"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mülteciler politikasında ifrat/tefrit

Ömer Faruk ÖZAYDIN
25 Haziran 2023, Pazar
Türkiye seçime giderken mülteciler politikası siyaset malzemesi olmasın demiştik, ancak iktidar da muhalefet de ifrat tefrit uçlarında balans ayarı yapamadılar.

İktidar her şeyi artı/ eksi kendi hanesine yazdırmak isterken, muhalefet de gelen baskılar üzerinden “go home” diyerek arkasını önünü hesaplamadan siyaset yaptı. Tabii bunda mülteciler konusunda radikal politikalarla meşhur Zafer Partisi’nin destek sözünün de rolü büyük. Neticede mülteciler vatandaş yapılarak İslâm âleminde dünya lideri diye lanse edilen iktidara seçmen oldular.

Halbuki dengeli bir politika izlenseydi, devşirme olmayan mülteci seçmenler muhalefeti de tercih edebilirlerdi. Makyevelist ve opürtünist olan iktidar ise zaten bu işin baş mimarı olduğundan “gitsin” veya “kalsın” siyasetleri neye uygunsa ona göre siyaset yaptı. Zira onları buraya kabul ederken bir yandan “Ensar” propagandası yapmış, diğer yandan AB’den gelecek para miktarına göre tehdit unsuru olarak kullanmıştı. Yeri geldi mültecileri Yunanistan kapısına dayadı, yeri geldi AB’ye kafa tuttu, gâh seçmen olarak gördü ve bazı şehirlere seçmen transferi yaptı, gâh onlardan terörist devşirildi (iddiaları) v.s. Fakat muhalefetin, demokrasiyi ve parlamenter sistemi öncelerken konjonktüre ve gelen milliyetçi serzenişlere göre siyaset yaparak “mültecileri geri göndereceğiz” demesi doğru bir politika değil demiştik.

Seçim süreci ve neticesi de aynen böyle oldu. 

Evet, aslolan herkesin yurdunda olması. Esad’la anlaşarak Suriye’yi imar edip, gitmek isteyenler selâmetle evlerine ulaştırmalı. Fakat 10/15 senedir yerleşmiş ev, iş sahibi olmuş, burayı vatan etmiş ve geri dönmek istemeyenleri zorla ikinci defa yurtlarından etmek kâr-ı akıl değil.

Evet, mülteci akımları her yerde var. Ancak dünya zaten bir köye döndü. İster mecburi ister keyfi bir şekilde insanlar mobilize olmuş vaziyette. Avrupa’da lokanta, pastane, kuaför salonları, inşaat sektörü her yere yayıldılar. Çeşme, Mevlânâ, Urfa, Konya restaurant tabelaları her köşe başında neredeyse. Tabii son zamanları gelen Arap kardeşlerimiz de epey mekân açtılar ki; Arapça, Kürtçe (Japonca, Hintçe) yazılarla dolu. Kimsenin dert ettiği de yok. Bir zaman Naziler yabancı düşmanlığı yaptılarsa da kendi halkının nefretini kazandılar. Şimdi var yok belli değil. Uyum ve entegrasyon meselesine gelince; ilk zaman sırıtsa da zamanla bulunduğu çevrenin (eşit vatandaşlık, adalet) şartlarına bakılarak intibak ediliyor. Ancak Türkiye siyasetinin kendi içinde keşmekeşliği her yere sirayet etmesiyle mülteciler de abondone olmuş vaziyette.

Terör ve ağır suçlara hiçbir yerde müsamahama ile bakılmaz, cezasını çektikten sonra gerisin geri gönderirler. Bizde ise sınırlarımızın kevgire dönmesiyle DAİŞ, El Kaide, Hizbullah gibi unsurlar mülteci arasında girip çıkıyorlar. Hatta Suruç, Ankara Garı, Taksim gibi patlamalarda onların parmağı var iddiası henüz yalanlamadı. Yapmamız gereken masum insanlara dokunmadan araya karışan ve ne olduğu belli olmayan unsurlar temizlenip geldikleri yerlere gönderilmeli evet, fakat evleri barkları yıkılmış nice ferdlerini kaybetmiş gariban aileleri siyasetin malzemesi yapmak Ensar ruhunu öldürmektir ki bu bize yakışmaz.

Elhasıl; Türkiye’nin demografik yapısı değişecek refleksiyle milliyetçilik perdesinde Arap düşmanlığı gizlenerek siyaset yapılmamalı. Bu kardeşlerimizle daha bir asır evvel beraberdik. Çanakkale mezarlığında yatan nice Filistinli, Şamlı, Halepli binlerce şehit var.  Onlar bu topraklar için can verdiler. 

Davetleri de gönderilmeleri de siyasete alet olmamalı. 

Okunma Sayısı: 1423
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı