Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 29 Ocak 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Zeynep GÜVENÇ

Uyan ey gözlerim gafletten uyan!



Biz kendi kendimize her kaldığımızda, küçük dünyamızın penceresinden var olan acılarımıza ya da umutlarımıza odaklanıyoruz. Oysaki sür'atle kabire giden bir hız treninin içindeyiz. Her durakta bir ölüm var. Her kapı açılışında yüreğimiz çarpıyor ve o biz değilsek (vadesi dolan) daha çok yolumuz var sanıyoruz. Korkular anlık gelip geçiyor.

Dünya sevgisi öyle sarmalamış ki bizi, onu bir süs, bir oyun ve oyalanma yeri olarak görmekten çok uzaklaşmışız. Kendi başımıza yağan karı eritiyor, gün geçtikçe daha da bireyselleşiyoruz. İçimize kapanıyor, içe doğru genişlemek yerine kararıyoruz.

Biz (inananlar) hakkındaki önyargıların en büyük sebebinin yine kendimiz olduğunu fark ediyorum. ‘BİZ’i yeterince anlatamadık. (Asr-ı Saadet’ten bu yana ne kadar ‘biz’ olabildik, burası da tartışılır ya!) Anlaşılmayı bekledik. Fakat düşman safları boş durmuyordu. Gece gündüz demeden veri topluyor, en zayıf anımızda gelip bizi arkadan vuruyordu. Sürekli yeni yeni silâhlar icat ediliyor, üzerimizde atış talimi yapılıyordu. Bütün bunlara karşı duracak bir gücümüz, mürettebatımız, alet ve edavatımız yoktu. Çünkü bu dâvâ hayatımız kadar değer taşımamıştı. Birey olarak, vatandaş olarak ya da her neyse ‘BEN’in derdindeydik biz.

Yeterince mert değildik. Medine’ye hicret eden sahabelerin tebliğ yaparkenki duruşları “Önce beni bir dinle, söylediklerimi beğenmezsen öldürürsün. Sana bunun için karşı koyacak değilim” idi. Öylesine civanmert öylesine gözü kara bir duruştu ki o, tarihe altın harflerle kazınmıştı.

Bizler ise canımızı ortaya koymak şöyle dursun, karşımızdaki insanın artık bizimle konuşmayacağı ya da hakkımızda yanlış düşüneceğinden korkuyorduk. Korkumuzdan her adımda geri kaçıyorduk onlardan. Bu korkaklığın bedelini, hayatı boyunca (belki elli altmış yaşına kadar) Müslümanlar hakkında önyargı taşıyanları görünce ödüyoruz. “Ben Müslümanlar hakkında daha önce çok farklı şeyler duymuştum, onların bu kadar medeni olduklarını bilmiyordum” diyor bir yabancı. Kimbilir neler ile büyüdü, nasıl tanıştık onlarla vakti zamanında. Aradan yıllar geçse de bilinen şeylerin üstüne yenisi konmamıştı. O kendi bildiğinden şaşmadı. Bir fikri sabitlikti belki ama ona aksi hiç ispatlanmamıştı.

Ne oldu da başka türlü düşünmeye başladı sizce? Hicret edenler vardı kendilerinden, dünyayı kalben terk edenler vardı. Tek dâvâsı Allah (c.c.) rızası olup da bu uğurda yılmadan, usanmadan çalışanlar vardı. İşte onlar sayesinde az buçuk birşeyler değişti. Onlar dünyanın en iyi üniversitelerinde ilim tahsil ettiler. “Kalabalığın içinden yine kalabalığa seslenmen çok zor. İşte bu yüzden yüksek bir taşa çıkman, önce duruşunla dikkat çekmen, sonra anlatman gerek!” dediler ve bunu başardılar.

Şimdi yavaş yavaş dengeler lehimize değişmeye başladı. Bu ahengin bozulmaması için akl-ı selim her insanın bu dâvâyı sahiplenmesi ve bulunduğu yerden çok yukarılara kaldırması gerekir. Bu dâvâ bir kaç grup insanın dâvâsı değil. Bu dâvâ hepimizin boynunun borcudur.

29.01.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (22.01.2007) - Kırmızıda geç, yeşilde dur(!)

  (15.01.2007) - Doğru yolda sabit kalmak

  (08.01.2007) - Gurbette acı haber almak

  (01.01.2007) - Bayram mı, yılbaşı mı?

  (25.12.2006) - “Baby shower” ve “potluck”

  (18.12.2006) - Dizi dizi diziler

  (11.12.2006) - Sağlık çilesi

  (04.12.2006) - Çatısız evler, taş yürekler

  (27.11.2006) - Şükran günü, ‘kara Cuma’ ve tatil

  (20.11.2006) - Başka bakabilmek

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004