Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 09 Aralık 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Süleyman KÖSMENE

Gusül hakkında -1



İzmir’den okuyucumuz: “1- Gusül abdesti hakkında bilgi verir misiniz? Nasıl ve ne zaman alınmalıdır? 2- Cünüp birisi boy abdesti almadan vücudundan herhangi bir şey koparabilir mi? Meselâ tırnak gibi, tüy gibi... Cünüpken aynaya bakılır mı? 3- Bazı ilmihallerde cünüpken el ağız yıkandıktan sonra yemek yenir deniliyor. Bunu nasıl anlamalıyız? 4- Cünüp olan eşlerin yıkanma müddeti açısından akşam yattıktan sonra ne kadar zaman beklenmelidir? Bekleme müddeti içerisinde meselâ tv seyretme, eşler arası sohbet etme gibi işler yapılabilir mi? Vereceğiniz cevaplar için şimdiden teşekkür eder işlerinizde başarılar dilerim.”

Gusül, lügatte, bir şeyi temiz ve temizleyici su ile yıkamak demektir. Dinî deyim olarak ise gusül, iğne ucu kadar kuru yer kalmaksızın bütün bedeni yıkamaktır. Yani boy abdesti almaktır. Abdeste küçük temizlik; abdest almayı gerektiren durumlara da küçük kirlilik dendiği gibi; gusle büyük temizlik, gusül yapmayı gerektiren hallere ise büyük kirlilik denmektedir.

Guslün farziyeti âyet ve hadisle sabittir. Cenâb-ı Hak Kur’ân’da; “Eğer cünüpseniz guslederek temizlenin”1 buyurur. Hazret-i Âişe Validemiz (ra) Resûl-i Ekrem (asm) ile aynı kaptan guslettiklerini, guslederken “Sen önce alacaksın!”, “Ben önce alacağım!” diye şakalaştıklarını; Resûlullah’ın (asm) “Bana bırak!” buyurduğunu, onun da “Bana bırak!” dediğini bildiriyor.2

Şu üç durumda gusletmek farzdır:

1- Cünüplük hâlinde.

İki durumda cünüp olunur:

a) Erkek ya da kadından ihtilam, oynaşma, bakma, düşünme veya her ne sebeple olursa olsun; şehvetle meni gelmesi durumunda.

Hazret-i Âişe’den (ra) rivayet edilir ki: Hazret-i Peygamber’e (asm) “İhtilâm olduğunu hatırlamadığı halde iç çamaşırında ıslaklık gören kimse cünüp sayılır mı?” diye soruldu. Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm): “Evet, yıkanması gerekir” buyurdu. Yine Peygamber Efendimiz’e (asm) iç çamaşırında ıslaklık olmadığı halde rüyasında ihtilâm olduğunu gören kimsenin ne yapacağı soruldu. Resûl-i Kibriya Efendimiz (asm): “Onun yıkanması gerekmez” buyurdu. O esnada Ümmü Süleym, kadının da ıslaklık görmesi halinde yıkanıp yıkanmayacağını sordu. Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm): “Evet gerekir. Çünkü kadınlar da erkekler gibidir” buyurdu.3

Anlaşılıyor ki, uykudan sonra iç çamaşırında meni ıslaklığı gören kimsenin gusletmesi farzdır. Çamaşırında ıslaklık görmeyenin, rüyasında ihtilam olduğunu görse dahi, gusletmesine gerek yoktur.

b) Erkek ve kadının, meni gelmese de cinsî birleşmeleri halinde.

2-Kadınların, hayız ve lohusa hallerinden temizlik sürecine geçtiklerinde yıkanmaları farzdır.

3-Müslüman’ın ölmesi halinde ona gusül abdesti (boy abdesti) aldırılması farzdır.

Şu Altı Durumda Gusletmek Sünnettir:

1-Cuma günü yıkanmak sünnettir. Ebû Hüreyre’den (ra) gelen bir rivayette Peygamber Efendimiz (asm): “Her yedi günde bir gün gusledip başını ve bütün vücudunu yıkamak, Cumaya giden her Müslüman’ın üzerinde Allah’ın bir hakkıdır” buyurmuştur.4

2- Bayramlarda yıkanmak sünnettir.

3- Hac ve umrede ihrama girerken yıkanmak sünnettir.

4- Arefe günü vakfe yapmak için yıkanmak sünnettir.

5- Günahlardan tövbe etmek isteyen kimselerin gusletmesi sünnettir.

6- Cenaze yıkayan kimselerin gusletmesi sünnettir.

7- Berat ve Kadir gecelerine kavuşmaktan dolayı gusletmek sünnettir.

Bu hallerin dışında ihtiyaç duyulan her zaman yıkanmak müstehaptır.

Yarın inşallah devam edelim.

Dipnotlar:

1- Mâide Sûresi, 5/6 2- Nesâî, Gusül, 10 3- Ebû Dâvud, 236 4- Müslim, Cum’a, 849

09.12.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (08.12.2006) - Kısa kısa

  (07.12.2006) - Allah'ın zatını kavramak

  (06.12.2006) - İstihare üzerine

  (05.12.2006) - Mahşerden sonra kurtuluş

  (03.12.2006) - Suyumuzu ağız tadıyla içerken

  (02.12.2006) - Cinlerden peygamber gelmiş midir?

  (01.12.2006) - Kısa kısa

  (30.11.2006) - İntihar üzerine

  (29.11.2006) - Kısa kısa

  (28.11.2006) - Besmelenin anlamı nedir?

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004