Tataristan Cumhuriyeti Naberezhnye Chelny Mahkemesi, Said NursÎ’nin orijinal kitaplarını “aşırılıkçı” buldu. Avukat Ruslan Nagiyev, incelemenin düşük nitelikli uzmanlar tarafından yapıldığını belirterek Tataristan Yüksek Mahkemesi’ne itirazda bulunulacağını söyledi.
Risale-i Nur, Rusya'da da yasak olmaz
AİHM, Risale-i Nur'un hukukunu savundu
Tataristan mahkemesi, Said Nursî’nin orijinal kitaplarını “aşırılıkçı” buldu. Türk Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayınlanan ilahiyatçının eserlerinin kapsamlı bir incelemesi yapılmadı. Mahkeme, savcılığın verdiği belgeyle sınırlı kaldı. Bu, Rusya Federasyonu’nda bu türden ilk vak’a. Savunma, Tataristan Yüksek Mahkemesi’nde karara itiraz edecek. 19 Nisan’da, Tataristan Cumhuriyeti Naberezhnye Chelny Mahkemesi, savcının Türk İslâm ilahiyatçısı Said Nursî’nin Türkçe (Osmanlı-Türkçe veya Osmanlı) dilinde yayınlanan kitaplarının “aşırılık yanlısı materyaller olarak tanınması yönündeki iddiasını tatmin etti”
Mahkeme, kapsamlı bir inceleme emri vermemiş ve kendisini savcılığın verdiği belgeyle sınırlamıştır. Avukat Ruslan Nagiyev sosyal ağlarda yaptığı açıklamada, sanıkların bu karara katılmadığını, Tataristan Yüksek Mahkemesi’ne itirazda bulunulacağını söyledi.
Sanıkların avukatı, incelemenin Naberezhnye Chelny Pedagoji Üniversitesi’nden “düşük niteliklere sahip, orijinal dili bilmeyen ve ana dili İngilizce olmayan” uzmanlar tarafından yapıldığını belirtti.
Dini eserlerin ilk yasaklanması
Tataristan savcılığının bu yıl Ocak ayında başlayan iddiasıyla ilgili değerlendirmeler, 47 kitap ve kitap dizisinin yasaklanmasıyla ilgiliydi. Toplamda dâvâ, Nursi’nin Türkçe, Tatarca ve Rusça yayınladığı 163 yayını ve ayrıca Mary Weld’in (Şükran Vahide) Rusça “Modern Türkiye’de İslâm” kitabını, “Risale-i Nur”daki ayat ve hadisleri ilgilendiriyor. Savcı, Kur’ân’dan sûreler, âyetler ve alıntılar dışında bunların aşırılık yanlısı materyaller olarak tanınmasını istedi. Nursî’nin Rusya Federasyonu’nda Rusça’ya çevrilen metinlerinin çoğu şimdiden aşırılık yanlısı materyaller olarak kabul edilmişti. Bu, Rusya’da orijinal dilde teolojik eserlerin ilk yasaklanmasıdır. Bundan önce, yalnızca çevrilmiş metinler aşırılıkçı olarak kabul ediliyordu.
Rusya, hak ihlali yapıyor
Daha önce, Türk bilim adamları, Üsküdar Üniversitesi profesörleri, Nursî’nin yazılarının İslâm dininin temellerini tanımlayıp açıkladığını anlatan bir raporu mahkemeye sunmuşlardı.
Eserlerin, “Siyaset ve siyasî yapı ile ilgisi olmadığını“ Said Nursî’nin “Şeytan’dan ve siyasetten Allah’a sığınıyorum” sözleriyle göstermişlerdi. Sunulan ropora göre, devletin kanunlarına sıkı sıkıya bağlı kalan ve güvenlik gereklerine uyan Nursî, din veya başka bir fikir adına şiddet kullanılmasını reddederek, kamu düzeninin sürdürülmesini adaletin en önemli unsurlarından biri olarak görüyordu. Uzmanlar, söz konusu kitapların Türkiye Cumhuriyeti Diyanet İşleri Başkanlığı (Türkiye Cumhuriyeti Diyanet İşleri Başkanlığı) tarafından basıldığını ve dağıtıldığını vurguladı. Devletin temellerini baltalamaya yönelik ifadeleri olsaydı Türkiye’de yasaklanırdı. 2018’de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Rusya’nın Nursî’nin yazılarını yasaklayarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini ihlâl ettiğini tesbit etti.
HABER: SEDAT SERDAR
[email protected]