09 Ocak 2012, Pazartesi
Cezayir’de koltuğu sallanan ve muhalefet tarafından istifası istenen Başbakan Ahmed Uyahya’nın giderayak, “Osmanlı’nın Cezayir’i üç günde Fransızlara terk ettiği” açıklamasına karşın, Kuzey Afrika uzmanları Cezayir’in dini ve milli kimliğini Osmanlı paktına katılması sayesinde koruduğunu ifade ediyorlar.
1546 yılında Cezayir ve Tunus halklarının talebi doğrultusunda bu ülkelerin yöneticileri Osmanlı hakimiyetine girme arzusunu İstanbul’a ilettiler. Kuzey Afrika ülkeleri Osmanlı paktına dahil olarak mevcudiyetlerini ve kimliklerini korumuş oldular. Cezayirli tarihçi Ebu’l Kasım Sa’dullah ve Türk akademisyen Prof. Dr. Sabri Hizmetli, Tunus ve Cezayir’in de tıpkı Müslüman İspanya veya Latin Amerika gibi bir Katolik İspanyol ülkesi olma eşiğindeyken Barbaros kardeşlerin Osmanlı birliğine katılması sonucu kurtarılmış olduna işaret ediyorlar. Cezayir yakın tarihi uzmanı araştırmacı yazar Ferhat Deniz ise Cezayir’in özellikle 1671’den 1830’daki Fransız işgaline kadar olan dönemde Osmanlı sistemine bağlılığının sembolik olduğunu belirtiyor. Yazara göre bu dönemde Cezayir, Tunus ve Fas’ın statüsü günümüzdeki Avrupa Birliği ülkelerinin birlikle ilişkisine benziyordu. Dayılar dönemi olarak bilinen bu dönemde Cezayir, Osmanlı beylerbeyi veya paşası tarafından değil, Cezayir Dayısı tarafından yönetilirdi.Ferhat Deniz’in açıklamasına göre “savaş halinde Dayı’nın ordusu ile Osmanlı ordusu Sultanın bayrağı altında birlikte savaşa çıkarlar. Dayının uluslararası bir kişiliği vardır. Sultan’a danışmadan anlaşma imzalar; Osmanlı anlaşmalarının bazı maddelerine uymaz, kendi adına da sikke bastırırdı. Dayılar döneminde Cezayir’in birçok ülkeyle diplomatik ilişkiler kurduğu görülür. Fransa, Cezayir’e ilk diplomatik heyeti 1563’te göndermiştir. İspanya’nın saldırısı üzerine, zengin komşusu Cezayir’den büyük miktarda borç alan Fransa, bu borçlarını ödeyememiş, sonunda 1830’da Cezayir’e saldırmıştır.”
Okunma Sayısı: 1491
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.