Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 09 Nisan 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Sami CEBECİ

Bir iman fedâisi



Hazret-i Âdem’den (as) beri devam edip gelen iman ve inkâr mücadelesi, âhirzamanın en dehşetli zamanlarında fen ve felsefe yoluyla dünyayı etkilemiş, hususan yüzyıllarca İslâm âlemine merkezlik yapan Anadolu topraklarında da büyük mânevî tahribatlara sebep olmuştu. Özellikle genç nesillerin inançsızlık ve ahlâksızlığa sürüklendiği yıllarda; iki hayatını da fedâ ederek mânevî cihad meydanına atılan ve telif ettiği Risâle-i Nur tefsirleriyle iman ve İslâm esaslarını izah ve ispat eden Bediüzzaman Hazretlerinin etrafında halka tutan ve her türlü eziyet ve işkencelere din nâmına sabır ve tahammülle karşılık veren bir cemaat da meydana gelmişti. Isparta vilâyeti ve civar köylerde teşekkül eden ve saff-ı evvel olan bu heyetleri Bediüzzaman “Gül Fabrikası, Nur Fabrikası ve Mübarekler heyeti” gibi namlarla yâd ediyordu. Kur’ân’a ve imana hizmetlerinden dolayı 1935’te Eskişehir, 1943’te Denizli mahkeme ve hapishanelerinde çile çeken bu dâvâ adamları, 1948 yılında da aynı suçlamalarla Afyon Mahkemesi ve zindanlarına düştüler. Ancak, inandıkları dâvâlarından asla vazgeçmediler.

Böylesine mânen karanlık ve en dehşetli kara kışların hükümfermâ olduğu bir atmosferde, Konya PTT’sinde telgraf memurluğu yapan ve ecdadı Kafkasya’dan gelip Ermenek yaylalarında yerleşen bir genç olan Zübeyir Gündüzalp; Ermenekli Hacı Hafız Ahmet Efendi vasıtasıyla Sabri Halıcı ile tanışır ve Nurculuk hareketini ilk defa duyar. Daha sonra, lise talebesi olan Rıfat Filizer’den Küçük Sözler ve Gençlik Rehberini alarak mütalâa eden Zübeyir Gündüzalp, hayatının sonuna kadar bu dâvâya bağlanır kalır. O zamana kadar okuduğu sandıklar dolusu muhtelif kitaplar, Nur Risâlelerini çabuk anlamasında kolaylık vesilesi olur. 1944 yıllarında başlayan Nurları okuma heyecanı, onda Bediüzzaman’a karşı dayanılmaz bir sevgi ve bağlılık hissini uyandırır. Nihayet, 1946 yılında Mehdi Halıcı ile Üstadı Emirdağ’ında ziyaret ederler. Bu ilk ziyarette adını soran Üstada “Ziver, efendim” der. Üstadın “Gel bakalım, Zübeyir kardaşım!” şeklinde hitap etmesinden sonra, adı Zübeyir olarak kalır. Hz. Peygamber’in (asm) “Her peygamberin bir havarisi vardır. Zübeyr de benim havarimdir” hitabına mazhar ve cennetle müjdelenen on sahabeden birisi olan Hz. Zübeyr bin Avvam’a izafeten verilen bu isim, âdetâ bir sembol olmuştur. Bediüzzaman’ın vefatına kadar onun en yakın hizmetkârı, sır kâtibi, âhirzaman müceddidinin veziri, Nur Hareketinin mânevî güneşi, eşine ender rastlanan bir sadâkat âbidesi, ihlâs-ı tâmmın sembolü, âhiretini dahi fedâ etmeyi göze alabilen hakikî bir fedâkâr, Nurun kurmayı, Üstadın vefatından sonra Nur Hareketine yön verip sistemleştiren ve fitnelerin çıkmasını önleyen mânevî Hz. Ömer’i, içtimâî ve siyasî olaylarda Risâlelere göre rehberlik yapan hakikî kılavuz gibi daha birçok vasıflarla muttasıf olan bu iman fedâisi, elli bir senelik ömrüne yüz senelik hizmetleri sığıştırmaya muvaffak olmuş bir İslâm kahramanıdır.

“Zübeyir’imi kâinata değişmem” iltifatına mazhar olan Zübeyir Ağabey, Üstaddan sonra cemaat ve meşveret sistemini tesis etmeyi başarmış model bir şahsiyettir. Risâle-i Nur’un meslek ve meşrep esaslarını Hizmet Rehberi ile Beyanat ve Tenvirler eserlerini, Külliyattan derleyerek ilk cemaatın istifâdesine sunan kişi odur. Nur medreselerindeki mânevî eğitimin usûlünü öğretip vakıflık geleneğini tesis ettiği gibi, İslâm karşıtı yayınları püskürtmek için haftalık İttihat ve günlük Yeni Asya gazetelerinin kurulmasının öncülüğünü de o yapmıştır. Din nâmına siyaset yapılmasının ilk karşısına çıkan Zübeyir Ağabeydi. Üzerinden geçen kırk senelik zaman onun ne kadar haklı olduğunu açıkça gösterdi. “Ben hayatta olduğum sürece, Üstadımın mesleğini size bozdurmayacağım” diyerek, Nur Mesleğinin genleriyle oynayıp orijinalliğini bozmaya çalışanlara ilk karşı çıkan da odur.

2 Nisan 1971 yılında bekâ âlemine geçen ve otuz bine yakın muazzam bir kalabalıkla cenaze namazını kıldığımız ve arabaya koymayarak Fatih Camii'nden, Eyüp Sultan Kabristanı'na kadar eller üzerinde taşıdığımız Zübeyir Ağabey ve emsâli diğer Nur talebelerine Allah rahmetiyle muâmele etsin, ruhları şâd, mekânları Cennet olsun. Geride kalan bizlere de son nefese kadar, onlar gibi ihlâs, sadâkat, tesanüd, sebat, metanet, fedakârlık ve istikamet gibi makbul sıfatlar içinde kudsî hizmette istihdam olunmayı nasip etsin.

Zübeyir Ağabey için geleneksel hâle getirmeyi plânladığımız anma programlarının ilkini gerçekleştirdiğimiz Asya-Nur Kültür Merkezinde, anlatmaya çalıştığımız Zübeyir Ağabeyin hayatını ve mefkûresini dinleyen dostların bir kısmı gözyaşlarını tutamıyordu. Onu her tarafta ne kadar ansak ve anlamaya çalışsak yine de azdır.

09.04.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (02.04.2008) - Kul hakkı

  (26.03.2008) - İzmit Konferansı

  (19.03.2008) - Ege’de maddî ve mânevî bahar

  (12.03.2008) - Eğitimde Bediüzzaman modeli

  (05.03.2008) - Bugünün küçükleri, yarının büyükleri

  (27.02.2008) - Internet’in gücü ve seyrinur.com

  (20.02.2008) - Risâle-i Nur’da melekler

  (13.02.2008) - Yüzüncü yılında Meşrûtiyetten Cumhuriyete Demokrasi serüveni

  (06.02.2008) - Günah psikolojisi

  (30.01.2008) - Kur’ân’a göre başarının sırları

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ahmet ARICAN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri