Bunlardan bazıları: M.Ö. Nemrut ve Firavun, M.S. 20. Asrın başında Rusya’da Lenin, Stalin, Çin’de Mao, Almanya’da Hitler, İslâm âleminde hüküm süren Süfyan, yakın geçmişte Suriye’de Hafız Esat, Irak’ta Saddam, Libya’da Muammer Kaddafi vs.

Günümüzde de çok sayıda tek adam rejimi vardır. Rusya’da Putin örneği önümüzde durmaktadır. O, Esat ile beraber Suriye’de halkın üzerine attığı bomba ve füzeleriyle yüz binlerce Suriyelinin can vermesine yol açtı.

Onun bombardımanından kaçıp ülkemize sığınan ve zor şartlarda yaşayan hâlihazırda 5 Milyon Suriyeli sığınmacı olduğu tahmin edilmektedir. Putin hâlihazırda Ukranya’ya saldırarak orayı ele geçirmek için uğraşıyor. Rus halkının çoğunluğu, onun zulümlerine karşı cesaret gösterip demokratik tepkilerini ortaya koysalardı ve ısrarla bunu yapsalardı, o iktidarda kalıp bu kadar tahribat yapabilir miydi?

Zalim liderler ne kendileri dünyada rahat bir hayat yaşayabildiler, ne âlem onlarla huzur bulur. Halkları huzursuzluk ve sefalet içinde acı çekerken onlar, gösterişli saraylarda görünüşte lüks, şatafat, müreffeh bir hayat yaşıyor görünürler.

Ancak onların ruh dünyaları karmakarışıktır, özel hayatlarında huzur ve rahat bir hayat yaşayamazlar. Yaptıkları zulüm sebebiyle uykuları kaçar. Zalim yöneticiler, şefkat ve merhametten yoksun, gaddar insanlardır. Onlar iktidarlarını ayakta tutmak ve devam ettirmek için gerekirse ülkelerini ateşe verirler.

Onlar evham sahibi insanlar olup herkesten şüphe ederler, kimseye pek güvenmezler, kendilerine yapılan uyarıları kale almazlar, her şeye kendileri karar verirler. Kendilerinden sonra onlar ve dönemleri teessür ve hicranla anılır. Onlardan nemalananlar dışında kimse onları hayırla anmaz.

Suç yalnız zalim liderlerin değildir. Onlara ses çıkarmayan halkları da, onların zulmüne ortaktırlar. Firavunu Firavun yapan ona kayıtsız şartsız uyan ve onun peşine giden halkıdır. Kur’an’da, “Firavun halkını küçümsedi, onlar da ona itaat ettiler. Onlar yoldan çıkmış bir kavim idi” (Zuhruf, 54) buyrulur.

Günümüzde İslâm ülkeleri, Rusya’dakine benzer tek adam rejimlerinin ağır zulüm ve baskıları altında inlemeye devam etmektedir. O ülkelerde halkın çoğu cehalet, korkaklık, ümitsizlik gibi sebeplerle hak ve hürriyetlerini müdafaa edememektedirler. Zalim rejimler de, onların bu zaaflarını kullanarak iktidarda kalmaya devam ederek zulüm ve tahribatlarını sürdürmektedirler.

Son söz: Zalim liderlerden ve onların müstebit rejimlerinden kurtulmak için her ülkedeki halkın çoğu fikir ayrılıklarını bir kenara koyup cesurane, kararlı, meşru bir yolla ortak adalet, hukuk ve hürriyet mücadelesi yapmaları gerekmektedir. Onlar bu yolda bir parça bedel ödeseler de, sonunda hak ve hürriyetlerine kavuşacakları kuvvetle ümit edilir. Zira geçmişte yapılan böyle bir mücadelesinin önünde hiçbir zalim lider ve rejim ayakta kalamamıştır.