"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Biz kardeşiz bu kavga niye?

Kenan Toprakçı
16 Aralık 2022, Cuma
Evet dostlar, yârenler, şu fani dünyada kardeşlerim. Hz. Adem ve Havva’dan (A.S.) doğmuşuz ya neticede bir degil miyiz?

İlahımız bir, babamız bir, anamız bir, dünyamız bir, vatanımız, milletimiz bir, haşrimiz bir, kıyametimiz bir bir; taki binlerce birken bu kavga, bu hırs, bu çekememez ve sükürsüzlük neden?

Dün başlayan günümüz sabahı, öğleyi, ikindiyi gecti, gün gruba döndü vakit akşam vakti, kıyamet vakti. Bahar yaza, yaz hazana yer vermiş, toz pembe renkli hayatımız önce gök kuşağı renkleri gibi çoşkun ve gönlü zenginlikten kahve ve kızıl tonlara mahkum. Tıpkı kömür karası saçlara, yüce dagın doruklarına düşen kar taneleri gibi soğuk ve keder bir o kadar hüzün veren aklar gibi.

Ölümün ayak sesleri degil midir? O halde ölüm bize şah damarımız kadar yakın ve gelmesi muhakkakiken neden bu kısa hayatı bir birimize zehir ediyoruz? Sevmek ve sevilmek kadar güzel bir şey var mıdır? Sevgi ve hüsnü niyet, en sade hareketi dahi hasenata çevirirken neden suizan ve neticede seyyiat?

Hz. Bediüzzaman’ın söylediği gibi “Biz muhabbet fedaileriyiz; husûmete vaktimiz yoktur.” Evet o kadar zaman yoksa gelin hep beraber muhabbet fedaisi olalım. Önce tövbe ile Rabbimize yönelerek nefsimiz ile barışarak başlayalım. Unutmayalım ki kendisi ile barışık olmayan başkasıyla barışamaz. Aklımızla hareket edip hissiyatlarımıza kapılmayalım. Buğday başakları gibi olgunlaştıkça egilelim. Hotfüruşluğu, vurdum duymazlığı, ferdiyetciliği, enaniyeti, gururu bırakalım. Ben yerine bizi koyalım. Çevrenizle, eşinizle, çocuğumuzla, akraba ve komşularımızla, dostlarımızla kısaca dünya ile alakadar olalım. Ama sırf Allah için olsun bu alakadarlıklar. İçinde maddi veya manevi hiç bir menfaat olmasın dünya adına. Cemiyet ehli kendisini kaşısındakinin penceresinden baktığı an, merhamet edip af edebildiği an, kusurları örtmekte gece misali olduğu an, eleştirmek yerine yol gösterdiği an, sana ne, bana neler yerine, herşeyle ilgili ve alakadar olduğu an, başkalarının dertleri ile dertlenip, neşeye neşe kattığı an, eyvallah deyip sineye çekebildiği an, hep beraber şükür, zikir halkalarında, ilim meclislerinde vakit geçirdiği an, ilme önem, alime saygı gösterdiği an, birlikte hareket ettiği an, fitne ve fesattan kaçtığımız an, menfaati, anarşiliği, haramı, yalanı, aldatmayı, gösterişi, desinleri terk ettiğimiz an, işte o zaman huzur buluruz.  

Kendisiyle çevresiyle kavgayı bırakır, muhabbetle, kendisi için değil, toplum selameti için çalışır bu dava için serden geçebilirsek, toplumsal barışı sağlar, kardeşce yaşar ve neticede ki cihanda huzura ulaşırız. Vesselam.

Okunma Sayısı: 1518
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı