"Gerçekten" haber verir 15 Temmuz 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Süleyman KÖSMENE

Kabir hayatına hazır mıyız?



Abdullah Bey: “Kabir hayatı nedir?

Burada azap var mıdır?”

Öldükten sonraki kabir hayatı, teşekkülünde dünya hayatındaki amellerin etkin olduğu, mahşer öncesinde kurulan berzah hayatıdır, yani bir ruhanî ara hayattır. Kabir hayatı haktır ve gerçektir. Peygamber Efendimiz (asm), “Allah, iman edenlere dünya hayatında da, âhiret hayatında da o sabit sözde sebat ihsan eder. Allah zalimleri şaşırtır. Allah ne dilerse yapar.”1 Ayeti kabir azabı hakkında inmiştir. Kabirde ölüye, “Rabb’in kimdir?” diye sorulur. O da: “Rabb’im Allah ve Peygamberim Muhammed’dir” der. İşte bu, yukarıdaki ayette geçen sabit sözün delâletidir.”2

Zeyd bin Sabit (ra) anlatmıştır: “Peygamber Efendimiz (asm) Neccâr oğullarına ait bir bahçe içinde kendi katırı üzerinde bulunduğu sırada biz de beraberinde idik. Katır birden bire ürktü ve yoldan saptı. Nerede ise Peygamber Efendimizi (asm) yere atacaktı. Orada beş altı tane kabir vardı. Peygamber Efendimiz (asm): “Bu kabirlerin sahiplerini kim tanıyor?” diye sordu. Bir adam: “Ben tanıyorum!” dedi. Peygamberimiz (asm): “Bunlar ne zaman öldüler?” buyurdu. O kimse: “Müşriklik devrinde öldüler.” Dedi. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (asm): “Şüphesiz bunlar kabirleri içinde imtihana tabi tutuluyorlar! Şâyet ölülerinizi gömmeği terk etmeniz endişesi bende mevcut olmasaydı, bu kabristandan işitmekte olduğum kabir azabından birazını sizlere de işittirmesini Allah’tan niyaz ederdim.” Buyurdu. Sonra yüzünü bize döndürüp: “Ateş azabından Allah’a sığınınız!” buyurdu. Sahabîler (ra): “Ateş azabından Allah’a sığınırız!” dediler. Peygamberimiz (asm): “Kabir azabından Allah’a sığınınız!” buyurdu. Sahabeler (ra): “Kabir azabından Allah’a sığınırız!” dediler. Peygamber Efendimiz (asm): “Görünür görünmez fitnelerden Allah’a sığınınız!” buyurdu. Sahabeler (ra): “Görünür görünmez fitnelerden Allah’a sığınırız!” dediler. Peygamber Efendimiz (asm): “Deccal fitnesinden Allah’a sığınınız!” buyurdu. Sahabîler (ra): “Deccal fitnesinden Allah’a sığınırız!” dediler.”3

“Herkes kazandıklarına rehindir.”4 Ayeti mucibince kabir hayatında insan dünyadaki amelinin, düşündüklerinin, inandıklarının, fikirlerinin, yaptıklarının, görgü ve yaşayışının bir yansıması tarzında azap görür veya mükâfat bulur. Henüz Mahşer kurulmamış, Mahkemei Kübra teşekkül etmemiş, umumî diriliş için emir verilmemiştir. Bununla beraber, insanın dünyada ve âhirette gördüğü azaplar Allah’ın rahmetiyle inşallah onun bağışlanması için birer basamak teşkil eder.

Gerçekte idamın ve sırf yokluğun bulunmadığını, ölümünse bir yok oluş olmadığını5 beyan eden Üstad Bedîüzzaman Hazretleri, Sözler’de “idamı ebedî”den bahseder. Burada bahsedilen “idamı ebedî”, âhireti inkâr etme ve öldükten sonra yokluğu kabul etme vahametinin kabir hayatına yansımış cezaî şeklinden başka bir şey değildir. Başka bir ifadeyle, âhiret hayatına inanmayan ve ölümü yokluk zanneden ehli inkâr için verilmiş “ameli cinsinden” bir kabir azabıdır. Çünkü öyle bildiği için, cezası olarak da aynını görecektir.6

Saîd Nursî Hazretlerinin, dünya hayatında âhireti tasdik ettiği halde sefâhet ve dalâlette gidenlerin kabir hâli olarak bahsettiği “hapsi ebedî ve bütün dostlardan tecrit demek olan hapsi münferit”; kabri öyle gören; itikat eden, fakat inandığı gibi amel etmeyenlerin göreceği bir kabir muamelesidir.7

Kur’ân’ın: “Sûr üflendiği zaman, kabirlerinden Rab’lerine doğru koşarak çıkarlar!”8 âyeti ve sâir yüzlerce âyetle haber verdiği umûmî diriliş, büyük hesap, büyük muhâkeme, İlâhî yargılama ve daha sonra Cennet ve Cehennem tarzında devam edecek olan “ebedî hayat” ise inanan inanmayan bütün insanları kapsamakta ve ilgilendirmektedir. Bedîüzzaman Hazretleri, gerçekte îdâmı ebedînin olmadığını, Cehennemin vücûdunun bin derece îdâmı ebedîden daha hayırlı olduğunu, hattâ Cehennemin kâfirlere de bir nevî merhamet olduğunu; çünkü Cehennemin şerri mahz olan adem ve yokluk değil, hayrı mahz olan vücuttan ibâret olduğunu kaydeder.9 “Öyle bir ateşten sakınınki, yakıtı insanlarla taşlardır.”10 Ayetinin tefsirinde ise Saîd Nursî Hazretleri Cehennem ateşinin tabakalarını ayrıntıları ile izah eder.11

Dipnot:

1 İbrâhim Sûresi, 14/27

2 Müslim, 2871

3 Müslim, 2867

4 Tûr Sûresi, 52/21

5 Mektûbât, 13, 221, 278

6 Sözler, s. 131

7 Sözler, s. 131

8 Yâsîn Sûresi, 36/51

9 Asâyı Mûsâ, 43; Şuâlar, 207

10 Bakara Sûresi, 2/24

11 İşârâtü’lİ’câz, s. 181

15.07.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (10.07.2008) - İyiliğin karşılığı iyiliktir

  (09.07.2008) - Allah'ın azabından, Allah'a sığınalım

  (08.07.2008) - Kısa kısa

  (06.07.2008) - Niyetin önemi üzerine

  (04.07.2008) - Feyiz günleri: Üç Aylar

  (03.07.2008) - Bu gece Regaib gecesi

  (02.07.2008) - Eşler arası zulüm - 2

  (01.07.2008) - Eşler arası zulüm-1

  (30.06.2008) - Sünnette cömertlik, öfke, sözünde durmak

  (29.06.2008) - Kur'ân'da hidâyet kavramı

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

© Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır | Site yöneticisi | Editör