Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 21 Eylül 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ali FERŞADOĞLU

Psikolojik/rûhî ve sosyal rahatsızlıklar imân ve tefekkürle tedâvi edilir



Psikolojik rahatsızlıklar, akıl ve rûh dengesizlikleri; imân esaslarının özümsenmesi nisbetinde önlenebilir. Çünkü, imân, bedenimiz, iç âlemimiz; içinde yaşadığımız çevre, toplum ve kâinatta tezahür edip hüküm süren Esmâ-i Hüsnâyla uyumlu ve dengeli yaşama sanatını öğretir. Düşüncelerimiz ne kadar olumlu, olaylara yaklaşım tarzımız ne kadar müspet/pozitif; inançlarımız ne kadar doğru ve isabetliyse; rûhumuzun savunma mekanizması da o nisbette güçlü olur.

Bilhassa Allah’a, kadere ve âhirete imân ile tevekkül, kanaat ve rıza; âdeta koruyucu hekimlik fonksiyonu görür. Sonsuz isim/sıfat sahibi Allah’a inanan; sonsuz güç ve merhametine dayanır; en büyük sıkıntılara karşı dayanma ve direnme gücü kazanır. Onu bulan her şeyi bulur...

Çevremizde cereyan eden nice tehlikeli hâdise; nice görünür-görünmez düşman, bize korku, sıkıntı, üzüntü, endişe verir. Bunlara karşı mânevî destek ararız. “Hafaza melekleri”nin, Allah’ın izniyle bizi korudukları; “Her insanın önünde ve arkasında, onu Allah’ın emriyle muhafaza eden takipçi melekleri vardır”1 âyetiyle müjdelenir.

Ağzına kadar altın dolu kasasının çalınıp yok olacağını ve engel olamayacağını bilen çâresizlik içinde kıvranır; çılgına döner. Söz, fiil ve sanat eserlerimiz, güzel davranış ve hareketlerimiz, gençliğimiz ve hayatımızı kaybedeceğimizi düşünmek de böyle sonuçlar doğurur. Meleklerin, hayatımızın her safha, her karesini kameraya alıp arşivlemeleri; Azrail’in (as) canımızı alıp koruması bize huzûr verir.

Kimi zaman yalnızlık canlara tak ederek intihara sürükler. Oysa, Allah her yerde hazır ve nazır. Son derece sevimli, cana yakın sayısız melekleri de kâinatı şenlendirdiğinden yalnızlığımızı gidermektedir.

Akıl-şuûr; sırlarla örülmüş hayat ve kâinatın muammasını çözüp, “Kimsin, nereden geliyorsun, nereye gidiyorsun?” suâllerine cevap ister. Aksi halde bunalır ve sapıtır. Peygamberler ve kitaplara iman; bu soruların cevaplarını vererek rahatlatır. Kur’ân; Bakmazlar mı?2 Bakınız!3 Onlar hiç düşünmezler mi?4 Hâlâ düşünmez misiniz?5 Düşününüz.6 Akıllarını kullanırlar.7 Bundan ibret alınız ey basiret sahipleri!8 ve benzeri emir ve tavsiyeleriyle akla, kâinat çapında bir hareket alanı açarak teskin eder.

Kadere imân, ümitsizliğin, hüznün ilâcıdır.9 Kâinattaki korkunç hâdiselerin, değişmelerin, inkılapların ince bir plân/program çerçevesinde oluşturulduğuna inanan, korkulardan, kederlerden emin olmaz mı?

Akıl; kalb ve sair duygularımız sevdikleri, yücelttiklerinin yok olduğunu gördükçe feryat eder. Ahirete imân, çocuk, genç, ihtiyar herkese tarifi imkânsız lezzetler verir. Çünkü, geçici ayrılıktan sonra tekrar buluşulacak. Dünyada zahmetler çekiyorlarsa, sıkıntı ve üzüntülerin olmadığı bir dâr-ı beka bekliyor. Yeniden diriliş, Cennet; ölüm korkusunu imân derecesinde asgariye indirir.

Adâletin tecelli edeceğine ve Cehennemin varlığına inanan bir ferd veya topluluk hak yememeye, çiğnememeye gayret ettiği gibi; “Hesap ve Mizan”dan sonra hakkının tazmin edileceğini; uğradığı haksızlığın, zulmün de intikamının alınacağını bilir, teskin olur; taşkınlıklara girmez.

Gelecek yazılarımızda da sosyal davranışların kaynağını, sosyalleşmeyi, cemaatleşmeyi, sivil örgütleri ve aralarındaki dayanışma ruhunu, sâiklerini tetkik edelim.

Dipnotlar

1-Kur’ân, Ra’d, 11.; 2-Agk, Gaşiye, 17; 3-Agk, Âl-i İmrân, 137, Nahl, 37, Ankebût, 20.; 4-Agk, Nisâ, 82, Muhammed, 24.; 5-Agk, En’âm 80, Secde, 4.; 6-Agk, Bakara 9.; 7-Agk, Bakara, 75.; 8-Agk, Haşir, 2.; 9-Sözler, s. 428.

21.09.2007

E-Posta: [email protected] [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (20.09.2007) - Ruh, duygu ve içtimaî gerginlikler

  (19.09.2007) - Davranış psikolojimiz

  (18.09.2007) - Düşünce ve fiillerimizin kaynağı

  (17.09.2007) - Kişiliğini bulma

  (16.09.2007) - Kişilik/ şahsiyet/ huy ve karakterimiz nasıl oluşur?

  (15.09.2007) - “Ben” değil, “Biz” sistemiyle çalışan cemaatin gücü

  (13.09.2007) - Eğitim ve dayanışma müessesesi: Cemaat

  (10.09.2007) - Yüz binlerce şifaya vesile olabilirsiniz!

  (01.09.2007) - Gül de incitilmemeli, gülistan da, bağban da

  (30.08.2007) - Zekâ nedir, nasıl işler, nasıl geliştirilir?

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri