24 Temmuz 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Faruk ÇAKIR

Darbe maddesi


A+ | A-

Neredeyse her 10 yılda bir Türkiye’yi uçuruma yuvarlayanlar, yaptıkları işten pişman olmak yerine “kurtarıcı” rolüne soyunuyorlar. 1960’tan başlayarak bazen kanlı bazen de ‘kansız’ darbe yapanların icraatları başka nasıl izah edilebilir ki?

En yeni tartışma konumuz, darbecilerin yaptıkları darbeleri ‘kılıfına uydurmak için’ sarıldıkları bir madde ile ilgili. 211 sayılı “Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu”nun, “Umumî Vazifeler” başlığı altındaki 35’nci maddesinde şu hüküm var: “Silâhlı Kuvvetler’in vazifesi, Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti’ni kollamak ve korumaktır.”

Darbeciler, bu maddede yer alan “kollamak ve korumaktır” bölümünün kendilerine “darbe yapma yetkisi”ni verdiğini düşünüyorlar. Gerçekten de başarılı olan ve olmayan darbeler bu maddeye dayandırılmak isteniyor.

Şunu bilmekte fayda var: Değil her hangi bir kanunun herhangi bir maddesini değiştirmekle, anayasanın toptan değişmesiyle bile “darbe”ler önlenemeyebilir. Darbeyi önlemek ancak ciddî bir siyasî irade ile mümkün olur. Daha doğrusu, milletin de desteğiyle öyle bir kamuoyu oluşturulmalı ki, darbeciler ‘darbe’yi rüyalarında bile görmekten ürkmeli ve korkmalılar. Darbeyi değil, ‘darbe yapma düşüncesi’ni engellemek lâzım.

Herkes bilmeli ki ‘Darbe yapmaya kalkarsam Türkiye’de ve dünyada yapayalnız kalırım, üstelik en ağır ceza ile de cezalandırılırım.’ Bu şartları oluşturmadan sadece kanun maddelerinin değiştirmesiyle düzlüğe çıkmış olmayız.

Bununla birlikte madem ki darbeciler bu maddeye sarılıyor, tez elden bu ‘bahane’nin ellerinden alınması lâzım. Türkiye, AB yolunda ağır aksak da olsa bunca yol almasına rağmen, hâlâ bu maddeye dokunulmamış olması da anlaşılır değil. Nasıl ki 12 Eylül darbe anayasasının yürürlükte olması Türkiye için bir ayıp ve kayıptır, aynı şekilde darbelere bahane edilen meşhur “35. madde”nin de yerinde duruyor olması ayıp ve kayıptır.

Bu konu bir şekilde gündeme geldiğine göre, meselenin üzerine gidip, siyasilerin sözlerinde durmasını talep edebiliriz. İlk bakışta bütün partiler bu maddenin değişmesini istiyor gibi görünüyor, ama konu Meclise geldiğinde bazı partilerin ‘yan çizmesi’ mümkün olabilir. Böyle bile olsa bu maddenin değişmesi TBMM gündemine gelmeli ve partiler için bir anlamda ‘imtihan vesilesi/ turnosol kâğıdı’ vazifesi yapmalı. Bakalım, hürriyet ve demokrasiden yana olduğunu söyleyenler sözlerinin ve iddialarının arkasında durabiliyor mu?

TBMM tatile girdiğine göre bu maddenin değişmesiyle ilgili konuların tartışılması da yeni çalışma dönemine ertelenmiş görünüyor. Aslında siyasî partiler, bu maddeyi de vesile kılıp çok daha köklü siyasî değişiklikleri gündeme taşımalıdırlar. Gerek seçim barajı ve gerekse Siyasî Parti Kanunundaki demokrasiye engel maddeler ayıklanmalı, gerçek ‘demokrasi paketleri’ gündeme gelmelidir. Bir adım sonrasında da yeni ve gerçekten sivil bir anayasa Türkiye’nin gündemine gelmelidir.

“Ayrıntı” maddelere enerji sarfetmek yerine, darbe anayasasını aratmayacak sivil ve demokrat bir anayasa yapmak en iyisi...

24.07.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (23.07.2010) - Ah şu yasakçılar!

  (22.07.2010) - İmtiyazları yokmuş...

  (21.07.2010) - Uyutma taktiğini bırakın

  (20.07.2010) - Gönül seferberliği

  (19.07.2010) - Sağlık için şükür

  (18.07.2010) - Tepkinin bittiği yer

  (17.07.2010) - Kaybedilmiş gençler ülkesi

  (16.07.2010) - Buyurun ‘iftar sofrası’na!

  (15.07.2010) - Sonra da güvenmemizi bekliyorlar!

  (14.07.2010) - Başbakan’a bile bağlı değil!


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.