"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“KÂBE’DEKİ YÜKSEK BİNALARI YIKIN”

19 Mart 2014, Çarşamba
Osmanlı Arşivleri’nde, son dönemlerde özellikle İslÂm Âlemi tarafından sıkça eleştirilen KÂbe çevresindeki yüksek binalarla ilgili fermana rastlandı.
SULTAN II. Selim’den emir: Kâbe’deki yüksek binaları yıkın
Osmanlı Arşivleri’nde, son dönemlerde özellikle İslâm âlemi tarafından sıkça eleştirilen Kâbe çevresindeki yüksek binalarla ilgili bir fermana rastlandı. Sultan II. Selim tarafından dönemin Harem Şeyhi Kadı Hüseyin’e 30 Eylül 1574’te gönderilen fermanla Kâbe’nin çevresindeki ortalama 5 metreden yüksek binalar ile bitişiğindeki evlerin yıkılması emredildi. Konuyla ilgili Yedikıta Tarih ve Kültür Dergisi’nin son sayısında makalesi yer alan tarihçi-yazar Selman Soydemir, Osmanlı Arşivleri’nden çıkan belgenin, özellikle Mekke ve Medine söz konusu olduğunda Osmanlı padişahlarının ne kadar hassas davrandığını gösterdiğini söyledi.
Yavuz Sultan Selim’in 1517’de Mısır’ı fethiyle Mekke ve Medine hizmetlerinin Osmanlıların uhdesine geçtiğini anlatan Soydemir, Hicaz’ın yönetimini Memluklulardan devraldıktan sonra İslâm dünyasının tek lideri olan Osmanlı Devleti’nin, artık hac hizmetlerini de üstlendiğini, II. Selim’in kendisini “Hadimü’l-Haremeyn” yani “mukaddes toprakların hizmetçisi” olarak gördüğünü aktardı.
 
HACILAR, RAHATSIZ OLDU PADİŞAH EMRETTİ
 Soydemir, bu hassasiyetlerin bir örneğinin de Osmanlı Arşivi’nde rastladıkları bir belgeyle tescil edildiğini kaydederek, arşivlerde ulaşılan 30 Eylül 1574 tarihli belgeye değindi. Selman Soydemir, Sultan II. Selim’in Harem-i Şerif’in etrafındaki tuvaletlerin kokusundan hacıların rahatsız olduğunu belirterek, bu tuvaletlerin Harem-i Şerif’ten uzaklaştırılmasına, Harem-i Şerif’e bitişik olan evlerin hacılara ve Beytullah’a verdikleri zarardan dolayı yıktırılmasına dair Harem Şeyhi Kadı Hüseyin’e ferman gönderdiğini söyledi.
 
 
PADİŞAHLAR MUKADDES TOPRAKLARA ÖNEM VERDİ

Soydemir, Yavuz Sultan Selim’in mukaddes topraklarının hizmetçisi olduğunu belirtmesinin bile Osmanlıların mübarek topraklara ne gözle baktıklarını güzel bir şekilde özetlediğini vurgulayarak, Hicaz’ın Osmanlı Devleti himayesine geçmesiyle mübarek beldeler için yeni bir devir başlattığını, Hicaz halkına, bölgeye gelen hacılara, Resulullah’ın (asm) ziyaretçilerine ve yolculara yönelik hizmetlerin arttığını anlattı. Bu kimselerin istirahatları, yol emniyetlerinin sağlanması ve devamlı olarak dinin ve İslâmî hükümlerin korunması gibi durumların da Osmanlı Devleti tarafından itinayla takip edildiğini ifade eden Soydemir, Osmanlıların bu beldelere hizmetlerinin II. Selim ile başladığını, hemen hemen bütün Osmanlı sultanlarının bu mübarek beldeler üzerinde ehemmiyetle durduklarını bildirdi.

REVAKLAR DAHİ KÂBE’DEN ALÇAK İNŞA EDİLDİ

Padişah Selim’in Kâbe’nin çevresinde 6 arşın yani ortalama 5 metreden yüksek bina yapılmamasının da emrettiğini dile getiren Soydemir, hatta Sultan Selim’in, Harem-i Şerif’in duvarına bitişik bir ev satın aldığını, bunun geliriyle Fetih Sûresi okutup testilerle su dağıttırdığını, ancak o evin de istisna tutulmadan yıktırılmasını emrettiğini vurguladı. Soydemir, şu bilgileri verdi: “Osmanlı revakları dahi hürmeten Kâbe’den alçak inşa edilmişti. Fermanda yer alan diğer bir husus ise Mescid-i Haram’ı yüksekten görecek şekilde evler yapılması ve bu evlerde uygunsuz davranışlarda bulunularak ibadet edenlerin rahatsız edilmesi konusu. Fermanda, bunların da engellenmesi emrediliyor. Burada Osmanlıların Mescid-i Haram’ı yüksekten görecek şekilde yapılan binalara pek sıcak bakmadıkları dikkati çekiyor. Bugün bu anlayışın maalesef devam ettirilmediğini görüyoruz. Ecdadımız bu konuda çok hassastı, Kâbe’nin etrafına yaptıkları revakları, hürmeten Kâbe’den alçak bina etmişlerdi.”

Okunma Sayısı: 6793
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • ali

    19.3.2014 10:39:00

    kesinlikle yüksek binaların yıktırılması ve kabe çevresindn epey uzak yerlere kadar yapı izninin verilmemesi gerekir.islam alimleri biraraya gelerek görüşlerini belirtip birlikte adım atmalıdırlar.

  • Zekeriya Müezzinoğlu

    19.3.2014 09:58:00

    Fotoğraflarda görünen manzara yürekler acısı.Bu kadar saygısızlığı Gayrımüslimler bile yapamazdı.KÂBE ayaklar altında kalmış gibi çok yazık.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı