"Gerçekten" haber verir 10 Mart 2009
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formuİletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Süleyman KÖSMENE

Hazret-i Eyyüb (as)



İstanbul’dan okuyucumuz: “Bazıları Eyyüb Aleyhisselâmın yaralarından dökülen kurtları alıp tekrar yaralarının üzerine koyduğunu ve yaralarının etrafa kötü kokular yaydığını, bundan dolayı insanlardan uzak bir yerde mağarada yaşamaya mecbur kaldığından bahsediyorlar. Bazıları da Hz. Eyyüb’ün hastalığının zannedildiği gibi dıştan olmadığını iddiâ ediyor. Böyle yorumların aslı ve kaynağı var mıdır? Üstad Hazretleri, 2. Lem’a’da Eyyüb Aleyhisselâm ile ilgili kıssanın hülâsasında Hazret-i Eyyüb’ün yaralarından tevellüd eden kurtların kalbine ve diline iliştiklerinden bahsediyor ve birinci nüktenin başında da ‘zahiri yara hastalıklarının mukabili’ cümlesinde de yaralarının dıştan göründüğünü ima ediyor. Bundan yola çıkarak, bizler Üstad Hazretlerinin görüşlerini esas aldığımıza göre, bu bölümü nasıl anlamalı ve anlatmalıyız?”

Ne ifrat ile, ne tefrit ile!

Hazret-i Eyyüb Aleyhisselâmın bir İlâhî hediye olarak kabul buyurduğu ve baş tacı yaptığı, Bediüzzaman Hazretlerinin “menfi ibadet”1 olarak nitelediği hastalığını kavramaya çalışırken, yaralarından kurtların döküldüğü, kurtları alıp alıp tekrar yarasının üzerine koyduğu, yarasının etrafa kötü kokular yaydığı… v.b. ilâvelerle meşgul olmaya hiç gerek yok. Bu ilâvelerden etrafa kötü uydurma kokuları yayıldığı açık.

Fakat Hazret-i Eyyüb Aleyhisselâmı maddî hastalıktan tenzih etmeye de gerek yok. Her şeyden önce;

1- O bir melek değil, bir beşerdir, bir insandır. Biz biliyoruz ki, Peygamberlerin, insanlığın çektiği her türlü cefayı çekmeleri, kendilerinin kâmil rehber olduklarının alâmetidir. İnsanoğlunun başına gelen hiçbir belâ yoktur ki, Peygamberlerin de başına gelmemiş olsun! Peygamber Efendimizin (asm) Taif’te taşlanması, üzerinde peygamber sıfatı varken hor ve hakir görülmesi, mübarek ayaklarının kan içinde kalması ve yaşadığı çaresizlik daha az bir belâ mıydı? Hazret-i İsa Aleyhisselâmın Yahudi milletinden gördüğü hakaretler ve eziyetler daha az bir belâ mıydı?

2- Her türlü dünya belâsı birer menfi ibadettir! Öyle değil mi? Üstad Said Nursî Hazretleri menfi ibadetin daha halis ve daha makbule şayan olduğunu bildiriyor.2 O halde peygamberleri ibadetin her türünün tebliğcisi bilip, menfî türünü yakıştırmamak olacak şey mi? Bu bir ibadettir! Etrafa kötü koku yayan şansız ve bahtsız bir olay değil! Peygamberler ibadetlerin her türlüsünü yapıp yaşayarak insanoğluna rehber olduklarına göre, menfî ibadet de yapmaları onların şanındandır, şerefindendir, onlara yakışan budur.

3- Peygamberlerin vazifeleri tebliğ olduğuna göre, menfî ibadet ve menfî ibadet üzerinde gösterilecek sabır “lâfla” değil, ancak böyle “hâl ile” tebliğ edilir!

4- Yaranın zahiri olması, yaranın bedende olması demektir. Yani bu düpedüz maddî hastalıktır. Peygamberler Tarihi kitabında bahsettiğiniz açıklamada da geçtiği üzere, bu hastalığın dıştan görünmesi elbette şart değildir. Yani hastalığın iç bünyede olması, dile ve kalbe kadar ulaşması zahiri olması ile çelişmez. “Bâtınî ve ruhî ve kalbî hastalıklar” da vücudun içinde beliren yaralar değil, ruhta ve kalpte yaralar açan “işlediğimiz her bir günah”tır.3

Dipnotlar:

1- Lem’alar, s. 16.

2- Lem’alar, s. 216.

3- Lem’alar, s. 14.

10.03.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (09.03.2009) - Haccın ve zekâtın kazası olur mu?

  (08.03.2009) - Hoşgeldin ya Resûlallah!

  (07.03.2009) - On sekiz bin âlem üzerine

  (05.03.2009) - Peygamber mu’cizeleri

  (04.03.2009) - Kısmetimizi ararken

  (03.03.2009) - Sevmek fiili

  (01.03.2009) - Elli beş lisan - 2

  (28.02.2009) - Elli beş lisan - 1

  (27.02.2009) - Bid'at üzerine

  (25.02.2009) - Hz. İbrahim’in imtihanı

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  H. Hüseyin KEMAL

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır

Kurumsal Linkler:
Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl

Reklam Linkleri:
Risale Yorum- Risale Çocuk- Oktay Usta - Euro Nur - Fıkıh İnfo- Ahmet Maranki- Cevşen - Yeni Asya Barla