Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 26 Ocak 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Şaban DÖĞEN

İbret alınırsa



Bir kaç dane uğruna kapana kapılan, tuzağa düşen kuş hiç gördünüz mü?

Gördünüz veya görmediniz. Ama bir başka kuş onun tuzağa düştüğünü görünce, onun gibi daneye doğru eğilmediğini, alçalmadığını bilirsiniz. Çünkü aynı akibetin başına da geleceğinden korkar.

Gülistan’ında böyle bir örneğe yer veren Sadi, “Sen başkalarının felâketlerinden ibret al ki, başkaları senden ibret almasın” (s. 285) der.

Ömür boyu nice ibretlik olaylarla karşılaşır; duygulanır, düşünür, kendi payımıza düşeni çıkarmaya çalışırız. Akıllılık aynı hatalara düşmemek, aynı akibetleri yaşamamak, o tür olaylardan sakınarak kazançlı çıkabilmektir. Aynı yerde Sadi, “Dünyanın verdiği derslerle doğru yola girmeyen kimse ahiret azabına çarpılır” (Gülistân, s. 285) demekten de kendini alamaz ve “Mutlu kimseler, kendi tarihçe-i hayatlarıyla gelecek nesillere kötü örnek olmadan önce, geçmişlerin hikâyelerinden, yaşadıklarından ibret alırlar” der.

Akıl ve ilim yoluyla geçmiş zaman sanki bir bir yaşadığımız olaylar hükmündedir; gözümüzün önünde bir bir canlanıverir: “Kötüden iyiliği öğrendim” diyen bilgin misâli kötü akibetler o kötülüğe bizim de düşmememiz gerektiğini gösterme noktasında ilham kaynağı olur. Kur’ân’da anlatılan helâk olan kavimlerin akibetleri ne kadar ibretlidir. Aynı hatalara düşmeme noktasında Allah uyarır kullarını.

Cehenneme girenlerin iç yandıkları hatalar, acı itiraflar akıl sahiplerini dikkate davet eder. Meselâ bu itiraflardan birini şöyle anlatır Kur’ân: “‘Yazık bana! N’olaydı, filân kişiyi dost edinmeseydim! And olsun ki, Kur’ân bana ulaşmışken, o kişi beni Kur’ân’dan ve Peygamberden saptırdı.’ Şeytan, insanı işte böyle yapa yalnız ve yardımcısız halde ortada bırakır.”1

İşte bu pişmanlıkların sergilendiği ibret tablolarından biri daha: “Sizi Sakara sokan nedir?”

“Derler ki: ‘Biz namaz kılanlardan değildik.

“‘Yoksulları doyurmazdık.

“‘Bâtıla dalanlarla beraber biz de dalar giderdik.

“‘Hesap gününü yalanlardık.

“‘Nihâyet ölüm gelip çattı.’

“Şefaat edeceklerin şefaati onlara bir fayda vermez.”2

Bu kadar ibret tabloları gözünün önünde, elinin altında olan insanın mazerete hakkı olabilir mi?

Dipnotlar:

1. Furkan Sûresi: 28-29.

2. Müddessir Sûresi: 42-48.

26.01.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (25.01.2007) - Geçmez akçe

  (24.01.2007) - Hicrî yıla girerken

  (23.01.2007) - İnsanı iyilikleri kurtarır

  (22.01.2007) - İlmi sevmek

  (21.01.2007) - Şükür mü, şikâyet mi?

  (20.01.2007) - “Ölülerden ses gelmez”

  (19.01.2007) - Gaflet bulutlarını dağıtmak

  (18.01.2007) - Hizmet aşk ve şevki

  (17.01.2007) - Yeniden öncü olmak

  (16.01.2007) - Terakkî için

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004