17 Eylül 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

M. Latif SALİHOĞLU

CHP liderlerinin ortak kaderi


A+ | A-

Hindistan'ın millî kahramanı Gandi'ye (*) benzetilerek CHP'nin başına getirtilen Kemal Kılıçdaroğlu'nu zor günler bekliyor.

Referandumda "Hayır" cephesinin başını çeken "Gandi Kemal", zar–zor ulaşılan yüzde 42'lik oy oranı sebebiyle, kendi partidaşları tarafından başarısızlığa mahkûm edilmiş durumda.

Makamına oturduğu Baykal ve ekibinin seslendirmeye başladığı "Olağanüstü Kongre" çağrısı, hiç şüphe yok ki, Kılıçdaroğlu'nu parti liderliğinden uzaklaştırmaya yönelik bir işaret taşıdır.

Bu çağrının, dozu giderek yükselen bir koroya dönüşmesi kuvvetle muhtemel.

Baykal'ın geri dönüp tekrar partinin başına geçip geçmeyeceği şimdilik meçhûl; ancak, "Gandi Kemal"in liderliği sallantıda.

O makamdan düşmesi halinde ise, selefi (Baykal) ile karşı karşıya gelmesi, partideki liderlik geleneğinin değişmez ve hatta kaçınılmaz bir neticesi olarak tezahür edecek gibi görünüyor.

Zira, bu partinin liderlerine yakıştırılan, yahut yapıştırılan "Millî Şef, Gandi, Karaoğlan..." gibi ünvanlar bile durumu düzeltmeye vaziyeti kurtarmaya yetmemiş, yetmiyor.

* * *

CHP genel başkanlarının ortak bir özelliği, yahut kaderî bir müşterekliği var ki, hayli dikkat çekici bir görünüm arz ediyor. Şöyle ki:

"Ebedî Şef" nâmını verdikleri partinin kurucusu ve ilk başkanı olan Mustafa Kemal, "Millî Şef" diye ilân ettikleri ikinci başkan Mustafa İsmet'e dargın gitti. (İnönü, hasta ziyaretinde bulunmadığı gibi, cenazesine dahi katılmadı.)

İsmet Paşa, "Karaoğlan" diye efsaneleştirilmek istenen Mustafa Bülent'le küskün ayrıldı bu dünyadan.

Bülent Ecevit, bir ara "Yağızoğlan" etiketi yapıştırılan Deniz Baykal'a bir küstü ki, pir küstü.

Deniz Baykal'ın muammalı "kaset şantajı" ile alaşağı edilmesinin hemen ardından, bu sefer "Gandi Kemal"i ileriye sürdüler.

Zannetiler ki, ona bu ünvân yapıştırılınca, o da tutup "Mahatma Gandi" gibi başarıdan başarıya koşan efsanevî bir lider olacak.

Ama olmadı, olamadı, olamaz da...

Her ne ise...

Şimdilerde, yeni bir dönemece, yahut yeni yol çatısına gelinmiş bulunuyor.

Bakalım gidişat nasıl olacak: Bunların durumları da eski genel başkanlarına mı benzeyecek; yoksa, bu partide yeni bir hâl mi olacak?

Pek yakında belli olur.

............................................

(*) Mahatma Gandhi (1869–1948), İngiliz sömürgeciliğine karşı Hindistan halkının uyanışına, şuurlanmasına ve müsbet hareket dairesi içinde kalarakmücadele edilmesine öncülük eden efsanevî bir liderdir. Onun şu sözü, fikir ve inancının veciz bir ifadesidir: "Şiddetten uzak durmak, inancımın birinci maddesidir. Aynı zamanda, benim itikadımın da değişmez son maddesidir."

Tarihin yorumu 17 Eylül 1961

İnsanın vahşisi daha tehlikeli

Günün tarihi yazısına, Yassıada zindanlarında dayanılmaz çilelere mâruz kalan büyük şair Faruk Nafiz Çamlıbel'in bir dörtlüğüyle başlayalım:

Adem evlâdı boğarken baba bir kardeşini,

Basıyor bağrına hemcinsini, müşfik canavar.

Beşerin zıddına, hayvan soyu insanlaşıyor,

Yiğidin şefkati yok, lâkin itin şefkati var.

Doğrudur. İnsanın vahşisi, canavarın vahşisinden çok daha tehlikelidir, çok daha muzırdır.

Zira, vahşi hayvanları dizginleyen Cenâb–ı Hak, insanların dizginini serbest bırakmıştır.

Dolayısıyla, insanın kalbinden bir kere şefkat, merhamet çıktı mı, yapmayacağı kötülük, irtikâp etmeyeceği zulüm yoktur.

İşte, bu zümreye dahil olan gaddar zâlimler, bundan yarım asır önce öylesi zulüm işlediler, öyle bir fenâlık yaptılar ki, insanlık sayfasında kıyamete kadar silinemeyecek bir kara leke teşkil etti.

* * *

Menderes ve arkadaşlarını iktidardan düşürüp idam ettiren (16–17 Eylül 1961) gaddarlar, bu yaptıklarıyla da yetinmediler. Zulümlü baskılara aynen devam ettiler.

Lider kadrosunu biçtikleri Demokrat Partinin fikir ve misyonunu bitirmeye, onu tarih sahnesinden de bütünüyle silmeye yeltendiler.

Daha sonraları yaşanan ve bir kısmı teşebbüs safhasında kalan darbe ve muhtıraların dayandığı temel gerekçe de, esasında Demokratlara duyulan iflâh olmaz kin ve intikam duygusudur.

Düşünün ki, o darbeciler ve onların izinden gidenler, yapılan onca zulüm ve gaddarlıktan dolayı şimdiye kadar ne pişmanlık duydular ve de özür dilediler.

Öyle ki, 1990'da Yassıada'dan Topkapı'ya taşınan üç "demokrasi şehidi"nin cenaze merasimine dahi katılmadılar. Üstelik, söz konusu olan bir "devlet töreni" olmasına rağmen...

Fesubhanallah! Bu nasıl bir kin ve husûmet ateşidir ki, aradan yarım asırlık bir zaman geçmiş olmasına rağmen, bir türlü dinmek, sönmek bilmiyor.

Demek ki, Üstad Bediüzzaman'ın Çam Dağında canavar sürüsünden havf eden bir talebesine söylediği gibi "İnsanın vahşisi, o canavarlardan daha tehlikelidir."

17.09.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (16.09.2010) - Gündemin öncelikli konuları

  (15.09.2010) - Suç duyurusu...

  (14.09.2010) - İki seçim arası iki referandum

  (08.09.2010) - Kaldıraçlarla yerinden sökmek

  (07.09.2010) - Sinekler, yahut küçücük kuşlar (2)

  (06.09.2010) - Sinekler, yahut küçücük kuşlar (1)

  (04.09.2010) - Mağlûp edilemeyen dehâ

  (03.09.2010) - Mücadele metodu

  (02.09.2010) - Sınavlarda şaibe

  (01.09.2010) - Bedelli askerlik kapısı


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.