Çünkü Ortaöğretim denince hemen ortaokulu anlamaktadırlar. Halbuki ortaöğretim demek lise eğitimi demektir. Bu eğitimin amacı öğrenciyi Yüksek Öğretime hazırlamaktır. İlköğretim temel bilgileri verirken ortaöğretimde meslek liseleri ve liseler olmak üzere iki temel kategoride değerlendirilmektedir. Liseler öğrenciyi sadece yüksek öğretime hazırlarken, meslek liseleri hem mesleğe, hem yüksek öğretime hazırlayıcı programlar uygulamaktadırlar. 

İlköğretimin son sınıfında öğrenciler çeşitli sınavlara girmektedirler. Bu sınavlarda öğrenciler seçilmektedir. Fen Liseleri, Anadolu Öğretmen Liseleri, çeşitli meslek liseleri, kolejler, özel okullar, yabancı devlet okulları öğrencilerin en zekilerini ve çalışkanlarını seçerek almaktadırlar. Bu öğrencilere özel eğitim vererek üniversite imtihanları için de hazırlamakta, adeta yüksek öğretimini garanti etmektedirler. Bu okulların başarısı da buna bağlıdır. Geriye bu sınavları kazanamayan öğrenciler kalmaktadır. Bu öğrenciler de Genel Anadolu Liseleri, Anadolu İmam-Hatip Liselerine, Anadolu Kız Meslek Liselerine, Anadolu Ticaret Meslek Liselerine ve Sanat Okulu ve teknik okullara gitmektedirler. Buralara giren öğrenci zaten başarısız öğrenciler olmaktadır. Bu okullar ve idarecileri de mağlûbiyeti peşinen kabul etmiş oluyorlar. Bunlardan ne başarı beklenmektedir, anlamak mümkün değil. Bu malzemenin en çürüğünden kaliteli bir ürün beklemek gibi muhal bir şey. 

Türkiye’de üniversiteye girme imkânları sınırlıdır. İki milyon öğrenci her sene imtihanlara girer. Ancak 50 bini belli bir üniversiteye girebilmektedir. 100 bin öğrenci de iki yıllık yüksek okullara ve Açık Öğretim Fakültelerine gitmekte bunların da iş imkânı pek bulunmamaktadır. Böyle bir tablo ile karşı karşıya bulunmaktayız.

Üniversiteye girme hususu da şöyledir: Öğrencilerin % 20’si girenlerin % 80’ini Fen Liseleri, Özel Liseler teşkil etmektedir. Öğrencilerin % 80’i düz Anadolu Liselerine giderken üniversiteye ancak % 10’u girebilmektedir. % 10’u da meslek liselerinden üniversiteye girerken, bunların da çoğunu İmam-Hatip Lisesi öğrencileri oluşturmaktadır. Böyle de bir çarpık tablo ile karşı karşıyayız. 

Bu durumda ilköğretimden sonra belli bir okulun sınavını kazanamayan öğrenciler onlarla yarışabilmek için  üniversite hazırlık derslerine (Özel Liseler) gitmek mecburiyetinde bırakılmaktadır. Peki, üniversiteye gidemeyen bir lise öğrencisi elinde bir mesleği de olmadığına göre, ne yapar? 

Binlerce lise öğrencisinin geleceği ne olacaktır? 

Bu sorunun cevabını yetkililer biliyorlarsa lütfen bizi aydınlatsınlar. 

Veya bu yanlışa bir çare bulsunlar.