Can Kardeş Dergisi Yayın Yönetmeni ve yazar/çizer Demirhan Kadıoğlu, geçtiğimiz ay kovid-19 test sonucunun pozitif çıktığını sosyal medyada duyurmuştu. Hastalık sürecini atlatarak sağlıklı bir şekilde taburcu oldu.
RÖPORTAJ: MEHTAP YILDIRIM YÜKSELTEN
Demirhan Kadıoğlu yaşadıklarını ilk kez Ahiret sayfasına anlattı:
- Öncelikle geçmiş olsun diyoruz. Ailecek bu hastalığı atlattınız ve çok şükür iyileştiniz. Kovid-19’a yakalandığınızı ilk nasıl anladınız? Sizde ne gibi belirtiler gösterdi?
Kadıoğlu: İznimin bir kısmını kullandığım yerden İstanbul’a dönüşümüzde anladık. İlk birkaç gün hava değişimi sandığımız halden sonra, tıkanıklık, göğüste daralma, öksürük ve baş ağrısı ile karşılaşınca hemen test yaptırdık. Maalesef ailecek “pozitif” çıktık.
-Sonucunuzun pozitif olduğunu öğrendikten sonra sizi nasıl bir süreç bekliyordu?
Kadıoğlu: Elbette ilk yapmamız gereken iş başkalarına zarar vermemek için kendimizi izole etmek oldu. Aynı zamanda evde tedavi başlattık. Aile hekimi ve sağlık müdürlüğünden telefonla talimatlar aldık. Ancak, diğer aile bireylerine göre benim için hastalık biraz daha riskli olduğundan, ambulansla alınıp hastaneye yatırıldım.
- Biraz da hastane ortamından bahseder misiniz?
Kadıoğlu: Hastanede on gün boyunca bir odada yalnız kaldım. Daha önce hastane tecrübem vardı ve hazırlıklıydım. İğne, serum, tansiyon ve oksijen kontrolü... Burada enteresan bir durum vardı. Kovid-19’a yakalananların çoğu nefes darlığı çekiyordu. Yani 7-24 burnunuzda bir boruyla oksijen makinesine bağlı olarak hayata tutunmaya çalışıyorsunuz. Bunu görünce, Allah’ın bize sürekli olarak masrafsız ve zahmetsiz verdiği nefes alıp-verme ve oksijen nimetini çok daha iyi anlıyorsunuz. Her nefes için sonsuz şükürler olsun.
-Hepimiz bir gün öleceğimizi biliriz, ama, ölüm riski olan bir hastalık ya da felâket anında daha fazla ölümü düşünürüz. Yaşadığınız hastalık sürecinde ölüm ve ahiret üzerine tefekkürleriniz nasıl oldu?
Kadıoğlu: Kaldığım hastanede diğer odalara da göz atma fırsatım oluyordu. Benden çok daha ağır hastalar gördüm. O odalardan bir daha sağ çıkamayanlar vardı. Hâlime şükrettim. Kaldığım odadan çıkamayabilirdim. Ölüm, insanın başına her an gelebilecek bir hadise. Kazalar, bir kalp krizi, beyne atan bir pıhtı, görülmeyen bir mikrop vs. gibi yüzlerce sebep ve ihtimalden biri sizi dünyadan ko- parabilir. Yani ölüm gerçeğini her an aklımızdan çıkarmamamız gerekir. Hiç ölmeyecek gibi dünyaya çalışırken, her an ölecekmiş gibi ahirete çalışmak gerekiyor.
-Çok teşekkür ediyoruz. Size ve ailenize sağlıklı hayırlı ömürler diliyoruz. Son olarak okurlarımıza mesajlarınız varsa ilâve edebilirsiniz.
Kadıoğlu: Hastalıklar da bir imtihan. Hastalık geldiği zaman sabır, şükür ve tevekkül içinde dersler almalı. Sağlığınızın kıymetini bilin. Sağlık bir nimet olduğu gibi, ölüm de bir nimettir. Kânûnî’nin bir sözüyle sözlerimize son verelim:
“Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi/ Olmaya devlet, cihanda bir nefes sıhhat gibi.”