Başlığa çıkardığımız bu sual, “Kur’ân’da ve Hadiste Mehdi yoktur!” hezeyanına karşı cevap için sorulmuştur.
Evvelâ, peygamberlik müessesesi ile ilgili bir hakikati ifade edelim:
Vahyi, dini emir ve yasakları peygamberler tebliğ eder. Elbette (anlamak için örnek veriyoruz!) anayasanın bir maddesinden yüzlerce mânâ çıkarıldığı gibi, âyetlerden de binlerce mânâyı Peygamber Efendimiz (asm) ve İslâm âlimleri çıkarıp izah etmişlerdir.
İkinci nokta: “Peygambere bildirilen umûr-u gaybiye, bir kısmı tafsil ile bildirilir.
Bu kısımda hiç tasarruf edilmez ve karışamaz: Kur’ân’ın ve hadis-i kudsînin muhkemâtı gibi.
“Ve diğer bir kısmı icmal ile bildirilir, tafsilât ve tasviratı onun içtihadına havâle edilir: İmana girmeyen hâdisât-ı kevniyeye ve vukuat-ı istikbâliyeye dair hadisler gibi. Bu kısımda, Peygamberimiz (asm) belâgatiyle, temsiller suretinde, sırr-ı teklif hikmetine muvafık tafsil ve tasvir eder.”1
Bu temel bakış zaviyesini ortaya koyduktan sonra Hadis-i Şeriflerde geçen Mehdi ile ilgili bir kaçını dikkatlerinize sunalım:
Hazret-i İsa Aleyhisselâm gelir, Hazret–i Mehdîye namazda iktida eder, tâbi olur.2 Mehdî, bendendir; Al-i Beytimdendir; Fatıma’nın çocuklarından olacak…3
Mehdî, zulüm ve haksızlıkla doldurulan yeryüzünü, hak ve adâletle doldurur.4 Mehdî, neslimden bir şahıstır. Yüzü parlak yıldız gibidir.5
Dipnotlarda görüldüğü gibi, “en sahih, en doğru” kabul edilen hadis kaynaklarının beşinde Mehdi meselesi haber ve müjde veriliyor: Buhari, Müslim, İbn-i Mâce, Müsned, Ebû Dâvud.
Dipnotlar:
1- Bediüzzaman Said Nursî, Şuâlar, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 498.
2- Buhari, Enbiya: 49; Müslim, İmân: 244; İbn–i Mâce, Fiten: 33; Müsned, 2:336, 3:368.
3- Ebû Dâvud, Mehdî: 1.
4- Taberânî’nin Esat’ı; Ebû Dâvud, Mehdî: 7.
5- Rüyanî’den