"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Aşırılık ve biz

Rifat OKYAY
24 Kasım 2021, Çarşamba
İslâm, insan hayatında yapılacak işler noktasından daima vasati ve uygulanabilir yol olmuştur.

Sevmek, muhabbet etmek Allah’ın istediği tarzda ve ölçüde normal seyrinde olsa netice itibariyle ne sevene ne de sevilene bir zarar vermediği gibi; nefret etmek, buğuz etmek de yine aynı ölçüler içerisinde olursa nefis ve şeytanın karışmadığı faydalı bir hal olarak ders ve tecrübeyi netice verebilir.

Fani dünyanın, fani insanları hiçbir zaman baki olana ve ebedî olana ve daima zararsız ve faydalı olana sarf ettikleri ve verdiktikleri sevgilerini, muhabbet ve aşklarını ebedî ve bakî karakterli olan sevgililere ve mahbuplara verdikleri gibi olmamalıdır.  Fani bakî yolunda harcanır, ama bakî ve ebedî fani yolunda harcanamaz ve kullanılamaz.

En iyi yol Allah’ın (cc) sev dediklerini sevmek ve sevme dediklerini de sevmemektir.  En iyi harcanacak sermaye baki-yi hakikî olan Cenab-ı Hakk’ın yolunda harcanacak, kullanılacak sermayedir.

Hiçbir zaman aşırılıklar insanlara fayda getirmez. Orta yolu bulmak ve kullanmak daima insanı müsbet ve menfi hallerde hata yapmamayı insana hatırlatır ve uygulamada yardımcı olur.

Kötüde ve fenada; insanı, ancak nefsi ve şeytanı ısrarcı olur ve normal göstertmeye yardımcı olur. Aklı başında insan ise daima müsbet iyi, güzel ve faydalı şeyleri yapmak için imanıyla hareket etmeli, aşırılıklardan kaçınmak ve korunmak için Kur’ânî, İslâmî emir ve yasaklara kulak vermelidir ve bunları inatla, canla başla uygulamaya çalışmalıdır.

İnsanı nefis ve şeytanı daima yoldan çıkarır. Velev ki önceleri doğru yolda olsalar bile… Kur’ân’ın haber verdiği ve ibret alınmak üzere zikrettiği Lut, Semud ve Ad kavimlerinin halleri ve düştükleri durumlar; hiçbir zaman imanın gösterdiği, sırat-ı müstakim/doğru yoldan ayrılmak, sapmamak için unutulmamalıdır.

Unutulmamalıdır ki, daima doğruları doğru olmak ve yanlışları da yanlış yapmak devam ettirir ve insana kazandırır veya kaybettirir.

Bizlerin üzerine düşen vazife İlâhî takdir ve hükümlerin üzerine çıkacak hüküm ve davranışlardan uzak durmaktır. İnsan eğer imanının kuvvetine göre yapabilirse; ancak  emredildiği gibi dosdoğru olmalıdır. Bu çizgiden dışarıda olarak ifade edilen her türlü eğrilik insanı ancak hüsrâna ve küfre götürür.

Okunma Sayısı: 1117
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı