28 Temmuz 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Banu YAŞAR

İyi ki bana verilmişsin


A+ | A-

İnsanın en çok duymak istediği şey nedir? En çok neyi duyabilmenin savaşını verir, neyi işitebilmek için bütün bedelleri ödemeye razı olur. Bir tutam sevgi, üç gram değerli olma tutkusuna mı harcar yüreğindekileri...

Seviliyor olmak, değerli görülmek, varlığından, var olmasından dolayı memnun olunduğunu bilmek ne kadar iyi gelir insana... Çevresinde ve ailesindeki tek bir kişi için bile değerli ve seviliyor olmak, insanın yaşama gücünü arttırır. Sürekli eksik ve yanlışlarının söylenmesi, hatta suçu işlemeden uyarılmaya kalkılması bizim için adeta toplumsal bir terbiye metodu haline gelmiştir. İyi tarafını söylersem şımarır, ciddiyetini koruyamaz diye düşünülür. Bu yüzden de hep eksiği, hatası yüzüne söylenir. Çocukların uykuda sevildiği, uyurken öpülüp koklandığı zamanlar çok da gerilerde kalmış sayılmaz. Şimdi ise onlar uyurken itiraf ediyoruz hatalarımızı... Sesimizi gereksiz yere ve abartarak yükselttiğimizi, onlara sadece uyurken söyleyebiliyoruz. Dibine kadar pişman olduğumuzu, kendimize ne kadar kızdığımızı uyanıkken gözlerinin içine doğru ifade edemiyoruz. Otoritemizin sarsılmazlığına zarar gelebileceğinden korkuyoruz belki de... Bizi dinlemez, sözümüz geçmez diye düşünüyoruz... Yeterince yüksek çıkarsa sesimiz, o kadar saygı duyulacağına ve itaat edileceğine inanıyoruz. Gerçek duygularımızı yüzlerine karşı söyleyemiyoruz. Belki de cesaret edemiyoruz. Gözlerinde küçülüp, değersiz olacağımızdan korkuyoruz. Kendi kurduğumuz kabarık anne baba şablonlarının, aniden söneceğini düşünüyoruz belki de...

Küçük adam ve küçük kızların aslında hayatı bizden daha iyi yaşadıklarını, söylediklerimizi dinlemeleri için, sadece sevilmeleri, sevildiklerini bilmeleri ve kararlı olduğumuzu görmeleri gerektiğini unutuyoruz. Korkularımız yüzünden panikliyoruz, ne yapmamız gerektiği konusunda acemileşip, sakinliğimizi koruyamıyoruz. Aniden kopan bir fırtına gibi, kabarıyoruz. Önümüze ne gelirse yıkıp, kırıyoruz. Bazen de oturup ağlıyoruz, ne yaptım ben diye... Oysa ki, bir çocuk gerçek anne baba ister. Sahte, kırılmaz, sarsılmaz, ağlamaz, kalıplı, otoriter, sevgisini gösteremeyen bir anne baba yerine, sevdiğini söyleyebilen, pişman olunca, haksızlık yaptığında itiraf edebilen, ağlayabilen, belli konularda çok kararlı olduğu gibi, bazı konularda da esnek olabilen, çocuğunun varlığından memnun olduğunu hissettirebilen insanlar olmasını tercih eder. Bazen birkaç kelime bile o kadar değerlidir ki, hayat boyunca unutulmaz... Anne babanın dilinden ‘ İyi ki bana verilmişsin, iyi ki benim çocuğum olmuşsun, Allah iyi ki yaratmış seni ve iyi ki bana vermiş seni’ sözü çocuğa birçok pahalı oyuncağın sağlayamayacağı sevinci yaşatır. Annem babam beni seviyor, çocukları olduğum için mutlular diye düşünür. Bu da onun özgüvenli, hayatından ve kendinden memnun bir insan olması için önemli bir adımdır. Anne babayla ilk yıllarda kurulan olumlu ilişkiler çocuğun ileride kaderle ve Yaratıcısıyla olan ilişkisi ve bakış açısına da yansıyacağı için bu yılların ve davranışlarımızın da önemi artmaktadır. Küçük yaşlarda güven ve emniyet duygusunu yaşayan, anne babasına güvenmeyi öğrenen çocuk, ileride kadere ve Rabbine güvenmeyi de öğrenir. Hayatın içinde kendini emniyette hisseder.

Öyleyse bugün çocuğumuzu yanımıza alıp, gözlerinin içine bakarak, onun çocuğumuz olmasından dolayı ne kadar mutlu olduğumuzu, iyi ki bize verilmiş olduğunu, bizim çocuğumuz olduğu için ne kadar mutlu olduğumuzu söyleyelim... Eminim çok işe yarayacaktır...

28.07.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (25.07.2010) - Hayat bugün size ne öğretti?

  (21.07.2010) - Sevmemekle, bırakıp gitmekle korkutmayın

  (18.07.2010) - Kim kime bağımlı?

  (14.07.2010) - Çocuğunuz argo kelimelerkullanıyorsa...

  (07.07.2010) - Öğrendim ki

  (06.07.2010) - İnsanı tüketen nedir?

  (30.06.2010) - İnsan kaybettiğini, kaybettiği yerde bulur

  (23.06.2010) - Kariyerli tombul çocuklar yetiştirmek

  (20.06.2010) - Küçük kızı sevmek

  (17.06.2010) - Her erkek eşinin kahramanı olmak ister


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.