluka uygulamış olsalar da, Dünya Kupası’nın ekonomik hareketliliğinden onlarda faydalanıyorlar.
Katar spor üzerinden uluslararası politikasını sürdürüyor. 2023 Asya Futbol Kupası ve 2030 Asya Oyunları’nın ev sahipliğini Katar’ın yapması kararlaştırıldı.
Dünya Kupası tesislerinin inşaatı için 220 milyar Dolar harcayan Katar’a, inşaat ve altyapıda çalışan işçilerin iş güvenliği ve ekonomik şartlarının yetersizliğinden dolayı eleştiriler de yapılıyor. Ancak Katar’ın Dünya Kupası’ndan amaçladığı uluslararası imaj, strateji, tanınırlık, görünürlük ve bunlar üzerinden güvenlik ve Yumuşak Güç çoktan sağlandı bile.