Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 03 Mart 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Zafer AKGÜL

Amasya'nın bardağı



28 Şubat 10. yıldönümünde hatırlandı, tartışıldı. Yapanlar, yapılanlar ve kendisine yaptırılanlar orta yerde duruyor. Tıpkı 27 Mayıs ihtilâli gibi. Bir taraf vatanı kurtarmak ve memleketin kötüye giden mukadderatını değiştirmek için millete, milletin iradesine ve milletin kalbi mesabesindeki meclise müdahele etmenin derin huzurunu yaşıyor. Öbür taraf, bunun demokrasiyle, hukukla, insan hak ve özgürlükleriyle vatanı kurtarmayla hiçbir alâkasının, ilişkisinin ve ilintisinin olmadığını ifade ediyor.

Hangi tarafın haklı olduğu da 2007’lere kadarki sürede ülkenin geçtiği ekonomik, siyasî, vb, alanlarda geçirdiği badirelerden anlaşılabilir. 27 Mayıs’taki hukuk faciasının benzeri, ihtilâl bahanelerinin sudan sebepler oluşu, ihtilâl sonrası demokrasinin gerilemesi gibi, siyasal hesaplaşmalara alet edilmesi gibi tahammülü zor yöntemler ve sonuçlar 28 Şubat sürecinde günümüzün versiyonuna uyarlanmış bir şablon gibidir aslında.

Her askerî ihtilâl, güya vatanı kurtarmak, milleti huzur ve barış ortamına kavuşturmak için yapılır. Ama millet bir türlü rahat olmamış, huzura kavuşmamıştır. Üstüne üstlük bir on yıl sonra aynı problemler orta yerde durmakta ve yine bir ihtilâl, bir cunta hareketine malzeme sayılmaktadır. Amasya’nın bardağı bir olmazsa bir daha. Milletin ve devletin demokrasi, hukuk ve fikir özgürlüğü alanlarında kaybettiği itibar da cabası. Buna bir de ihtilâl yapanların sorgulanmaması, hesaba çekilmemesi, cezalandırılmaması de eklenirse durumun vehameti daha belirgin hale gelir.

Milletin dış güçlere karşı mücadele için sağladığı yetki ve silâhı, araç ve âleti; sivil, silâhsız, seçilmiş ve savunmasız kitlelere karşı kullanıp bu işten zaferle çıkıldığını söyleyip gururlanmak aslında traji komik ve maskaraca bir şey. Çünkü karşılarında eş değerde bir güç yok. Dahası bu hedefe giderken bir takım plan ve projelerle bilgi kirlenmesi yaparak, bir takım kişi ve zümreleri de toplum mühendisliği taktikleriyle karalayarak hedefe ulaşmak hiç de kahramanlık sayılamaz. Yoğurda kartondan bir hançer saplamak gibi bir şey bu.

Her on yılda bir, bir on yıl önceki bahaneleri söylemek kendi beceriksizliğini itiraftan ve başarısızlığını ilândan başka bir şey değil. Sözgelimi eğer bir bölücülük PKK gibi bir problem onca müdahaleye rağmen halledilememişse uygulanan yöntemlerin iflâs ettiğini gösterdiği gibi bu problemin sürdürülmesinde katkıları olduğu intibaının uyanmasını da beraberinde getirmektedir. Eğer mesele bir dindarlık ve inanç karşıtlığı ise her müdahaleden sonra inanç trendinin artarak tırmanışa geçmesi de yine bu konudaki yanlışlığı ve çaresizliği sergilemektedir. Zira inanç ve fikirle mücadele etmek kimsenin harcı olmamıştır. Hele de inanca, fikre karşı silâhla müdahaleye yeltenmek mücadeleyi daha baştan kaybetmek demektir.

Bir insanın elindeki ekmeği almak isteyenler eline vurup, ya da elinden kaparak o ekmeği alabilirler. Ekmek o insanın ağzındaysa ensesine vurup veya boğazına sarılıp o ekmeği alabilirler. Eğer ekmek yutulmuşsa, o insanın karnını yarıp midesinden ekmeği çıkarabilirler. Ancak ekmek midede sindirilmiş ve gıda olarak damarlardaki kana karışmış ve hücrelere dağıtılmaya başlamışsa artık o ekmeği almak, kapmak mümkün değildir. İnanç, fikir ve demokrasi olguları bu milletin dem ve damarlarına işlemişse artık müdahalelerle, hareketlerle, ihtilâllerle bu olguları yok etmek imkânsızdır. Çabalar boşa gidecektir.

03.03.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (24.02.2007) - Mehdiyyet meselesi

  (10.02.2007) - “Anlayana laiklik,” anlamayana zurna!

  (25.01.2007) - Direktman Dink mi?

  (18.01.2007) - Uzağı görememek

  (11.01.2007) - Asya münafıkları

  (04.01.2007) - Dünyevîleşme hırsı

  (03.01.2007) - Cumhurbaşkanını halk da seçebilir

  (28.12.2006) - Çanlar yarın için çalıyor

  (21.12.2006) - Müslüman Sol tutar mı?

  (16.12.2006) - Neren doğru ki Selçuk Bey?

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004