"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İstanbul’un ikinci fethi

Yasemin GÜLEÇYÜZ
29 Mayıs 2019, Çarşamba 00:41
Fatih Sultan Mehmed çağ açıp kapayan bir padişahtır.

O ve askerleri Peygamberimizin (asm) kutlu hadisindeki “mutlu komutan” ve “mutlu askerler” sırrına mazhar olmuşlardır. Ord. Prof. Süheyl Ünver, Peygamberimizin (asm) hadisinde geçen bu ifadeleri  Fatih ve askerlerine takılan “baki madalyalar” olarak tanımlar. 

Fatih Sultan Mehmed’in bilinmeyen yönleri vardır. İlim öğrenmeye aşık, âlimlere hürmetkâr ve koruyucu, bir savaş dehası, edebiyata ve dönemin geçerli dillerine hâkim bir hükümdardır. Sırpça, Slavca, Arapça, Yunanca, Farsça, İtalyancayı anadili gibi bildiği kaynaklarda yer alır. 

“Avnî” mahlasıyla şiirler, naatlar yazmış, Peygamberimize (asm) sevgisini dile getirmiştir. 

AKŞEMSEDDİN

Hacı Bayram Veli Hazretleri, yanında genç talebesiyle birlikte dönemin padişahı 2. Murad’ı ziyaret eder. İstanbul’un fethi konusundaki çalışmalarından bahseden padişah ‘’Acaba fetih kime nasip olacak?’’ diye sorar. Hacı Bayram Veli Hazretleri talebesini ve küçük şehzade Mehmed’i göstererek ‘’Bunlara nasip olacak’’ der. Bu manevî dersle padişah şehzadesinin eğitim işini Hacı Bayram Veli Hazretleri’nin talebesi Akşemseddin’e havale eder.

Sultan Fatih’in Akşemseddin’den aldığı maddî manevî eğitimler çok yönlüdür. 

Onun talebesine verdiği önemli tavsiye ve tecrübelerinin bazılarını paylaşalım:

ALTIN NASİHATLER

“Her işe Besmele ile başla. Daima temizliğe dikkat et.”

“Sâlih amel işle. Namazlarını, şartlar ne olursa olsun terk etme.”

“Asla tembel olma! Kaderinin esiri olduğunu unutma.”

“Kâr ve zararını iyi bil.”

“Her zaman nimetlere şükür, belâ zannettiklerine sabret.”

“Dünyanın refahına mağrur olma. Kimseye eza ve cefada bulunma.”

“Başkası için kendisini yakıp tüketen mum gibi olma.”

“Asla hased etme. Gıybet etme. Kimsenin arkasından iyi olmayan taraflarını konuşma.”

“Sana yakın olmayana yaklaşayım deme.”

“Zamanını dâima iyi değerlendir.”

“Tüccar gibi verdiğini geri alma.”

“İki kişi arasına girme.”

“Yalan söyleme. Kimseye iftira etme.”

“Evini örümcek yuvasına çevirme. Temiz tut. Misafirlerine ve yakınlarına kapını açık tut.”

“Ananı-babanı ve büyüklerini hep gözet. Onları başkalarına muhtaç etme.”

“Senden yaşlı ve mevkice yüksek olanın önünden yürüme.”

“Ekmeği ve helvayı soğuk ye. Ağzını daima temiz tut.”

“Gecenin tamamını uyku ile geçirme. Seher vakti Kur’ân okumaya çalış.”

“Issız yollarda tek başına yolculuk yapma.”

‘’Seni rahatsız edecek olan davranışlarda bulunma. Aklına estiği gibi hareket etme.”

 İKİNCİ FETİH

Hadislerde İstanbul’un ahirzamanda ikinci kez fethine dair müjdeler vardır. Mehdi ve Deccal arasındaki büyük mücadelede fetih ikinci kez gerçekleşecektir. Bu ikinci fethin gerçekleştiğinin en önemli işareti Ayasofya’nın tekrar cami olarak açılmasıdır. 

Diğer bir hakikat de hanımların bu fetihteki çalışmalarıyla ilgilidir. Bediüzzaman Hazretleri Hanımlar Rehberi isimli eserinde ahirzamanda kadınlarla ilgili hadislerin tefsirini yaparken İslâm dairesi içinde inkişaf eden şefkat kahramanlığıyla kadınların büyük hizmetler ifa edeceğini belirtir. 

Bediüzzaman Hazretleri’nin talebeleri de hatıralarında bu hakikatten bahsederler. Mehmet Kutlular Abi kendisinden talep ettiğimiz sohbetlerinde  yeri geldiğinde bu hatırayı hep ifade ederdi. Hakeza merhum babam Hakkı Yavuztürk de...

Yıllar önce dergimiz Bizim Aile için yaptığımız sohbette bu konu merhum Ahmed Aytimur Abiye atıfta bulunarak izah edilmişti:

‘’Hanımlar arasında söylenegelen bir söz var. Üstad Hazretleri’nin,  ‘İstanbul’u hanımlar fethedecek’  ifadesi. Neden özellikle İstanbul?’’

‘’1953’de Üstad Hazretleri Draman’daki evde kaldığı zaman, ‘Ben İslâmiyetin bayrağını hanımlarla İstanbul’a dikeceğim’ sözünü Ahmet Aytimur Ağabeye söylemiş... İstanbul İslâmın payitahtı. Üstad Hazretleri bütün İslâm dünyasının merkezi olarak İstanbul’u Sûre-i Kevser’in şümulüne dâhil ediyor. Zülfikar’da El Kevser’in tarihî işaretlerini ele alıyor. Süleyman Paşa komutasında Gelibolu’dan geçişten alıyor, İstanbul’un fethine getiriyor. El Kevser, yani dünyadaki manevî havz-ı Kevser’e Mekke, Medine, Kudüs, İstanbul da dâhildir, diyor. Hamdi Efendi’nin tefsirinde de, ‘Bu sûre ile dünyadaki manevî Kevser havuzlarına işaretler de kast edilmektedir’ deniliyor.

HÜLÂSA

Bahar mevsiminde sessiz sedasız ‘’Ya Fettah!’’ diyerek açılan, kuru kemikler misali dalları ve toprağı bir kaç günde Cennete çeviren tohumlar, tomurcuklar gibi gerçekleşir fetih.  

İhlâsla hayatlanmış; doğruluk, ilim, eğitim, samimiyet, sadâkat, tesanüt, şefkatle gönüller fethedilir.  

Bu ikinci fethe hazır mıyız?   

Okunma Sayısı: 2909
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı