"Gerçekten" haber verir 19 Nisan 2009
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formuİletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Faruk ÇAKIR

Eğitime darbe mi?



Devam eden Ergenekon dâvâsına paralel olarak gözaltılar da devam etti. Her gözaltı hadisesinden sonra olduğu gibi bu defa da bazı isimlerin tutuklanması ‘sürpriz’ karşılandı. Gözaltı ve tutuklamalara itiraz edenler, “Bu profesörler ‘suç’ işlemiş olamazlar, bunda bir yanlışlık var” demeyi sürdürdü.

En başta ifade etmek gerekir ki, gözaltı ya da tutuklamalar ve benzeri işlemler mutlak surette hukuka ve adalete uygun olmalıdır. Bunu denetlemek de her halde yine ‘yargı’nın görevleri arasındadır. Dolayısı ile gözaltı ya da tutuklamalarda hukuka aykırı bir durum var ise, konu bu yönüyle de yargıya taşınabilir.

Bu ve benzeri tutuklamalara itiraz edenler, “Bu profesörler böyle bir suç işlemiş olamazlar” diyor. Elbette değil profesörlerin, hiç kimsenin darbeye ve darbecilere destek olmaması gerekir. Ancak geçmişte de görüldüğü üzere çok sayıda profesör, ve belkide en başta onlar; 27 Mayıs, 12 Eylül ve 28 Şubat ‘darbe’lerine destek olmuş-lardır. Bu bakımdan, hadiselere sırf bu noktadan yaklaşmak inandırıcı olamaz.

Medyadaki haberlere bakılınca, son ‘dalga’nın ‘çağdaş yaşama ve eğitime’ darbe vurduğu ileri sürülüyor. Arama yapılan derneklerden birinin adının ‘çağdaş yaşam’ olması dışında bu iddianın bir değeri var mı? Arama yapılması ya da gözaltılar, “Siz niçin öğrencilere burs veriyorsunuz? Niçin okul açıyorsunuz? Niçin eğitime yatırım yapıyorsunuz?” diye yapılmıyor ki!

Bakınız, geçmişte de bir gazeteci gözaltına alındığında “Olur mu böyle şey? Bu arkadaşımı-zın böyle bir şey yapması, ihtilâlcilerle içli-dışlı olması mümkün değildir” denilerek adına ‘kitap imzalama kampanyaları’ açılmıştı. Ancak ilerleyen günlerde ‘delil’ler ortaya çıkınca, başlangıçta destek için ‘imza atan’ları çoğu bu desteğini geri çektiklerini açıkladılar. Dolayısı ile delilleri bilmeden, işin aslını esasını öğrenmeden kişileri ne suçlamak, ne de tamamen temize çıkarmak mümkün değildir. Bununla birlikte hukukun temel kaidesi gereği, “Suç ispatlanana kadar kişiler masumdur” kaidesini de unutmamak gerekir.

Neredeyse her 10 yılda bir ihtilâl yapılan ülkemizde, “Mümkün değil, bu kişiler böyle bir işe kalkışmaz” demek çok zor. Hepimiz biliyoruz ki ihtilâlleri en başta ‘aydın’lar alkışladı. 27 Mayıs sonrası günlerini kitaplardan öğrenmiş olsak da, 12 Eylül 1980 ve bilhassa 28 Şubat sürecindeki günlerde yaşananlara gözlerimiz ve kulaklarımız şahit oldu. “Adil” olması gereken hukukçuların, toplu halde brifing aldıklarını nasıl görmezden gelebiliriz? O gün brifing alanlar olduğu gibi bugün de ‘darbe planları’ yapanlar olabilir. Bunu ancak adil bir yargılama sonrasında öğrenebili- riz.

Bazıları da aramalar sonrasında götürülen ‘delil’lere itiraz ediyorlar. “Böyle delil olur mu? Bu kadarı da olur mu?” şeklindeki sorularla itirazlar dile getiriliyor. Belki de bu durum, kaderin bir cilvesidir. Geçmiş yıllardaki ‘baskın ve aramalar’da nelerin ‘delil’ olarak götürüldüğünü hatırlatmak gerekir. Keşke o zamanlarda da “Böyle delil olur mu? Bu kadarı da fazla” deselerdi.

Böyle durumlarda unutulmaması gereken nokta, “Birisinin hatasıyla başkasını; eşini, dostunu, ailesini, suçlu görmemek” olmalıdır. Suçun ‘şahsîliğini’ hiç unutmayalım...

19.04.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (18.04.2009) - Keşke ‘adalet’de birinci olsaydık!

  (17.04.2009) - Tartışmaların sunduğu fırsat

  (16.04.2009) - ‘Mütedeyyin’in sizin lehçede mânâsı bu mu?

  (15.04.2009) - Rakı zarfında gazete!

  (14.04.2009) - “Öz”ünü değiştirin!

  (13.04.2009) - Faizciler baş aşağı!

  (12.04.2009) - Hani IMF’ye posta koymuştuk?

  (11.04.2009) - Bu anayasa makyaj tutar mı?

  (10.04.2009) - Mescidler, otelleri bozar mı?

  (09.04.2009) - Sahipsiz ‘dil’in batması haktır

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır

Kurumsal Linkler:
Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl

Reklam Linkleri:
Risale Yorum- Risale Çocuk- Oktay Usta - Euro Nur - Fıkıh İnfo- Ahmet Maranki- Cevşen - Yeni Asya Barla - Makdis